Güncelleme Tarihi:
Bakan Avcı dün akşam katıldığı bir televizyon programında gündeme yönelik açıklamalarda bulundu. Avcı, son zamanlarda yaşanan gençlerin ölümlerine değinerek “Eskişehir’de Ali İsmail ve diğerlerinin ailelerine başsağlığı, sabırlar diliyorum”dedi. Avcı’nın gündeme yönelik değerlendirmeleri özetle şöyle:
Gençler araç haline getiriliyor
“Her ölüm acı genç ölümleri daha acı. Ben öncelikle ailelerine baş sağlığı diliyorum. Eskişehir’de Ali İsmail ve öteki şehirlerde bütün ailelere sabırlar, başsağlığı diliyorum.
Gençlerin çocukların bu bağlamda konuşulması, söylemler için bahane, araç haline getirilmesi çok üzücü. Kutuplaştırma gayreti olduğu çok açık. Ama bu eski tarihte Osmanlı’nın da yaşadığı bir durum. 31 Mart, Cumhuriyet Dönemi, 1980 öncesi. Cumhuriyet tarihine baktığımız zaman bu kampanyaların kendiliğinden olup bitenler yönünde olmadığını görüyoruz. Artık halkın bu olanları daha çabuk sorgular hale geldiğini görüyorum. Bu yüzden geçmişte yaşanılanlar daha kuralsız, daha acımasız. Gençler, çocuklar öldürülüyor. Bu dönemeci döndükten sonra kimse bu senaryoları kolay kolay üretemeyecek. Gittikçe bu tür şeyler daha beyhudeleştiriliyor. Bunlara anlık değilse bile halkın cevap verecek yanıtları var. Bunlardan biri de seçim. İnsanlar cevabı nerede söyleyeceklerini biliyorlar. Bu da 30 Mart.. 31 Mart’ta okullar tatil olacak. Geç saate kadar sayımlar sürüyor. Seçimler nedeniyle tatil edilecek.
MEB’de yeniden yapılanma
Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Resmi Gazete’de yayınlandı. Buna yönelik yanlış spekülasyonlar yapıldı. Yüz birlerce yönetici görevden alınacak denildi. MEB’de bir bakan var. Bu seçimle değişiyor. Bakan yardımcısı, 7 müsteşarımız var. Yeni yasayla 14 genel müdürlük, 140 dairemiz oldu. İstihdam, ilgi alanı, bütçe, çalışmalar bakımından en büyük bakanlık MEB.
Ağustos’ta 40 bin atama
812 bin öğretmenimiz var. Ağustos’ta 40 bin yeni öğretmen atayacağız. 126 bin de açık var. Bu atama ile açık sayısı daha azalacak. Ölçme ve Değerlendirme Genel Müdürlüğü’nü de kurduk. Bir de yurtdışına yönelik genel müdürlük açtık. MEB yılda ÖSYM’nin 3 katı yani 20 milyon kişiye sınav yapıyor.
Görevden almalar artacak
24 genel müdürlük var. Burada 3 genel müdür değişti, 140 daireden 23’ü, 81 il müdürlüğünden 12’si değişti. Bunlar artacak. Talim Terbiye Kurulu'nda 2 üye değişti. Nedeni okul müdürleri ve yardımcıları için yeni düzenlemeye gidildi. Anayasa Mahkeme’si ve yasa bu konuda önce öğretmen sonra yöneticilik görevi diyordu. Bazı idare mahkemeleri ise bunları kadro gibi görüyordu. Bu karışıklık yasayla giderilmiş oldu. Bu amaçla bu düzenlemeyi yaptık. 4 yıl içinde performansa bakarız ve müdür iyi değilse değiştirebiliriz dedik. Bunu da yasaya yazdık. Ders yılı sonunda başarılı olanlar görevlerine devam edecekler.
Öğrencilerin siyasete alet olmasına izin vermeyeceğiz
Bazı okullarda öğrencilerin, siyasi faaliyetlere yönlendirildiği, onlara politik telkinlerde bulunulduğu yönünde bilgiler alıyoruz. Okul, yurt ve dershanelerde bunlara izin vermeyeceğiz. Gezi olaylarında da söyledim. Çocukları yani ortaokul ve lise öğrencilerini gece gösterilerine teşvik etmeyin dedim. Programın başında konuştuğumuza yönelik bunlar için tedbir alacağız. Okullarda buna müsaade etmeyeceğiz. Güvenlik konsepti denildiğinde bakan olarak aklıma şu geliyor. Çocukları sokağa çıkarmayın. Kendi siyasi eylemlerinize alet etmeyin. Çocukları özellikle ortaokul öğrencilerini bunlara katmayın. Mitinglere öğrencilerin taşındığı iddiaları var. Gezi’de ve son günlerde bazı olaylara yöneltildikleri, riskli alanlara sürüldüklerine dair söylemler var. Bu nedenle çocukları buralardan uzak tutun dedik.
Öğrencilere siyasi sorular sorulduğu iddiası
Okullarda öğrencilere bazı tuhaf soruların sorulduğu iddiası var. Müfettişler “Ahmet’i Mehmet’i mi daha çok seviyorsun” yönünde öğrencilere sorular soruyormuş. Siyasi kimlikler için. Böyle bir şey olabilir mi? Burada müfettişlerin incelemelerine yönelik provokasyonlar yapılıyor. Örgütlü tepkiler var. Okullar eğitim içindir. Okula bunu bulaştırmasınlar. Ne gerekiyorsa okul, dershane ve yurtlar için yaparız. Çocukları gece olaylarına götürenlere yönelik gereken yapılır. Yöneticilerden de bu konuda yardım bekliyoruz. Eğitim ve can güvenliği için müfettişler inceleme yapıyor. Bu iddialar onlara hakaret niteliğinde. Ayrıca sınıfta siyasi propaganda yapan öğretmen de var. Bunu çocuk cep telefonu ile kaydediyor. Bu nasıl bir yozlaşmanın habercisidir. İdareye mi, öğretmene mi yanarsınız.
Dershane düzenlemesi
CHP’nin bu kanunu Anayasa Mahkemesi’ne götürmesi anlaşılır bir durum. Ama geçmişte yaptıkları açıklamalarına da bakmalılar. Dershaneler 1 Eylül 2015’e kadar hangi kuruma dönüşeceklerine karar verecekler. Altyapısı uygun olmayanlar için açık lise formülünü geliştirdik ama 4 yıl için. Kurumların performanslarına da bakacağız. Eğitimde değişiklikler şartlar nedeniyle oluyor. Teknoloji de bu değişimlerde etkili. Bunlara yönelik uygulamalar geliştiriyoruz. Yaptığımız öngördüğümüz uygulamaların sürekliliği var.
Dershanecilerle işbirliği yaptık. Süreci işleyişi için danışma toplantıları düzenledik. Dershanelerin okullaşma projesine destek vereceğine inanıyorum. Bu çalışmalarda tüm öğretmenlere de iş imkanı sağlanabilecek. Dershanelerde görevli eğitimciler yeni oluşacak kurumlarda yüksek oranda yer bulacak.
Gelecekte üniversiteye yönelik çalışmalarımız da var. Okulda okunan dersler ve etkinliklerin ciddiye alınmasını istiyoruz. SBS’de öğretmenler müfredatı yetiştirmek için elinden geleni yaptılar. Çalıştılar. Bunu yaptığınızda performans değerlendirmesini elde edebiliyorsunuz. FATİH projesi de bunun bir parçası.
Performans ödevi ne olacak?
Bunların suyunun çıktığı herkes tarafından kabul ediyor. Bu ödevlerin çocuklarda uyandırdığı izlenimden dolayı buna yönelik yeni çalışma yapacağız. Önümüzdeki yıldan itibaren bunlar olacak.
Ayrıca sosyal medyada hesabım yok.