Güncelleme Tarihi:
ÖZEL OKULA DÖNÜŞEN VEYA BAŞVURU YAPAN KURUMLAR NE OLACAK?
Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün internet sitesinde yayımlanan listeye göre, temel lise olmak için başvuru yapan kurumlardan 799’una onay verildi. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından bu kurumların yeniden dershane olmak için başvuru yapma haklarının olup olmadığı bilinmiyor. Ayrıca temel lise olmak için başvuru yapıp henüz onay almayan ve şimdiye kadar kendi isteğiyle kapanan yaklaşık kurumların nasıl bir yol izleyeceği bilinimyor. Dershane temsilcileri, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni yol haritası belirleyeceğini ancak bunun için Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararını açıklaması gerektiğini söylüyor. Hukukçular ise “gerekçeli karar 1 Eylül’den sonra yayımlanırsa bu tarihten sonra dershaneler açılamaz ancak bir yıl sonra 2016’da açılabilir. Çünkü dershane açılış yönetmeliğine göre en geç eylül ayına kadar dershanelerin işlemlerini tamamlaması gerekiyor. Yani bir yıl eğitim hizmeti veremezler” görüşünü savunuyor.
ÖĞRENCİLER NASIL ETKİLENECEK?
Bir diğer sorun ise şimdiye kadar temel liselere kayıt yaptırıp senet imzalayan ve ücret ödemeye başlayan öğrencilerin durumu. Bazı dershaneciler, çocuğunu temel liseye kaydını yaptıran velilerin Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından kayıtlarını geri almak istediklerini açıkladı. Dershane temsilcileri “isteyen veliye ücretini geri öderiz” derken, bütün kurumların böyle davranıp davranmayacağı bilinmiyor.
DERSHANE ÖĞRETMENLERİ NE YAPACAK?
Dershanelerin özel okula dönüşümü kapsamında Milli Eğitim Bakanlığı, dershane öğretmenlerini MEB kadrosuna alacağını açıkladı. Başvuru için öğretmenlerin 1 Ocak 2014 itibariyle toplam 6 yıllık sigorta primi ödenmiş olması gerekiyordu. MEB kadrosuna geçmek isteyen öğretmenlerin başvuruları 1 Temmuz’dan itibaren alınmaya başlandı. Öğretmenlerle ilgili asıl soru başvuru yapanlar başvurularını geri çekebilecek mi?
ÖZEL OKUL BAŞVURUSU YAPIP HENÜZ ONAY ALMAYAN KURUMLAR NE OLACAK?
Diğer tartışmalı konu ise özel okula dönüşmek için başvuru yapan fakat henüz ilkokul, ortaokul ya da temel lise olmak için onay almayan kurumların durumu. Bu kurumlar henüz onay almadığı için başvurularını geri çekme hakkı bulunuyor. Dershanecilere göre isterlerse başvurularını geri çekebilir ya da Bakanlığın belirleyeceği yol haritasının açıklanmasını bekleyerek ne yapacaklarına karar verebilirler.
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI’NIN YENİ DÜZENLEME YAPMASI GEREKECEK
Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından gözler Milli Eğitim Bakanlığı’na çevrildi. Eğitimciler ve hukukçulara göre dönüşüm onayı alan, kapanan ya da dönüşüm başvurusu yapan kurumların bakanlığa tazminat davası açma hakkı yok. Çünkü yapılan işlemler mevcut kanunlara göre yapıldı. Ancak Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararını açıklamasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı’nın yol haritası belirleyerek temel lise olan okulların, bu isim altında eğitim verebilmesi için yeni kanun çıkarılması gerekiyor. Ayrıca kanunlarda ‘dershane’ ibaresi geçmediği için şimdi dershane olarak kalmak isteyen kurumları yasal zemine oturtmak için yeni bir kanun hazırlaması gerekecek.
DERSHANE TEMSİLCİLERİ VE HUKUKÇULARIN GÖRÜŞLERİ ŞÖYLE:
GEREKÇELİ KARARDAN SONRA BAKANLIK YOL HARİTASI ÇİZMELİ
İbrahim Taşel (Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) Başkanı): Birkaç gün içinde Bakanlık yeni yol haritası oluşturacak. Bakanlık, temsilciler gibi mahkemenin gerekçeli kararını bekleyecek. Bundan sonra Bakanlık kapanan ve dönüşen dershanelerle ilgili yol haritası çıkaracak. Dershaneler, Bakanlığa bağlı kurumlar. Meclisin çıkardığı kanuna göre dönüşüme katıldık. Şimdi yine devletin başka bir kurumu farklı bir karar aldı. Buna da saygı duyacağız. Dün Meclis’in kararına saygı duyduk, bugün de Mahkeme kararına göre hareket edeceğiz. Ancak bu geç kalınmış bir karar. Öğrencilerin öğretmenlerin hepsinin üzerinden eğitim sisteminin zarar görmeyeceği bir yol izlenmeli. Temel liseye kayıt yaptıran öğrenciler kaydını iptal ettirmek isterse ücretleri iade edilir. Kurum dershaneye dönüşecekse kaydı dershane alınacak. Fazla para iade edilir. Öğrenciler mağdur olmaz. 1 Eylül’e kadar aynı kurumlar hem dershane olarak hem okul olarak ruhsatlı. Bu şekilde hizmet veriyor. “Ben temel liseden vazgeçtim dershane olmak istiyorum” diyorsa bunu yapabilir. 1 Eylül’e kadar kurumların hem temel lise hem dershane ruhsatı var. Bu nedenle kurum istediği şekle dönüşebilir. Ancak bunun için Bakanlığın yol haritası gerekiyor. Kapanan dershanelerin yeniden açılmasına Bakanlık karar verecek. Bu hak yeniden verilebilir. Gerekçeli kararın hemen yayımlanacağını düşünüyoruz. Kararın1 Eylül sonrasına kalacağına inanmıyorum. Dernekler olarak Bakanlıkla işbirliği yaparak tarafların zarar görmeyeceği bir yol haritası çizmede katkıda bulunmaya hazırız.
1 EYLÜL’E KADAR GEREKÇELİ KARAR AÇIKLANMAZSA CİDDİ SORUNLAR ÇIKAR
Eyüp Kılcı ( GÜVENDER Başkan Yardımcısı Eyüp Kılcı): Önce kanun gerekçesi yayımlanmalı. Anayasa Mahkemesi’nde sözlü savunma yapmıştık. Burada son olarak kısmi iptal olabilir demiştik. Bazı şartlarımız vardı. Dönüşüm isteğe bağlı olsun dedik. Kısmi iptalle dönüşüm isteğe bağlı olabilir görüşünü savunduk. Anayasa Mahkemesi’nin düzenleme yetkisi yok. Bütün yasa iptal edilmişse kanun bütünüyle ele alınmalı. Ortak mütabakatla, Bakanlıkla konuyu ele alırız. Dönüşen okullar mağdur olmamalı, temel lise olarak hizmet vermeye devam edebilmeli. Temel liseye kayıt yaptıran öğrenciler kaydını iptal ettirmek isterse paraları iade edilir. Temel liseler bir avantaj. İtirazımız zorla dönüşüm. Temel lise ya da ortaokula dönüşen kurumlar bu karar sonrasında yeniden dershane olarak faaliyetlerine devam etmek istemesi konusu çıkacak mevzuata göre olacak. 1 Eylül’e kadar gerekçeli karar çıkmalı. Açıklanırsa dershaneler fiilen hizmete devam eder. Ama açıklanmazsa 1 Eylül’den sonra ciddi sorunlar olur. Dershaneler bir süre hizmet veremez. Kapanan dershanelerin açılması gerekçeli kararın yayımlamasına bağlı. Şimdi birlikte karar verme mantığı devreye girmeli. Dershane dernekleri aynı yönde hareket etmeli.
DERSHANE AÇMA ŞARTLARI ZORLAŞTIRILABİLİR
Aziz Demir (Avukat): Gerekçeli karar olmadığı için detaylı açıklama çok mümkün değil. Bu karar dershaneler yeniden açılabileceği anlamına geliyor. Gerekçeli kararın bir an önce yayınlanması gerekiyor. Buna göre adımlar atılacak. Şu an kapalı olan dershaneler tekrar açılabilir. Buna karşı sadece başka zorlayıcı şartlar getirebilir. Ruhsatı zorlaştırabilirler. Dershane öğretmenlerine ücretlerine yüksek sınır getirilebilir. Böyle olduğunda dershane açılması zorlaşır. Taksitle, senetle öğrenci kaydı alımına son verilebilir. Dershanelere standartlar getirilebilir. Öğretmen sayıları konusunda, fiyat standardı konusunda yeni düzenleme getirilebilir. Ancak mahkeme kararı sonrası Meclis’ ten yeni bir düzenleme çıkamaz. Meclise 2 yıl bu kurumların kapatılmasına yönelik teklif verilemez. Gerekçeli karar 1 Eylül’den sonra yayımlanırsa bu tarihten sonra dershaneler açılamaz. Bir yıl sonra 2016’ da açılabilir. Çünkü dershane açılış yönetmeliğine göre en geç eylül ayına kadar dershaneler işlemlerini yapmaları gerekiyor. Yani dershaneciler bir yıl eğitim hizmeti veremezler. Kapanan, temel lise, okul veya kurs olan kurumların tazminat hakkı yok. Çünkü yürürlükte olan bir yasa var. Buna göre hareket edildi. Bu nedenle dönüşüm konusunda kimsenin tazminat hakkı yok. Dönüşüme girenler zaten okul olma hakkını elde etti. Devlet kadrosuna geçen öğretmenlerin, eğitimcilerin de hakları saklı. Memur kadrosuna başvuranlar gerekli şartları taşıyorsa devlet kadrosuna alınmaları gerekiyor. Eğer alınmıyorlarsa bu insanların İdare Mahkemesi’nde dava açma hakları var. Ancak tazminat hakları yok. Kadroya girmek hakları var.
DERSHANE KARARI DOĞRU BİR KARADIR
İsmail Koncuk: Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Anayasa Mahkemesinin dershanelerle ilgili kararını doğru bulduğunu belirtti. Koncuk, Anayasa Mahkemesinin dershanelere ilişkin kararına yönelik yaptığı yazılı açıklamada, dershanelerin okullara alternatif kurumlar olmasına her zaman karşı çıktıklarını bildirdi. Eğitim öğretim yapılması gereken yerlerin dershaneler değil okullar olduğunu ifade eden Koncuk, şunları söyledi:
"Dershanelerin varlığı elbette ki bizleri mutlu etmez. Ancak dershaneler bir ihtiyaçken, ortada ciddi bir yarış varken, siyasi hesaplaşmalar uğruna, satırcı mantığıyla dershanelerin kapısına kilit vurmak doğru değildir. Bu noktada yapılması gereken, dershaneleri ihtiyaç olmaktan çıkarmaktır. Ülkeyi yönetenler dershaneleri ihtiyaç olmaktan çıkarabilirse, o zaman bu işletmeler zaten kendiliğinden kapanır. Üstelik bu işletmelerin, maddi zararı karşılanmadan kapatılması hukuki de değildir. Bu noktada Anayasa Mahkemesinin kararı, doğru bir karardır."
Koncuk, eğitimdeki sistemin mevcut şekilde devam etmemesi, dershanelerin okullara alternatif olmaması gerektiğini belirtti.
Bunun için eğitim sistemini belirlenen hedeflere uygun hale getirmek ve dershanelere ihtiyacı ortadan kaldırmak gerektiğini vurgulayan Koncuk, "Yoksa 'Benden olmayana hayat hakkı tanımam, dükkanlarının kapısına kilit vururum' anlayışıyla hareket edilmesinin hukuken kabul görmediği açıktır. Anayasa Mahkemesinin bu kararı, hukukun geleceği açısından çok önemlidir" dedi. (AA)