Güncelleme Tarihi:
Eğitim-İş, Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürlüğü’nün genelgesi ile ilköğretim çağındaki çocukların okula devamlarının sağlanması, devamsızlığın erken tanılanması, değerlendirilmesi, devamsızlık yapan çocuğa yönelik bireyselleştirilmiş müdahale yapılmasını sağlamak için öngördüğü Aşamalı Devamsızlık Yönetimi (ADEY) uygulamasına karşı genelgenin yürütmesinin durdurulması ve iptali amacıyla açtığı davayı kazandı. Sendika, MEB İlköğretim Genel Müdürlüğü’nün 25.08.2011 tarih ve 2011/47 sayılı genelgesini öngördüğü Aşamalı Devamsızlık Yönetimi (ADEY) Uygulamasını devamsızlık sorunu olan olmayan her öğrenciye uygulanacak olmasını öngören düzenlemenin tamamının yürütmesinin durdurulmasını ve dosya tekemmül ettiğinde iptalini talep etti. Dosyayı görüşen Danıştay 8’inci Dairesi yürütmeyi durdurma talebini reddedince olumsuz yargı kararının kaldırılması için Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu’na başvurdu. Genel Kurul 2012/617 YD İtiraz nolu dosya kapsamında itirazımızı görüşerek, sendikayı haklı buldu ve Danıştay 8’inci Daire’sinin olumsuz kararını kaldırdı. Dava konusu düzenlemelerin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi.
Eğitim-İş dava kapsamında genelgeyle ilgili olarak şu ifadelere yer verdi:
“-Öğretmenlere angarya yükleyen düzenlemelerin,
-Uygulama sürecinde elde edilen özel hayata ilişkin bilgilerin ve öğretmen değerlendirmelerinin, fişleme anlamına gelecek e- devlet kapsamında veri tabanına kaydedilmesi uygulamasının,
-Öğrenci ev ziyaretlerinde “kanaat önderi”, “din görevlisi”, “toplum tarafından kabul gören kimseler” ile işbirliği yapılmasını öngören, Laiklik ihlali anlamındaki düzenlemelerin,
-ADEY uygulaması kapsamında doldurulacak RİDEF formlarında yer alan, öğrencilere sorulacak Özel Hayatın Gizliliğini İhlal eden bölümlerin,
-Çocukların psikolojisini etkileyecek nitelikteki bu soruların psikoloji ve pedagoji eğitimi alan uzman kişiler yerine sınıf rehber öğretmeni tarafından sorulmasını öngören bölümlerin,
-Çocuk yaştaki öğrencilere sorulacak sorular kapsamında bulunan ve öğrenci ve ailesinin psikolojisine olumsuz etki edecek nitelik taşıyan bölümlerin,
-Uygulamanın temel amacının, devamsızlık sorunu olan öğrencilerin bu sorunlarına çözüm getirilmesi olarak ifade edilmesine karşın -yukarıda ifade edilen hukuka aykırılıklarda göz önünde bulundurularak yürütmesinin durdurulmasını ve dosya tekemmül ettiğinde iptalini talep ediyoruz.”
Genel Kurul gerekçeli kararında, Anayasa güvence altında bulunan özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı ile kişilerin kendileriyle ilgili kişisel verilerin korunmasını isteme haklarına aykırı olduğunun; Türkiye’nin tarafı olduğu Çocuk Haklarına Dair Milletlerarası Sözleşme’ye aykırı olduğu yer aldı.
Eğitim-İş Genel Sekreteri Şenol Eyüpoğlu ise kararla ilgili olarak şöyle konuştu:
“ Bu düzenlemenin bir angarya olduğunu ve zaten iş gücü fazla olan öğretmenlere ek iş çıkarıldığını söylemiştik. Bir de bunun aile boyutu bulunuyor. Uygulama ile ailelerin de fişlenmesi, özel hayatların kayıt altına alınması istendi. Bu karar hem veli hem de öğretmenlerimiz açısından önemlidir.”