Güncelleme Tarihi:
YouTube, çocuklar için daha güvenli erişim sağlayan ayrı bir platform olarak YouTube Kids platformunu kurdu ve bu platformun kısa bir süre içerisinde haftalık 35 milyondan fazla kullanıcıya ulaştığını duyurdu. Yapılan bazı araştırmalara göre YouTube çocuklar tarafından en çok bilinen ve kullanılan medya uygulaması ve henüz 3 yaşındaki çocuklar bile YouTube uygulamasını kullanıyorlar.
KARİYER TERCİHİ OLARAK ÖNE ÇIKIYOR
YouTube ile birlikte hayatımıza giren başka bir kavram ise YouTuber oldu. YouTube platformunda kendine ait sayfası olan, videolar çeken, içerik üreten ve takipçileri bulunan kişilere YouTuber deniyor. Onları daha basit bir ifadeyle çocukların “dijital akranları” olarak ifade edebiliriz. Ya da çocukların ideal benlikleri, ulaşmak istedikleri kariyer hedefleri.
Şaka değil, çocuklar için YouTuber olmak bir meslek ve kariyer tercihi olarak öne çıkıyor artık. Akademisyen, doktor, mühendis veya öğretmen olma idealiyle büyütülmüş çocukların, çocukları YouTuber olmak istiyorlar. Çocukların bu tercihlerinin elbette çok sayıda nedeni var ama para kazanmak, ünlü olmak, bazıları için saçma sapan da olsa hayalindeki şeyleri yapmak ve başarabildiğini göstermek belki bu nedenlerden daha belirgin olanlar. Üstelik YouTuber olmak için uzun yıllar okula gitmek veya sınavlara girmek gerekmiyor.
7 YAŞINDA 90 MİLYON ABONESİ VAR
Para kazanmak post modern çağdaki insan için en güçlü motivasyonlardan biri ve çocuklarda bunun etkisinde ne yazık ki. Amerikan iş dünyası dergisi Forbes’a göre YouTube’dan en çok para kazanan ilk 10 YouTuber, 2021 yılında Youtube sayesinde 300 milyon dolar gelir elde etti. Listede 6’ncı sırada bulunan Nastya henüz yedi yaşında ve YouTube’da yaklaşık 90 milyon abonesi var. Nastya, 2021 yılında YouTube sayesinde 28 milyon dolar gelir elde etti (Hürriyet, 2022). Çocukların YouTuber olma isteğinin bir başka nedeni ise “ünlü ve popüler” olmak. Medyanın insanı ayartıcı, baştan çıkartıcı ve hiç olmayacak şeyleri yapmaya zorlayıcı bu etkisine karşı koymak çok zor. Özellikle çocuklar için. Toplumda, bana takipçi sayını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim noktasına doğru evirilen bir değer atfetme anlayışı egemen artık. Ne yazık ki takipçi sayısı bir başarı göstergesi olarak öne çıkıyor. Çocuk YouTuberlar tarafından kurulan veya çocuklara yönelik içerik sunan bazı kanalların abone ve izlenme sayılarına bakalım birlikte. Oyuncak oynuyorum (10,4 milyon abone, 9,1 milyar izlenme), Afacan TV (5,56 milyon abone 3,655,334,605 izlenme), Çocuk oyuncak kanalı (5,41 milyon abone, 3,01 milyar izlenme), Prenses Lina TV (2,46 milyon abone, 2,352,466,984 milyar izlenme) (Socialblade, 2022). Yeni medya, birbirine zıt kavramların ve durumların bir arada bulunduğu dijital bir gezegen adeta. Yani hem olumlu hem olumsuz hem iyi hem kötü hem iyileştirici hem çürütücü pek çok içerik medya ortamlarında ve çoğunlukla kontrolsüz şekilde sürekli hareket halinde. Olumsuz ve zararlı medya içeriklerinden korunmak ise ancak iyi bir medya okuryazarı olmakla mümkün.
NE KADAR FARKINDALAR?
Peki ya çocuklar, bu zararlı içeriklerin, olumsuz rol modellerin ne kadar farkındalar ve korunma becerileri hangi düzeyde?
Gazali; çocuklar taklit ve telkin ile öğrenir. Bandura; çocuklar gözlem yapma, taklit etme ve model alma yoluyla öğrenir. Bronfenbrenner; çocuklar çevresindeki ekosistemler içerisindeki etkileşimler sayesinde öğrenirler ve medyada bu ekosistemlerin (makrosistem) unsurlarından biridir. Vygotsky; çocuklar çevrelerindeki akranlar ve yetişkinlerden öğrenir.
Gerek Türk-İslam bilim düşüncesinde gerekse Batı pedagojisinde çocuğun etrafındaki insanlarla, modellerle, nesnelerle veya olaylarla etkileşime geçerek öğrendikleri tezi öne çıkıyor. Dolayısıyla çocuklar reel veya sanal olarak etkileşim halinde oldukları her karakterden etkilenir, ondan izler taşır.
DİĞER ÇOCUKLARA MODEL OLUYORLAR
Youtuberlar, çocukların kişilik gelişim süreçlerinde, değer ve alışkanlık edinmelerinde önemli bir role sahiptir. Medya ortamlarındaki olumlu karakterler ve nitelikli içerikler çocukların öğrenme ve gelişim süreçlerine de olumlu şekilde yansıtır. Peki ya olumsuz içerikler ve modeller çocukları nasıl etkile?
Martinez ve Olsson’a (2019) göre, takip edilen veya uzak durulan Youtuberlar kim olduğumuz hakkında bazı şeyler söyler. Araştırma sonuçlarına göre çocuklar, YouTuber karakterlerinin; konuşma ve iletişim biçimlerine öykünmekte, davranış modellerini taklit etmekte, onlar gibi düşünme ve yargılama eğilimi içerisine giriyorlar. Ürün, beslenme, alışveriş ve oyuncak tercihlerinde bu ünlülerin etkisi altında kalıyor ve ne yazık ki reklam endüstrisinin gönüllü neferlerine dönüşüyor. Henüz 3 yaşındaki çocuklar makyaj yapma videoları gibi yaşına ve gelişimine uygun olmayan videolar çekmekte ve sosyal medyada dayatılmış güzellik algısının ve cinsiyet rollerinin etkisine giriyorlar. Argo ve küfürlü konuşma, akran zorbalığına ve siber zorbalığa maruz kalma, zararlı maddelere ve alışkanlıklara özenme, sağlıksız beslenme ve sağlıksız gıda ürünlerini tercih etme, aile bireylerine, okula ve sosyal hayata daha az ilgi gösterme araştırmaların işaret ettiği temel sorunlar olarak öne çıkıyor (Atalay, 2019; Carsaro, 2015; Jain vd., 2011; Sapsağlam, 2018; 2020).
Çocuklarımızı korumak için geliştirdiğimiz stratejiler daha çok reel ve yaşadığımız dünya içindi. Oysa bugün “dijital dünya” dediğimiz ikinci bir gezegen var ve çocuklar bu yeni gezegendeki tehditlere karşı daha savunmasız ve daha korunaksız. Unutmayalım, çocukları korumak sadece ebeveynlerin değil, tüm insanların ortak sorumluluğudur.
Bana YouTuberını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim…
DOÇ. DR. ÖZKAN SAPSAĞLAM KİMDİR?
Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yapıyor. Ulusal ve uluslararası dergilerde yayınlanmış makaleleri, yayınlanmış kitapları, kitap bölümleri, ulusal ve uluslararası kongrelerde sunulmuş bildirileri ve bilim kurulu üyelikleri bulunuyor. Avrupa Birliği, TÜBİTAK, Üniversiteler ve Kalkınma Ajanslarınca desteklenmiş çok sayıda projede yürütücü, araştırmacı, akademik danışman ve eğitmen olarak görev almıştır. Ulusal ve uluslararası bilimsel etkinliklere konuşmacı ve panelist olarak farklı görevler üstlendi, ulusal televizyon kanallarında programlara katıldı ve çeşitli röportajları yayınlandı. Yurt dışındaki çeşitli üniversitelerde misafir öğretim üyesi olarak ders verdi. Ulusal gazetelerde ve dergilerde köşe yazıları, şiirleri ve röportajları yayınlandı. Mutlu Çocuklar Çağının Sonu kitabının yazarıdır.