Akademik Özgürlükler Raporu: En vahim dönem

2015-2016 eğitim öğretim döneminin uzun zamandır yaşanan en ‘vahim’ dönem olduğu belirtilen çalışmada, “Akademik özgürlüklere yapılan müdahaleler katlanarak artıyor” ifadelerine yer verildi. Akademi, raporun Temmuz 2016’da tamamlandığını, OHAL kapsamındaki gelişmelere yer verilmediğini belirtti. Bilim Akademisi raporlarının amacının, akademik özgürlüklere tehdit oluşturan uygulamaları takip etmek ve toplumsal hafıza oluşturmak olduğu vurgulandı. Raporda üniversite özerkliğine müdahale ve öğretim üyelerine karşı uygulanan baskı iddialarına ilişkin çeşitli örnekler verildi.

ODTÜ’YE SALDIRILAR

ODTÜ’deki mescit, ‘tr’ uzantılı internet sitelerinin ODTÜ kontrolünde olmasıyla ilgili tartışmalar örnek gösterilerek, bunlar “ODTÜ’ye yönelik saldırılar ve itibarsızlaşma gayretleri” olarak nitelendirildi.

‘Vakıf Yükseköğretim Kurumları Yönetmeliğinde Yapılan Değişiklik’le bu kurumların kapatılmasına ilişkin maddelerin kapsamının genişletildiği kaydedilerek, “Bütün vakıf üniversiteleri üzerinde adeta bir Demokles kılıcı gibi sallanan ve ne zaman, nasıl kullanılacağı belli olmayan bu denetim yetkilerinin acilen gözden geçirilmesi elzemdir” denildi.

Üniversite rektörlerinin seçim yapılmadan YÖK tarafından önerilen adayın Cumhurbaşkanı’nca atanmasını öngören, ‘Yüksek Öğretim Kanunu’nun Rektör Seçimlerine İlişkin Hükümlerinin Değiştirilmesine İlişkin Önerge’ de raporda yer aldı. Üniversite özerkliğine çok ciddi bir müdahale olarak nitelendirilen girişimin 18 Ağustos 2016’da TBMM’de muhalefet oylarıyla engellendiği belirtilerek, “Nitekim Boğaziçi Üniversitesi rektörünün görülmemiş bir oy oranı ile (yüzde 90 katılım ve yüzde 86 oyla) seçilmiş olmasına rağmen halen atanmamış olması fevkalade düşündürücü” denildi.

Raporda, şu anda Meclis’te olan ‘Yüksek Öğretim Kanunu’nun Disiplin Suçlarına İlişkin Hükümlerinin Değiştirilmesi Yasa Tasarısı’ kabul edilirse akademisyenlerin ifade özgürlüğüne Anayasa’ya aykırı kısıtlamalar getirileceği vurgulandı.

‘Bu Suça Ortak Olmayacağız’ adlı bildiriye imza atan akade-misyenlerle ilgili de “Ofisleri basılan, kapılarına tehditkâr mesajlar ya da işaretler konulan ve mobbing’e uğrayan çok sayıda öğretim üyesi ve araştırmacı olmuştur” denildi.