Güncelleme Tarihi:
ÖZFED Genel Başkanı Halil Çil, çıkardığı ‘Oku’ adlı kitabında eğitim sistemini sorguladı ve eksiklikleri gözler önüne serdi. Eğitim kalitesinin artması için Milli Eğitim Bakanlığı’na önerilerde de bulunan Çil, öğrencilerin durumunu ‘rezalet’ olarak niteleyerek, “Açık öğretim lisesine giden öğrenciler, üniversite sınavlarında dini ve mesleki liselere giden öğrencilerden iki kat daha başarılı” iddiasında bulundu.
Asayiş olaylarında Türkiye’nin yüzde 400 artışla Meksika’nın önüne geçtiğini kaydeden Çil, “Kişi başına düşen polis sayısında dünya dokuzuncusuyuz. Eğitime para harcamamaya, sistemi düzeltmemeye devam edersek binlerce polise maaş vermeye devam ederiz” dedi.
9 NETLE ÖĞRETMEN OLUYORLAR
Amasya Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmenliği Bölümü’ne 2015 yılında en düşük 223 puanla girildiğine dikkat çeken Çil, öğrencilerin 90 sorudan oluşan Fen Bilimleri bölümünde toplamda 9 soru çözmesinin yani soruların yüzde 90’ını
BAŞARISIZLIKTA EN İSİTKRARLI ÜLKEYİZ
“Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı” olan PISA sınavlarında Türkiye’nin en istikrarlı ülke olduğunu bunu da her yıl sondan 2’nci olarak kanıtladığını söyleyen Çil, eğitimdeki kara tabloyu şöyle özetledi: “65 ayrı ülkeden 510 bin öğrencinin katılımıyla yapılan PISA sınavlarında matematik ve fen alanlarında Türkiye Avrupa’nın sondan ikincisi oldu. 40 yıl İngilizce eğitimi verip öğretemeyen tek ülkeyiz. Türkiye, İngilizce eğitiminde dünya 116’ncısı. Bu sene YGS’ye giren öğrenciler Fen Bilimleri alanında ortalama sadece 4 soruyu doğru çözebildi. 1 milyon 100 bin öğrenci bir tane bile fen bilimleri sorusu çözemedi.”
ÖĞRENCİLERİN DURUMU REZALET
“40 matematik sorusundan sekizi ilkokul 3 ya da 4’üncü sınıf düzeyinde olduğu halde, sadece 5 soruya doğru yanıt verilebildi. Haftada en az 5 saat Türkçe dersi alan çocuklar, 40 Türkçe sorusundan ortalamada 16 net yapabildi. Öğrencilerin durumu kötünün de ötesinde rezalet. Dünyada öğrenci başına ayrılan eğitim tutarı 6 bin 500 dolarken, bu ortalama Türkiye’de 2 bin 730 dolarda kaldığı sürece çok da hayal kurmamak gerekir.”
AÇIK ÖĞRETİM LİSESİ DAHA BAŞARILI
Açık öğretim lisesinde 1 milyon 300 bin çocuğun eğitim gördüğüne dikkat çeken Çil, rakamlara göre her 3 çocuktan birinin lisede okula gidemediğini vurguladı. Çil vurucu bir iddiaya da imza atarak, “Yüksek Öğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) sçık öğretim lisesi mezunlarının başarısı dini ve mesleki lise mezunlarının başarısından 2 kat fazla. Bugün eğitim sistemimiz öyle bir haldedir ki milyarlarca lira harcanan mesleki ve dini liselerdeki öğrencilerin başarısını evinde kendi kendine ders çalışan çocuklar geçmiştir” dedi.
MAAŞ İKRAMİYESİ VERİLSİN
Mevcut devlet okullarında başarılı, kendisini geliştiren öğretmen ve yöneticilere maaş ikramiyesi verilmesini öneren Çil, çalışan, başarılı öğretmenle çalışmayan öğretmen arasında maaş farklılığı olmamasını eleştirdi. Erzurum’daki bir köy okulunun öğretmeninin ve öğrencisinin Ankara’dan yayınlanan genelge ve yönetmeliklerle yönetilmesinin doğru olmadığının altını çizen Çil, “Başarılı olsun veya olmasın aynı maaşı alan, aynı siyasi görüşü paylaşmadığı için müdürlük yapamayan öğretmenler ve rehberlik yerine cezalandırma üzerine kurulu sistem ülkemize zarar veriyor. Başarının değil de düzene, yönetmeliklere uyup uymamanın değerlendirildiği eğitim modeli artık bırakılmalı” diye konuştu.
VALİLERE “OKUL BÜYÜĞÜ” ÖNERİSİ
İllerde valiler tarafından geçmişleri ve itibarları bir okula sponsor olmaya müsait kişi ya da şirketlere bir okula sponsor olarak ‘Okul büyüğü’, ‘Okul abisi’ unvanları verilmesi önerisi sunan Çil, “Okul büyüğü olan ve bir okula 3 yıl boyunca destek vermiş kişi ya da kurumlara havaalanlarının VIP terminallerini kullanma, yeşil pasaport elde etme hakkıyla beraber devlet valilik protokolünde yer edinme ve 65 yaşını geçtikten sonra muhtaç duruma düştükleri takdirde sigortası olsun olmasın bakım garantisi ve öncelikli yararlanma hakkı sunulabilir. Bu sayede birçok kişi ya da kuruluşun öğrencilerin formasında ve okul tabelasında isimleri geçebilir ve prestij sağlayabilir. Bir yandan da eğitim gelişir” dedi.
BAŞARILI MÜDÜR DEĞİŞTİRİLMESİN
Okullarda yönetici liyakatinin başarılı olmaya değil, siyasi mevcut yapıya uyumlu olmaya dayalı olduğunu vurgulayan Çil, yapılacak basit bir düzenlemeyle Okul Aile Birliği’nin yüzde 51’inin kalmasını istediği ve yapılan ulusal sınavlarda ülke ortalamasını yakalamış okul müdürlerinin anayasaya muhalefet suçu işlemedikçe görevden alınmalarının engellenmesi gerektiğini belirtti.