Güncelleme Tarihi:
8. Sınıf İnkılap Tarihi dersi birçok öğrencinin geçmiş ile ilgili bilgi sahibi olarak geleceğe yön vermesini sağlayan konuları içerir. Bugünün şartlarını daha iyi anlamayı sağlayan İnkılap Tarihi konuları içerisinde bulunan hukuk alanında yaşanan gelişmeler de 8. Sınıf öğrencilerinin öğrenmesi gereken konular arasında yer alır.
8. Sınıf Hukuk Alandaki Gelişmeler Konu Anlatımı
Anayasa: bir devletin işleyişini, kişi hak ve hürriyetlerini rejimini ortaya koyan temel kanuna Anayasa denir. Şimdiye kadar 4 tane anayasa değişmiştir. Bu anayasalar sırasıyla 1921 Anayasası, 1924 Anayasası, 1961 Anayasası, 1982 Anayasası. Bu anayasaların içerisinde de zaman zaman kendi içinde küçük değişiklikler yapılmıştır.
Teşkilatı Esasiye Kanunu
20 Ocak 1921'de Türkiye Cumhuriyeti kurulmadan önce Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin var olduğu dönemde yayınlanan Teşkilatı Esasiye Kanunu İnönü Zaferinden sonra hazırlanarak yürürlüğe konmuştur.
- Savaş sürecinde hazırlanan anayasa olağanüstü özelliklere sahiptir.
- Güçler birliği ilkesine göre hazırlanmıştır.
- Meclis başkanı aynı zamanda hükümetin de başkanıdır.
- Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir gibi maddeler yer alır.
1924 Anayasası
20 Nisan 1924'te Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk anayasası olarak kabul edilen 1924 Anayasası’na göre:
- Devletin dini İslam, dili Türkçe, başkenti Ankara'dır ibareleri yer alır.
- Egemenlik hakkı millete aittir.
- Meclis Hükümeti sisteminden kabine sistemine geçilmiştir.
- 1928 yılında bu anayasadan Devletin dini İslam'dır ibaresi çıkarılmış laiklik ilkesi benimsenmiştir.
- 1924 Anayasa’sı en uzun süre yürürlükte kalan anayasadır ve en fazla değişikliğe uğrayan anayasa olarak kabul edilir.
Medeni Kanunun Kabulü 17 Şubat 1926
Hukuk alanında yapılan değişiklikler arasında yer alan Medeni kanunun kabulü bir devrim niteliğinde değişiklik olarak kabul edilmiştir. Hukuk alanında meydana gelen gelişmelerden bir tanesi olan Medeni kanunun kabulü Osmanlı Devleti'nde hukuk Birliği'nin olmamasından dolayı zorunlu hale gelmiştir. Osmanlı Devleti'nde hukuk dini esaslara göre düzenlenmiş, laik anlayıştan uzaktır. Kadın erkek eşitliğine ters bir yapıdadır. Milli birlik ve beraberliği sağlamak amacıyla ilan edilen medeni kanun Türkiye Cumhuriyeti için oldukça önemli bir kanundur.
Medeni Kanun Özellikleri
Türkiye Cumhuriyeti'nde inkılapların yapıldığı dönemde kanunlar daha çok Avrupa'dan örnek olarak alınmış ve üzerinde değişiklikler yapılarak kendi kültürümüze uygun hale getirilmiştir. 3 Şubat 1926'da İsviçre Medeni Kanun örnek alınarak Türk Medeni Kanunu hazırlanmış ve kabul edilmiştir. İsviçre Medeni Kanunu'nun örnek olarak alınmasının en önemli sebebi ise bu alanda yapılan en son kanun İsviçre Medeni Kanunu’nun olması, sade özellikte olması, sorunları pratik yoldan çözmesi, kadın erkek eşitliğine dayalı bir kanun olması, laik ve demokratik bir yapıda olması olarak sıralanabilir.
Osmanlı Devleti'nde kullanılan Mecelle ise dini kurallara göre hazırlanmış bir kanun olduğu için toplum ihtiyaçlarına tam olarak karşılamamaktadır. Bu sebeple de Medeni Kanunu zorunlu kılmaktadır. Medeni kanuna göre;
- Tek eşli evlilik ve resmi nikah zorunluluğu gelecek,
- Kadına da boşanma hakkı verilecek,
- Kadınlara miras da eşit ve mahkemede şahitlik hakları tanınacak.
- Kadınların istediği mesleği seçme ve çalışma hakları sağlanacak.
- Kadınlar ekonomik ve sosyal haklar yönünden toplum içerisinde aktif görev alabilecek,
- Hukuk birliği sağlanmış olacaktır.
- Medeni Kanun ile birlikte ekonomik ve sosyal haklar yönünden Türk kadınına toplum içinde geniş haklar tanınmıştır.
- Ümmet toplumu anlayışından uzaklaşarak ulus toplumu anlayışına geçilmiştir.
- Patrikhanelerin evlendirme boşanma gibi yetkileri elinden alınarak sadece dini kurum olarak varlığını sürdürmesine karar verilmiştir.
- Türk Medeni Kanunu laiklik, halkçılık ve İnkılapçılık ilkesi ile yakından ilişkili bir kanundur.