Güncelleme Tarihi:
Atatürk döneminde demokrasiyi geliştirmek için pek çok çaba gösterildi. Özellikle hükümetin denetlenmesini sağlamak ve çok sesliliği arttırmak için çalışmalar yapılmıştı. Bu yüzden çok partili hayata geçiş denemeleri yapıldı. Tabii bu dönemde Cumhuriyet rejimini ve çok partili döneme karşı isyanlar da ortaya çıktı. Ama bu isyanlara rağmen Türkiye demokratikleşmeye devam etti.
Atatürk Dönemindeki Demokratikleşme
Atatürk döneminde demokratikleşme için özellikle partili sistemler üzerinde çalışmalar gerçekleşti. Böylece birçok farklı parti kuruldu ve çok partili sistem üzerinden halkın temsil edilmesi arzu edildi. Atatürk'ün en büyük isteği mecliste birçok farklı düşüncenin yer almasıydı.
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası
Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası 17 Kasım 1924 tarihinde kuruldu. Mustafa Kemal'in en yakın arkadaşları arasında olan Kazım Karabekir, Rauf Orbay, Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy ve Adnan Adıvar tarafından kurulmuştur. Ayrıca bu parti Türkiye'nin ilk muhalefet partisi olarak öne çıkıyor. Bu partinin temel aldığı düşünce ise liberal (serbest) ekonomidir. Özellikle bu partinin dini inançlara ve özgürlüklere yer vermesiyle, eski rejim yanlıları bu parti etrafında toplandı.
Not: Bu durum ülkenin karışması için İngilizlere bir fırsat yaratmıştı. O yüzden mutlu bize bırakmayan İngiltere'nin Güneydoğu'da esen çıkarmak için çabalar göstermesine ortam oluşturdu.
Böylece Şeyh Sait isyanı ortaya çıktı. Güneydoğu Anadolu'daki teşkilatlarının destek vermesi ile beraber, bu yüzden Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kapatıldı. 5 Haziran 1925.
Serbest Cumhuriyet Fırkası
Cumhuriyet Fırkası 12 Ağustos 1930 tarihinde kuruldu. Mustafa Kemal Atatürk'ün isteği üzerine Fethi Okyar tarafından kurulmuş bir partidir. Böylece 1929 yılında meydana gelen ekonomik bunalımı aşmak için muhalefet partisi de yardımlaşma temel alındı. Aynı zamanda 1930 senesinde Türkiye'de çıkan ekonomik sorunları çözebilmek için de bu parti kurulmuştur.
Not: Bu partinin kurulmasındaki temel amaç; hükümeti eleştirecek bir muhalefet parti kurmak suretiyle, devlet işlerinin daha sağlıklı biçimde yürütülmesi ve denetlenmesini sağlamaktır.
Bu parti liberal ekonomiyi desteklemiştir. Ancak ne yazık ki yine daha önceki partide olduğu gibi, eski rejim yanlılarının toplandığı bir parti haline geldi. Böyle bir durum ile karşı karşıya kalınca Fethi Okyar partiyi kendi isteği ile kapattı.
Not: Bu dönemde çok partili hayata geçiş çabaları başarısızlıkla sonuçlandı. Bunun nedeni ise halkın henüz hazır olmamasıydı. Bu yüzden Türkiye çok partili hayata 1946 yılında geçti.
Şeyh Sait İsyanı
Şeyh Sait isyanı Diyarbakır'da çıkan dini ve siyasi bir İsyandır. 13 Şubat 1925 yılında çıkmıştır. Bu İsyan kısa süre içerisinde tüm Doğu Anadolu'ya yayılmıştı. Askerin devreye girmesi ile bu İsyan zor da olsa bastırılmıştır. Bu isyanın sorumluları İstiklal Mahkemesi'nde yargılanarak cezalandırılmıştır.
Not: Bu İsyan Cumhuriyet rejimine karşı çıkan ilk isyandır.
İzmir Suikastı
Laiklik ve Cumhuriyet karşıtları, eski ittihatçı ve yeni rejime karşı olanlar tarafından planlanan İzmir suikastı, Mustafa Kemal Atatürk'e karşı yapılmıştır. Bu durum Mustafa Kemal Atatürk'ün İzmir seyahati sırasında gerçekleşti.
Fakat olaydan bir gün önceden haber olunması sayesinde, bu suikastı düzenleyen 13 kişi yakalanmış ve İstiklal mahkemelerinde yargılanmıştır.
Not: İzmir suikastı milli egemenliğe dayalı olan rejime karşı bir girişim olarak tarihi geçti.
Bu olaydan sonra Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’ne verdiği önemi şu sözlerle belirtmiştir.
‘’Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.’’ (Mustafa Kemal Atatürk)