Güncelleme Tarihi:
Namazlarda sıklıkla okunan sure, kısa olduğu için kolaylıkla ezberlenebilir. Kuran'ın 103. suresi olan Asr suresi, günlük ibadetlerde ve uyumadan önce de okunabilir.
Asr Suresi ve Anlamı
1- Asr Suresi ve Okunuşu:
Bismillahirrahmânirrahîm.
1- Vel asr
2- İnnel insane le fi husr
3- İllellezıne amenu ve amilus salihati ve tevasav bil hakkı ve tevasav bis sabr
2- Asr Suresi ve Meali:
Asra yemin olsun ki
İnsan hüsranda / sıkıntıda / ziyandadır
Ancak iman edenler / Günahtan sakınıp hayırlı ameller işleyenler
Birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna / hariç.
3- Asr Suresi ve Anlamı:
Asr suresinin ilk ayetinde insanın hüsranda, ziyanda olduğu belirtilir. İnsanın zararda olmasının birçok nedeni vardır. Bunlardan biri ise sanki hiç ölmeyecekmiş gibi sürekli dünyayı düşünmesi, ahireti ve hesap gününü unutmasıdır. İnsanoğlu bir gün öleceğini unutup sadece bütün dikkatini bu dünyaya verdiği için sürekli günah işlemektedir. Bu günahların başında açgözlülük geliyor. Mal istifleme ve para biriktirme, insana dünyada olma gayesini unutturmuştur. Günümüzde çoğu insan Mekkeli müşrikler gibi, yeniden dirilmeye ve hesap vermeye inanmıyor. Bu kişiler için her şey bu dünya ile sınırlı olduğu için sorumlu hissetmiyorlar.
İnsanın hüsranda olmasının nedeni hem dünyada hayırlı ameller işlememesi hem de ahireti tamamen unutmasıdır. Zaten Kuran-ı Kerim'in birçok ayetinde insanın çok nankör ve unutkan olduğu söylenmektedir. İnsanın hüsrandan kurtulup felaha ermesi için öncelikli olarak bu dünyanın gelip geçici olduğunu idrak etmesi gerekir. Ahiret hayatı, sadece 70-80 sene yaşadığımız bir dünya hayatı ile karşılaştırılmayacak kadar önemidir. Burası, asıl yurdumuz olan ahirete hazırlık yaptığımız bir yer olarak düşünülmeli. Aksi takdirde Allah'u Teala'nın hüsranda dediği kullardan biri oluruz.
Surenin ikinci ayetinde, zararda değil kurtuluşta olan kişilerin tanımlaması yapılmaya başlanıyor. İslam'ın ilk şartı olan ''iman'' bu ayette de kurtuluşun ilk şartı olarak öne sürülüyor. Her mümin öncelikli olarak Allah'a ve onun tekliğine iman eder. O doğmamış ve doğurmamıştır. Samet'tir, kimseye muhtaç değildir. Hayy'dır, her zaman diri olandır. Mütekebbir'dir, büyüklüğünde, yüceliğinde eşi benzeri yoktur. Allah'a iman eden kişiler ondan gelip ona döneceğimizi bilir. Ahiret hazırlığını da buna göre yapar. Ahiret yokmuş gibi yaşamak, sorumluluktan kaçmaktır. Sadece ahireti gözeterek yaşamak ise sonsuz kurtuluşa ve huzura ermenin ilk şartıdır.
Dinimizde Hz. Muhammed'in Allah'ın kulu ve peygamberi olduğuna, ahiret gününe, meleklere ve Kuran'a iman da esastır. Hepsi bir bütün olup birbirinden ayrı düşünülemez.
Ayetin devamında iyi ameller işleyenler denmektedir. Bir Müslümanın iyi amelleri arasında namaz kılmak, oruç tutmak ve zekat vermek gibi temel ibadetler yer alır. Küçük büyük tüm günahlardan sakınmak, yardımsever ve hoşgörülü olmak da hayırlı ameller içerisindedir.
Son ayette ise birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler ifadesi yer alır. Hak, hakikat, gerçek demektir. Başka bir ayette belirtildiği üzere Kuran'ı Kerim'in nazil olması ile birlikte hak gelmiş ve batıl zail olmuştur. Dünyanın süsleri, para ve mallar batıl olandır. Hiçbir kıymeti olmadığı için gerçek sayılmaz. Asıl gerçeklik sonsuza kadar kalacağımız ahiret yurdudur. Bu nedenle müminler dünyada kaldıkları süre boyunca her sıkıntılı anlarında birbirlerine sabırlı olmalarını tavsiye etmeli. Sabreden ve iyi ameller işleyenler sonsuz cennet yaşamıyla ödüllendirilecektir.