Güncelleme Tarihi:
Sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik fiil ve ikilemeler gibi ifade birleşmek suretiyle yeni bir kavramın karşılığı olduklarında birleşik kelime olurlar. Biçim bakımından bir bütündür. Sözcüklerin birbirinden ayrılması söz konusu değildir.
Birleşik Sözcük Nedir?
İki veya daha çok sözcük kalıplaşmış ve kaynaşmışsa bu sözcüğe birleşik sözcük denilmektedir. Tek kavramı karşılar, biçim bakımından bütündür, sözcükler birbirinden ayrılamaz, sözcük aralarına yapım ve çekim ekleri getirilemez. Belirli kurallar içerisinde bitişik ve tek bir kavramı gösterdikleri halde ayrı yazılabilmektedir.
Birleşik Sözcükler Ne Zaman Bitişik Yazılırlar?
İki veya daha fazla sözcük, yeni bir anlam oluşturmak suretiyle bir sözcük oluşturuyorsa bu şekilde birlikte kullanıma “birleşme” adı verilir. Birleşme esnasında sözcük anlam, tür ve seslerinde değişiklikler olabilmektedir. Şayet sözcük ses değişimine uğramışsa birleşik yazılmaktadır.
Örneğin; kaynata (kaym ata), birbiri (bir biri), kaynana (kayın ana), kaybolmak (kayıp olmak), reddetmek (ret etmek), affetmek (af etmek)
Birleşik sözcüklerde birleşme esnasında ses türemesi veya aşınması söz konusu olabilmektedir.
Örneğin; sütlaç (sütlü - aş), pazartesi (Pazar - ertesi), affolmak (af – olmak), hissetmek (his – etmek)
Farklı türden sözlerin farklı biçimde kullanılması yoluyla da birleşme olabilmektedir.
Örneğin; Akciğer (sıfat tamlaması), Atatürk (eksiz iki ad), hanımeli (belirtisiz ad tamlaması), biçerdöver (iki çekimli fiil), mirasyedi (bir isim bir fiil), birkaç (iki sıfat), çıtçıt (ikileme), gökdelen (bir isim bir fiilimsi), bakakalmak (iki fiil)
Sözcüklerden bir ya da iki tanesi birleşme esnasında benzetme nedeniyle anlam değişmesine uğrayan birleşik sözcükler birleşik yazılır.
Örneğin; suböreği (birinci sözcük anlam kaybına uğramış), aslanağzı (iki sözcük de anlam kaybına uğramış), bal arısı (iki sözcük de kendi anlamını taşıyor), kuşburnu, karagöz, yeşilbaş (ördek), yalıçapkını (kuş) gibi sözcükler de anlamını yitirmiş olarak kullanılmaktadır.
Bitişik halde yazılması gelenekselleşmiş sözcükler de yine bitişik yazılırlar.
Örneğin; başbakan, aşçıbaşı, başkent, binbaşı, elebaşı, başçavuş, başhekim, başöğretmen, başparmak, başhemşire, ustabaşı, başköşe
Tür değiştirme yoluyla oluşan bileşik sözcükler de bitişik yazılmaktadır.
Örneğin; uyurgezer, sıkboğaz, mirasyedi
Bir ya da iki öğenin emir kipi ile kurulması haliyle oluşan birleşik sözcükler de yine bitişik yazılmaktadır.
Örneğin; çekyat, kapkaç, örtbas, rastgele, albeni, sıkboğaz, çalçene
–r, -ar, -er, -ır, -ir / -an, en / -miş, -mış / -maz, mez sıfat fiillerinin eklerindeki kalıplaşmadan oluşan birleşik sözcükler de bitişik yazılır.
Örneğin; cankurtaran, oyunbozan, bilgisayar, hacıyatmaz, külyutmaz, çokbilmiş, barışsever, güngörmüş
Her iki sözcüğü veya yalnızca ikinci sözcüğü –di, -du, -dü, -tı, -ti, -tu, -tü olmak üzere kalıp haline gelmiş belirli geçmiş zaman ekleri vasıtasıyla kurulan birleşik sözcükler bitişik yazılır.
Örneğin; çıtkırıldım, imambayıldı, albastı, mirasyedi, şıpsevdi, gecekondu
Hane, ev, zade, name sözcükleri ile oluşturulan birleşik sözcükler de bitişik yazılır.
Örneğin; huzurevi, yayınevi, doğumevi, kahvehane, beyanname, orduevi, amcazade, siyasetname, teyzezade
Arapça ve farsça kurallar ışığında oluşturulmuş olan isim ve sıfat tamlamaları ile kalıplaşan biçimler bitişik yazılır.
Örneğin; ehlibeyt, tahteşşuur, aleykümselam, maşallah, velhasıl, gayrimenkul, gayrimeşru, hüsnünüyet, suikast, hüsnükuruntu, şeyhülislam
Yardımcı bileşik eylemler ses değişikliğine uğramışsa bitişik uğramamışsa ayrı yazılır. Hallolmak, zannetmek, muhtaç olmak
Kurallı birleşik eylemler de yine her zaman bitişik yazılmaktadır. Uyuyakalmak, düşeyazmak