4 öğrenciden 1’i açık lisede
Güncelleme Tarihi:
TEDMEM geçtiğimiz hafta önemli bir rapor açıkladı. “2017 Eğitim Değerlendirme Raporu”nda birbirinden ilginç başlıklar var. Bunlardan benim en çok dikkatimi çeken, ortaöğretimle ilgili olanlar. Yazan da Milli Eğitim Bakanlığı’nın en üst kademesinde uzun zaman görev yapan Talim Terbiye Kurulu eski Başkanı Prof.Dr. Emin Karip olunca raporu daha dikkatle okumak gerekiyor. İşte rapordan çarpıcı başlıklar:
100 GENÇTEN 18’İ OKUL DIŞINDA
Lise zorunlu olmasına rağmen, her 4 öğrenciden 1’i (yaklaşık yüzde 27) açık öğretim lisesine kayıtlı. Yani lise çağında her 100 gençten 18’i okul dışında kalıyor. Açık öğretim sisteminin istisnai durumlarda gündeme gelebilecek bir uygulama olması gerekirken, örgün eğitimin bir parçası olarak görülüyor. Burada eğitim alanların daha sonraki yıllarda dezavantajlı olacağını da unutmamak gerekiyor.
2012’de 4+4+4 düzenlemesiyle ortaöğretim zorunlu eğitim kapsamına alındı. Okul binaları ve kontenjanların yetersizliği gibi sıkıntılar hâlâ devam ediyor. Yoksul aileler çocuklarının eğitim masraflarını düşünürken, okul türü ve kontenjanları da öğrencilerin tercihine pek uygun dağıtılmadı. Bütün bunlar da gençlerin okul dışına kaymasına neden oldu.
SADECE BU YIL 84 BİN ÖĞRENCİ
2017-2018 eğitim öğretim yılında TEOG sonrası tercih ettiği okullara yerleşemeyen, bilgi alınmayan ya da tercih prosedürü dışında kalan yaklaşık 84 bin öğrencinin Bakanlık bünyesinde açık öğretim lisesine kaydı yapıldı. Son 5 yılda açık öğretim lisesine kayıtlı öğrenci sayısında yaklaşık yüzde 65 artış oldu. Açık öğretim lisesine devam eden öğrenci sayısı 1 milyon 554 bin 938’i buldu. Bu da ortaöğretim kademesinde toplam öğrenci sayısının yüzde 27’sini oluşturuyor.
YAPTIRIMLAR DA YETERSİZ KALIYOR
İşin bir de açık öğretime eğilimi durdurmak yerine artıran boyutları var. Öğrencilerin okula devamlarını sağlamak için geliştirilen yaptırımlar buna sebep olan unsurları ortadan kaldırmadığı gibi cezalandırmak da öğrenci-eğitim ilişkisini daha da zedeliyor. Okullarda disiplin ve ceza konusundaki genel tutum yeniden gözden geçirilmeli, önleyici rehberlik hizmeti sunulmalı.