Güncelleme Tarihi:
Diyarbakır’ın Yenişehir ilçesi Şair Sırrı Hanım Ortaokulu Müdür Yardımcısı ve Fen Bilgisi Öğretmeni Kazım Atalay, daha önce mezun ettiği 26 öğrencisiyle aynı okulda öğretmenlik yapıyor. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde meslekteki 40’ıncı yılını dolduran Atalay için öğretmen olan eski öğrencileri, sürpriz çiğ köfte partisiyle hocalarının gününü kutladı. 33 yıl öğretmenlik yaptığı Ali Emiri Ortaokulu’ndan mezun ettiği öğrencilerini öğretmen olarak karşısında gördüğünde çok duygulandığını söyleyen Atalay, şöyle konuştu:
"Müdür yardımcısı olarak görev yaptığım okulumda 26 öğrencim öğretmenlik yapıyor. Onlarla birlikte çalıştığım için çok mutluyum, çok gurur duyuyorum onlardan. Bu okulda eskiden öğrencim olan bu öğretmenlerimle beraber çalışıyorum. 33 yıl Ali Emiri Ortaokulu’nda görev yaptım. Burada öğretmen olan öğrencilerim, o okuldaki öğrencilerimdi. Bu okula ilk geldiğimde bu öğrencilerimi öğretmen olarak gördüğümde çok duygulandım. Tabii insan kendi öğrencisiyle çalıştığı zaman kendini çok mutlu hissediyor, çok sevinçli hissediyor. Öğretmenler odasına gittiğim zaman öğrencilerimi gördüğümde çok duygulanıyorum. Öğretmenler odasına girdiğimde bana saygı gösterdikleri için hemen ayağa kalkıyorlar, o heyecanla derse gitmek istiyorlar. Ben onlara ‘Oturun, sizinle konuşmak için geldim’ diyorum."
‘ÖĞRENCİLERİNİ SEVSİNLER VE ONLARA ÖRNEK OLSUNLAR’
Mezun ettiği öğrencileri arasında farklı branşlarda meslek sahibi çok öğrencisinin olduğunu aktaran Atalay, öğretmenlere şu tavsiyelerde bulundu: "Bu öğrencilerime anlatıyorum diyorum ki, bakın ben sizi yetiştirdim öğretmen oldunuz, siz de kendi öğrencilerinize bunları anlatın, siz de onlara örnek olun. Benim öğrencilerimden doktor, avukat, inşaat mühendisi, petrol mühendisi ve doktor olanlar var. Şu an 40’ıncı yılımı doldurdum, birçok öğrenci yetiştirdim. Benim öğretmen arkadaşlarıma şu tavsiyem var; öğrencilerini sevsinler, onların önünü açsınlar, onlara örnek olsunlar. Biz onları nasıl yetiştirdiysek onlar da kendi öğrencilerini aynı şekilde yetiştirsinler ki öğrencileri de en iyi yerlere gelsin."
‘KENDİMİ ÇOK ŞANSLI BİR İNSAN OLARAK HİSSEDİYORUM’
Atalay’ın öğrencisi olan ve kendisiyle aynı okulda ve aynı branşta öğretmenlik yapan Diyadin Toprak, öğretmenliği kendisine sevdiren kişinin Kazım hoca olduğunu ve kendisini çok şanslı hissettiğini belirterek şunları söyledi: "Ben kendimi çok şanslı bir insan olarak hissediyorum. Kazım hoca benim Fen Bilgisi öğretmenimdi. Ben de şu an onunla aynı okulda fen bilgisi öğretmeni olarak görev yapıyorum. Fen bilgisini bize sevdiren o oldu. Hiç unutmuyorum, bize fen bilgisini anlatırken, özellikle atomu, dedi ki ’ben size şimdi diyorum ki atom, maddenin en küçük yapı taşıdır. Ama yarın öbür gün mezun olup siz de öğretmen olursanız, bunu farklı bir şekilde anlatacaksınız.’ O zamanlarda ileriyi gören bir öğretmendi. Gerçekten de şimdi ben o konuyu anlatırken, atomun da parçalandığını, alt parçacıklardan oluştuğunu öğrencilerime söylüyorum. Bu örneği her zaman kendi öğrencilerime de anlatıyorum ve diyorum ki ’Siz de yarın başka bir şekilde anlatırsınız’ Kazım hocayı bir abi, bir baba olarak görüyorum, çünkü hayatı bize öğretti. Kendisine minnettarız"
'ÇOK GÜZEL BİR DUYGU, TARİFİ MÜMKÜN DEĞİL’
Atalay’ın öğrencisiyken şu an aynı okulda onunla beraber müdür yardımcılığı görevini yürüten Selvi Baran ise, "Emeği çok var üzerimizde. Hocamla aynı okulda beraber çalışmak beni çok mutlu ediyor, çok güzel bir duygu, tarifi mümkün değil" ifadelerini kullandı.
'İHTİYACIMIZ OLDUĞUNDA KOŞUP ONDAN YARDIM ALIRIZ’
Atalay’ın eski öğrencilerinden bir başka öğretmen Fatma Güzel de, "Bir babadır. Önemli şeylerde bile ihtiyacımız olsa koşup ondan yardım alırız. Kazım hoca bizim için çok değerli biridir. Okulun hemen hemen yarısı öğrencisidir. Kalan yarısını da kendisi tanır, mutlaka bilir, öyle değerli bir insandır" dedi.
Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir de meslekte 40’ıncı yılını doldurması ve örnek bir eğitimci olması münasebetiyle Kazım Atalay’a bir plaket takdim etti.