25’inci yıl için eğitim paneli

Güncelleme Tarihi:

25’inci yıl için eğitim paneli
Oluşturulma Tarihi: Mart 17, 2017 11:03

YEKÜV, 25’inci yılını “eğitimin bireysel gelişime, toplumsal dönüşüme ve ulusal ilerlemeye katkılarına” yönelik kapsamlı bir eğitim paneli düzenleyerek kutladı.

Haberin Devamı

21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı (YEKÜV) 25’inci yılı kutlamaları kapsamında “eğitimin bireysel gelişime, toplumsal dönüşüme ve ulusal ilerlemeye katkılarına” yönelik kapsamlı bir eğitim paneli düzenledi. 11 Mart’ta Acıbadem Üniversitesi Kerem Aydınlar kampüsünün konferans salonunda düzenlenen panele, toplumbilimci Prof. Dr. Emre Kongar, Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümü hocalarından Doç. Dr. Murat Kırdar ve sivil toplum duayeni İbrahim Betil katıldı.

“Umut ettik ve çabaladık”

Açılış konuşmasını YEKÜV Üst Danışma Kurulu Üyesi Işın Özdemir‘in yaptığı panelde Türkiye’nin geleceğini eğitimin belirleyeceğini söyleyen Özdemir, “25 yıl önce ülkenin sorunlarının çözümünü eğitimde arayan bir grup eğitim gönüllüsü ile 10 tıp öğrencisine karşılıksız eğitim bursu vererek yola çıktık. Umut Kızlar Projesi ile kırsal bölgelerde eğitimlerini sürdürmekte zorlanan kız öğrencilerimizin barınmalarına imkan tanıyacağımızı, Anadolu’ya Armağan Projesi gibi pek çok projeyle on binlerce çocuğun eğitimine katkıda bulunacağımızı hayal bile edemezdik. En temel insan hakkı olan eğitim hakkından yararlanmayan tek çocuğumuz kalmasın diye umut ettik ve çabaladık” dedi.

Haberin Devamı

“Eğitim insanın yeniden üretimidir”

Panelde “eğitimin toplumsal dönüşüme katkısı” başlığında konuşma yapan Prof. Dr. Emre Kongar, Eğitim, insanın yeniden üretimidir. Eğitim, insana belli değerlerin aktarılması demektir. Her bireye, içine doğduğu aile ve büyüdüğü toplum bazı şeyleri öğretir. Doğru ile yanlışı, iyi ile kötüyü hatta güzel ile çirkini. Her toplum, içine aldığı bireyi o toplumun üyesi yapmak için kendi değerlerini ayrıca öğretir. Buna vatandaşlık denir. Bu eğitim ailede başlar ve kitle iletişim araçlarıyla üzerine eklenir. Daha sonra arkadaş grupları ve ardından okul ile devam eder. Okulda da bitmez, iş hayatı da eşiyle kurduğu aile de bireyin eğitimine katkıda bulunur“ dedi.

“Çocukların yeteneklerini desteklersek gelişiriz”

“Sivil Toplum Kuruluşlarının eğitime katkıları” kapsamında görüşlerini paylaşan İbrahim Betil şöyle konuştu: “Demokraside katılımcılık önemlidir ve sivil toplumun katılımcılığı farklı düşüncelerin eğitim dünyasına entegre edilmesiyle mümkün olabilir. Eğitime katkı sağlamak amacıyla yola çıkan sivil toplum kuruluşları çoğulculuğu savunan bir eğitim modelini ön planda tutar.  Bu amaçla yıllardır çeşitli sivil toplum kuruluşlarının farklı açılardan etkili olabileceğini düşünerek çeşitli girişimlerde bulunduk. Merkezi ideolojik anlayışı değiştirebilmek amacıyla Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nı kurduk. Gönüllülerimiz milyonlarca çocuğun yeteneklerini ve yaratıcılıklarını geliştirecekleri çeşitli ortamlar hazırlamaya başladılar. Çocukların farklı yeteneklerini desteklersek ancak o zaman toplumda bir gelişim yaratabiliriz. Öğretmen faktörü çok önemlidir. Türkiye’de yaklaşık 800 bin öğretmen meslek yaşamı boyunca mesleki gelişim eğitimi almadan emekli oluyor. Bu sisteme farklı bir yön verebilmek için Öğretmen Akademisi Vakfı’nı kurduk. Dünyanın öğretmen eğitimi veren kurumlarını araştırdık ve en başarılı olanını belirleyerek onların gerçekleştirdiği 3 modülü ele aldık. Kurulduğundan bu yana 150 binden fazla öğretmene bulundukları ile giderek mesleki gelişim eğitimi veriyoruz.  Amaca odaklanıp şeffaf olursanız ve bunu, herkesin anlayacağı şekilde duyurursanız güven kazanmış olursunuz” dedi.

Haberin Devamı

Doç. Dr. Murat Kırdar ise ülkemizdeki eğitim seviyesi üzerinde yaptığı bilimsel araştırma sonucunu paylaşarak; “Ülkemizin kırsal kesimlerindeki eğitim seviyesi kentsel kesimlerdekine oranla daha düşük. En fazla eğitim yatırımları yüzde 55 oranında üniversitelere yapılıyor” dedi. 

 

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!