2 milyonun 700 bini üniversiteli olabiliyor
Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı’nın açıklamasının ardından başlayan üniversiteye giriş sisteminin değiştirileceğiyle ilgili tartışmalar sürüyor. YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, sistemde yapılması planlanan değişikliklerle ilgili bugün bir açıklama yapacak. Her yıl yaklaşık iki milyon adayın girdiği üniversite giriş sınavlarıyla ortalama 700 bin kişi lisans ya da ön lisans programına yerleşiyor. Son üç yılın istatistikleri ise, sorunla ilgili somut ipuçları veriyor.
Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) istatistiklerine göre, bugün Türkiye’de 183 üniversite var. Öğrenci sayısıysa 7 milyon 198 bin 987. Her yıl 2 milyon civarında aday Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) giriyor. Ancak son üç yılın verileri incelediğinde açıköğretim fakülteleri hariç lisans ve ön lisans programlarına yaklaşık 700 ile 800 bin arasında adayın yerleştirildiği görülüyor. Yani sadece her üç adaydan biri üniversiteli olabiliyor. Bu adayların yüzde 42’si lise son sınıf, yüzde 28’i önceki yıllarda yerleşememiş, yüzde 20’si üniversiteli, yüzde 8’i yükseköğretim mezunu, yüzde 2’si ise yükseköğretimden kaydı silinen adaylardan oluşuyor. Ayrıca kazandığı halde kayıt yaptırmayan adayların sayısı da 100 bini bulabiliyor.
MEZUNLARI UNUTMAYALIM
Salim Ünsal (Rehberlik uzmanı): Bu sistem 10-15 yıl öncesi için tasarlandığından günümüz ihtiyacını karşılamakta yetersiz. Sınavın devam etmesi koşuluyla, bazı revizyonlar olmalı. Yüz binlerce öğrenci üniversite kapısında beklerken bu yıl 322 bin kontenjan boş kaldı. Bu, sistemdeki arızadan kaynaklı. Aday sayısıyla kontenjan arasında bir denge yakaladık. Ancak sistem eski eleme mantığıyla, sürecin başında bazı uygulamalarla adayı dışarı atıyor. Yeni sistem adayı elemek yerine, okulun beklentisine uygun seçmeli. Bu, yaş ve mezuniyet sınırı olmayan bir sınav. Değişiklikte mezunlar da gözetilmeli.
10’UNCU SINIFTA YGS’YE GİREBİLİRLER
Burak Kılanç (Eğitim uzmanı): Yılda bir oturum olması riskli ve insani değil. Birden fazla oturumun birbiriyle eşdeğer olması sağlanırsa daha doğru olacaktır. E-okul sisteminde 10’uncu sınıfı bitiren herkesin, öğrenci ve mezunların YGS’ye girebileceği bir yöntem uygulanabilir. 10’uncu sınıfı bitirmiş biri YGS’deki tüm soruları yanıtlayabilecek bilgi birikimine sahip. Üniversiteler liselerden kaliteli öğrenci bekliyor. YÖK’ün son zamanlardaki kararları da bununla ilgili. O yüzden meslek yüksek okullarına sınavsız geçiş geri gelmemeli.
SINAVLAR HAZİRANDA OLSUN
Onur Soğuk (Eğitimci): Milyonlarca kişiyi ilgilendiren sınavda bir anda değişikliğe gidilmesi mantıklı değil. Yeni sistemin önümüzdeki yıldan itibaren uygulanması daha sağlıklı. Martta bir YGS, haziranda LYS’ler yapılıyor. YGS öğrenciyi çok strese sokuyor, LYS’lere çok iyi hazırlanamıyorlar. Özellikle 12’nci sınıftakilerin okula devamını sağlamak zorlaşıyor. Revize yapılacaksa marttaki YGS’nin hazirana kaydırılması daha uygun. Müfredat da tüm kademeleri kapsamalı. YGS’de 6, LYS’lerde ise bir hayli puan türü olması kafa karıştırıyor. Bunlar azaltılmalı.
TARTIŞMA YARATAN YILLAR
2011 YGS’de şifre iddiası: 27 Mart 2011’deki YGS’de şifreli kitapçık dağıtıldığı iddia edildi. İddiaya göre; Temel Matematik testinde cevap şıkları sayısal olarak küçükten büyüğe sıralanıp, soruyla üst üste konulduğunda çakışan şık doğru çıkıyordu. Dönemin ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, “İddia sadece basına dağıtılan master kopyalar için doğru ancak sınavda her adayın soru kitapçığı, soruların yeri ve cevapların yeri birbirinden tamamen farklı” açıklamasını yapmıştı. Sınav iptal olmadı.
1999 ÖSS soruları çalındı: ÖSYM tarafından, sınavdan önce soru kitapçıklarının gönderildiği merkezden, iki soru kitapçığının çalınması üzerine ÖSS iptal edildi. Sınav ileri bir tarihte yapıldı.
1973’te de iptal: 7 Temmuz 1973’te ÜSYM’nin yaptığı sınav sorularının daha önceden bir dershane tarafından ele geçirilmesi üzerine iptal edildi. Soruları sızdıran matbaa işçileri suçlu bulundu.