15’lileri 15’liler çizdi

Okul müdürü Aynur Ergür, geçen sene planlanan ancak pandemi sebebiyle yapamadıkları sergiyi açmanın mutluluğu içerisinde olduklarını söyledi. 15’lileri 15’liler çizdi diyen Aynur Hoca sergiyle ilgili şu bilgileri verdi:

“Çocuklarımız 18 Mart’ın anlam ve önemine uygun tablolar çizdiler. Müzenin açık olması ve halkın da ziyaret edebiliyor olmasını da göz önünde bulundurarak sergimizi bu müzede yapmak istedik. Resim bölümü öğrencilerimiz 18 Mart bilincini tablolarıyla yaşatmaya çalışıyorlar. Onların bir etkinlik yapmasını da istedik. Biraz canlanmaları gerekiyordu. Çünkü biz okul olarak konserler, sergiler gibi etkinlikleri çok sık yapıyoruz. Pandemi sürecinde her şey askıda kaldığı için çocukların üzerindeki bir şeyler yapma isteğini de bu şekilde gerçekleştirmek istedik. Yağlı boya, dijital ve kara kalem çalışmalarımız var. 50’ye yakın tablo yer alıyor sergimizde. Çok güzel tablolar var sergimizde. 15’lileri 15’liler çizdi diyebilirim. Bizim çocuklarımız da aynı hissiyatla ve manevi duygularla yaşayacaklardır. Bu sergi onun imzası. Orada savaşanlar yemek olmadan, üstte başta ne olduğunu önemsemeden, o şekilde okullarını bırakıp arkalarına bakmadan cepheye giden akranları. Onlar orada vatan için canlarını feda ettikleri için diyebiliyoruz ki vatanımız var, bayrağımız yukarıda. Geleceğimizi inşa edebilmek için geçmişimizden kopmamamız gerekiyor."

ÖĞRENCİLER ÇOK EMEK HARCADI
Mehtap Toplu Yıldız  (Görsel Sanatlar Bölüm Başkanı): Tüm resimler öğrencilerimiz tarafından çizildi. 18 Mart Çanakkale Şehitlerini anma sergisi için öğrencilerimiz çok emek harcadı, çok özverili çalıştılar. Bu aslında bir sene ertelenmiş bir sergi oldu. Geçen sene yapacaktık ama pandemi sebebiyle iptal etmek zorunda kaldık. Yüz yüze eğitim yeniden başlayınca çalışmalarımızı tamamladık ve sergiyi açtık. 25 adet yağlı boya çalışmamız var. Yedi adet dijital ve 15 adet kara kalem çalışmamız var. Biz resimleri seçme konusunda yönlendirdik onları sadece

SAVAŞIN DUYGUSAL YANINI ÇİZDİM
Melis Cebe (12’nci sınıf öğrencisi): Geçen yıl Mart ayında okullar kapanmadan hemen önce biz bu sergi için hazırlanıyorduk. O yüzden yarıda kalan bir heves olmuştu. Genele bakılınca iki senelik bir süreç bu. Çanakkale’nin kurtuluşu bizim çok önemli. İlk kez böyle bir sergi içerisinde bulunuyorum. O yüzden bizler de çok heyecanlıyız. Bir hikaye okumuştum. Yaralı hastalar arasında morfin sadece iyileşme ihtimali olan hastalara veriliyormuş ki tekrar cephede savaşabilsinler. Sağlık çadırındaki bir hekim kendi oğluna vermek yerine yaşama ihtimali olan başka askere vermeyi tercih ediyordu. Bu hikayeden çok etkilenmiştim. Benim de bu tabloda siper arkasında yanında arkadaşı vurulmuş olmasına rağmen tüfeğini tekrar doldurup gücünü toparlamaya çalışan asker psikolojisini anlatmaya çalıştım. Çünkü bence savaşın duygusal yanı daha ağır basıyor. Anneler babalar evlatlarını, kadınlar eşlerini göndermek zorunda kaldı. Ben yağlı boyayı seçtim çizimimde. Çünkü en etkileyici boya çeşidi bu. Ne kadar zor olursa o kadar etkileyici oluyor.

Deniz Sude Aygün (12’nci sınıf öğrencisi): Bu resmi bir yerde görmüştüm ve çok hoşuma gitmişti. Tam bir milli mücadele örneği. O çatışmanın içinde komutan telsizden birileriyle konuşuyor. Çok etkileyiciydi. Çizerken kendimi oradaymış gibi hissettim. İnceledikçe resmin altından küçük detaylar çıkıyor. Böyle bir sergide yer aldığım için ve bu şekilde de olsa şehitlerimizi anabildiğim için çok mutluyum.

ORADA SAVAŞANLARLA AYNI YAŞTAYIM
Kağan Eren Bozkurt (9’uncu sınıf öğrencisi): İlk kez böyle bir sergide yer alıyor bir çizimim. Başta askerlerimizin mevzideki çatışma anını çizmeyi düşünmüştüm. Sonra aklıma bu fikir geldi. Küçük yaşta çocuklar savaşa gitmiş ve şehit olmuştu. O sene liseler mezun verememişti. Ben de çizimimi değiştirdim. Kendimi de onların yerine koydum. O dönemde savaşan askerlerimizle aynı yaştayım çünkü. Böyle bir sergide adım geçtiği için gurur duyuyorum.

Cemre Balkan (10’uncu sınıf öğrencisi): Çanakkale Zaferi olduğu için hem şehitlerimizi anmak istedim hem de milli mücadele döneminde büyük rol oynayan iki önemli insanı da resmetmek istedim. Karakalem çalışması yaptım aslında ama arka tarafları kuru boya ve sulu boya. Önce Çanakkale Şehitliğini koydum. Daha sonra Seyit Onbaşı ve bir at üstünde Atatürk’ü çizdim. Arkasına parlayan ışıklar koymaya çalıştım altına kara kalemi öne çıkarsın diye bir duman yaptım. Hayatımızda önemli yeri olan bu zaferi ve çekilen sıkıntıları unutturmayacak bu resimler.