Güncelleme Tarihi:
İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi ile Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK), ‘Erken Tanı Hayat Kurtarır’ sloganı ile önemli bir projeye imza atıyor. ‘Nörogelişimsel Bozuklukları Erken Tespit ve Yönlendirme Projesi (NGBTYP)’ ile yüzlerce çocuğa ulaşılıyor. Proje kapsamında kurulan www.erkenrisk.org sitesi 0-4 yaş arası çocuğu olan ailelere ‘dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, zihinsel gerilik, konuşma bozukluğu ve otizm’ hastalıklarında erken teşhis koyabilme fırsatı sunuyor. Üstelik bunlar ücretsiz. Anne-babalar 24 saat hizmet veren siteye girip çocuğunun adını, soyadını, TC kimlik numarasını yazarak form dolduruyor. 70-80 soruyu cevaplayarak 4 farklı hastalığı tarıyor. Test 25 dakika sürüyor. Sonuçla ilgili bilgiler veriliyor, videolar paylaşılıyor. Ailelerin nasıl bir yol izlemesi gerektiği belirtiliyor. Risk altında olanlarla irtibat kuruluyor. Projedeki uzman doktor, psikologlar ailelere danışmanlık yapıyor.
ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ
Çalışmanın koordinatörü İÜ İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Osman Abalı, erken teşhisin çok önemli olduğunu belirterek şu bilgileri veriyor: Proje erken çocukluk çağında görülen ve zamanında tespit edilmezse olumsuz seyretme olasılığı çok yüksek bazı hastalıklara odaklanıyor. Çünkü nörogelişimsel bozukluklar altındaki hastalıkların hepsi 0-4 yaş arasında belirtiler vermeye başlıyor. Doğru zamanda yapılan teşhis ve tedavi yöntemleriyle bunların ilerlemesinin önüne geçilebiliyor, olumsuz etkileri azaltılıyor. Testle çocukların risk altında olup olmadığını tespit ediyoruz. Amacımız, yetişkinlerde farkındalık yaratmak; düzenli uzman kontrolüne erişemeyen ailelerin en azından ilk tespit aşamasında kullanabileceği bir aracı hizmete sunmak. Testin doğruluğu yüzde 99 olarak belirlendi.
TESTE 50 ÜLKEDEN KATILIM VAR
Projenin finansmanını TÜBİTAK üstleniyor. 1.5 yılda 2 bin 500 civarında çocuğa ulaştık. Risk altındakiler bize başvurmasa da uzmanlarımız onlarla iletişim kuruyor. Anne-baba tutumu, bulunduğu ortam, beslenme, sosyal ilişkiler, çevre düzenlemesi konusunda destek veriliyor. Ciddi risk altında olan çocuklara üniversite hastaneleri bünyesinde tedavi olanağı da sunulabiliyor. İstanbul dışında yaşayan, maddi imkânı olmayan ailelerle de yakından ilgileniyor, bulundukları bölgelerdeki hastanelerde randevu almalarına yardımcı oluyoruz. Ayrıca Brezilya, Avusturalya, Avrupa ya da Balkanlardan 50’ye yakın ülkeden başvuru alıyoruz. Türk ailelerle görüntülü görüşmeler yapıyoruz. Uzun vadede ise bir merkez kurmak istiyoruz.