Yıldırım, Kocaoğlu ile polemiği başlattı

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, partisinin Selçuk İlçe Başkanlığı'nı ziyaret etti. AK Parti İzmir Milletvekili Ali Aşlık'ın da katıldığı ziyarette konuşan Yıldırım, seçim kampanyasını Selçuk'tan başlatmak istediğini, ‘Bismillah' diyerek Selçuk'tan yola çıktığını, 30 Mart'a kadar 30 ilçe 600'e yakın köy ve beldeleri gezeceğini söyledi. Yıldırım, “İzmir'in 12 bin kilometrekare toprağını adım adım karış karış dolaşacağız ve İzmir'e yerel yönetimlerde AK Parti farkının ne olacağını anlatacağım. Bugün bu çalışmaları başlattığımız Selçuk ilçemiz sıradan bir ilçe değil. İlkçağlardan beri var olan Roma'ya, Bizans'a, Osmanlı medeniyetine ev sahipliği yapmış medeniyetlerin kültürlerin birleştiği buluştuğu hoşgörünün birlikte yaşamanın sembolü olan bir merkezden bahsediyoruz. İpek Yolu kervanlarının buluştuğu bir merkezden bahsediyoruz. İsa Bey Camisi, Meryem Anası ve Efes Harabeleri ile Açıkhava Müzesi'nden bahsediyoruz. İşte bu Selçuk bugün ne durumda? Bu Selçuk tarihi birikimi, tarım potansiyeli, kültür zenginliği ile birlikte acaba hak ettiği yerde midir değil midir? Bugün bu sorunun cevabının arandığı noktadayız. Selçuk'ta yerel hizmetlere hiç girmiyorum. Yerel hizmetlerle ilgili çok vaat var ama yapılan çok fazla bir şey yok. Liste uzun ama hepsi kırmızı hiç yeşeren bir şey olmamış. Bunda şaşılacak bir şey yok” dedi.

İZMİR'E ACIMA POLEMİĞİ

Binali Yıldırım önceki gün söylediği “Anadolu'ya, yurtdışına gittiğimizde acıyarak İzmir'in halini anlatmaları ağrıma gidiyor” açıklamasına dün yanıt veren rakibi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun, “İzmir'e acıyormuş. İzmir'e ne yaptın?” sözlerine şöyle yanıt verdi:

“Biz kimin iş kimin laf yaptığını biliyoruz. Bazıları laf ustasıdır bazıları iş ustasıdır. AK Parti iş ustasıdır. 11 yıla baktığınızda buram buram hizmet göreceksiniz. Çiğli'den sabah mesaisine kalkıp Balçova'ya Altınyol'dan sahilden gitsinler, kaç saat gecikmeyle işlerine varacaklarını göreceklerdir. Üç saatte varamazlar ama bizim yaptığımız Çevre Yolu'yla giderlerle yarım saatte işlerine giderler, yarım saat te erken giderler. ‘İzmir'e ne yaptın' diyenlere ithaf olunur. İzmir'e bizim ne yaptığımızı İzmirli biliyor. Deniyor ki ‘bakan başkan adayı İzmir'e acıyormuş.' İzmir acınacak bir şehir değil. İzmir gurur duyulacak bir şehir. Kimse söylediğimiz oraya buraya çekmesin. Ben İzmir'e acınacak bir şehir demedim. İzmir'i 10 yıldır hizmetsizliğe layık gören yöneticilere acıyorum. İzmir'e bu halde bırakmaya asla ve asla hakları yok. İzmir bunu hak etmiyor. Türkiye'nin her yerinde buram buram hizmetlerimiz var. İzmir'de onların hayal edemediği kadar hizmetimiz var. Adnan Menderes Havameydanı, köy meydanıydı. 2 milyon yolcu gitmiyordu şimdi 14 milyona çıktı. Türkiye'nin en büyük terminali oldu. İnşallah 2014'te dış uçuşlar daha da artacak. İzmir'den Anadolu şehirlerine gitmek için İstanbul'a Ankara'ya gidecektiniz. Şimdi 23 kente doğrudan sefer var. Bütün bunları görmezden gelirseniz ancak kendi kendinizi rahatlatırsınız. Ne kadar sesinizi yükseltirseniz yükseltin İzmir kimin ne yaptığını kimin ne yapmadığını iyi görüyor. Bunun hesabını da 30 Mart'ta soracak.”

SELÇUK'A HASTANE, METRO, FAKÜLTE SÖZÜ VERDİ

AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım, Selçuk'a İZBAN hastane, MOBESE ve havacılık fakültesi vaatlerinde bulundu. Yıldırım, şöyle konuştu:

“2 milyon turist geliyor ne kadarı Selçuk'a uğruyor? 50 bini. Bu yükü taşıyan şehir bundan pay alamıyorsa burada bir yanlışlık var. Gelen misafirleri kentin merkezine getirmek, seçeceğiniz Selçuk Belediye Başkanının ilk işi olacak. Selçuk için önemli gördüğümüz diğer bir proje, Aliağa- Cumaovası'na kadar yaptığımız İZBAN'ı önce Torbalı'ya sonra Selçuk'a kadar uzatma sözü vermiştik. Torbalı'yı bitirdik. Bizde bir ilke vardır. Hizmette siyaset olmaz. Hizmet vatandaş için yapılır. Siyaset seçim meydanlarında yapılır. Bizim için siyaset eşittir hizmettir. İZBAN'ın Selçuk'a gelmesi için kamulaştırma yapıldı. Önümüzdeki ay inşaata başlıyoruz. Kuru söylemlerle boş hayallerle çağdaşlık olmaz. Çağdaşlık hizmetle olur, insana değer vermekle olur. İnsanlara bir faydanız olmuyorsa temcit pilavı gibi bazı değerleri konuşur durursunuz. Herkes yıldırım hızıyla giderken kaplumbağa hızıyla giden İzmir'i artık durduramazsınız. İZBAN'ın Çamlık Köyü'ne kadar getirilmesi konusunda talep var. Bunu arkadaşlarımızla görüşeceğiz. Buranın hastane sorunu var. Az önce Sağlık Bakan Yardımcısı ile görüştüm. Hastane ile ilgili hazırlıklar tamamlanacak Önümüzdeki aylarda temelini atacağız. Daha dün yeni bir okul yapımı için ihale yapıldı. Zafer Mahallesi'ne 18 derslikli yeni okul binası yapılacak. Havacılık yüksekokulu yetmez, fakültesini yapacağız, ikinci bir pist yapacağız. ‘Burada küçük uçakların uçmasını da sağlayın' dedim. Genel havacılık uçuşlarına başlaması gerekiyor. Orada gelen giden turistlerin kalacağı bir konaklama tesisi yapılacak. Pamucak'a giderken spor tesislerinin hali kötü. Şimdi onu sıfırdan tertemiz yapacağız. Açık ve kapalı alanlarıyla tertemiz yapacağız. Seçuk'a MOBESE yapıyoruz. 1 milyon 600 bin liraya mal olacak.”

“İŞ YOK İŞ”

Yıldırım'ın konuşması bir partilinin “İş yok iş' diye seslenmesiyle kesildi. Yıldırım, “Heyecanını yitirme 30 Mart'a kadar devam. Bu saydığımız işlerin ardında iş var. Boş laf yok. İş de olacak aş da olacak, kardeşlik de olacak birlik ve beraberlik de olacak. Şimdi bu hizmetleri ve belediyenin yaptıklarını yan yana koyun Selçuk kararını onay göre versin” dedi.

“DERLER Kİ YOLSUZLUK YAPTI”

Bu diyaloğun ardından, konuşmasına devam eden Yıldırım, “Arıtma tesisi için 7 km sahilden antik limana proje ihalesini yaptık. Ancak tek firma girdiği için iptal ettik. Derler ki ‘bir firmaya verdi yolsuzluk yaptı.' Vermesem iş gecikiyor. İhaleye çıkıyor süreç başladı. O bizim sözümüz. Dönün bakın 11 yıla ne söz vermişiz hepsini yapmışız. Verdiği sözü yapan yerine getiren yapamayacağı sözü vermeyen bir iktidarın mensuplarıyız” dedi.

“YA ÇALIŞACAKSINIZ YA DA ÇEKİLECEKSİNİZ KENARA”

Yıldırım, CHP'nin özgürlükler ve yaşam tarzı yönündeki eleştirilerine tepki göstererek, şöyle konuştu:

“Hizmet onların en zayıf halkasıdır. Orada bizi eleştiremezler. Hayat tarzı İzmir'in ilkeleri özgürlükler artık bunlarla milleti oyalayamazsınız. Siyasi tercihiniz ne olursa olsun yaşamla ilgili kararınız ne olursa olsun onlar bizi ilgilendirmiyor. Onlar sizin seçimleriniz. Hepsine sonuna kadar saygı duyarız. Kimseyi hiçbir şeyi dayatmayız. 11 yıllık sicilimize bakın ne olduğunu göreceksiniz. Özgürlüklerin gereğinden fazla reformların iki adım önde yapıldığını göreceksiniz. Bunlar modası geçmiş söylemler. Bunlarla İzmirlinin zamanını çalamazsınız. Ya çalışacaksınız ya da çekileceksiniz kenara” dedi.

“YARGI REFORMU YAPTIK Kİ İŞLER YOLUNA GİRSİN?”

Yıldırım, 11 yıllık AK Parti iktidarının büyük badireler atlattığını öne sürerek, yargı reformu yaptıklarını ancak insana yatırım yapılmadan yapılan diğer işlerin hiçbir anlamının olmadığını söyledi. Yıldırım, şöyle konuştu:

“Çok mücadeleler atlattık. Tehditler yol kesmeler önümüze çıkmalar. Türkiye 367 icadını yaşadı. Yıllardır cumhurbaşkanı seçiliyor bir şey yok. AK Parti iktidarda cumhurbaşkanını bunlar mı seçecek diye bir icat çıkarıyorlar. Bilge bir hukukçu çıkıyor herkes de ona rağbet ediyor. Biz de ‘işte sandık işte Ak Parti’ dedik. Ne oldu? Millet hesabı gördü. ‘Siz misiniz böyle yapan. Cumhurbaşkanı'nı ben seçeceğim’ dedi. ‘Katakullilere meydan vermem’ dedi. Halk bizzat aracısız temsilcisiz kendi cumhurbaşkanını da sandığa gidip seçecek. Çok badirelerden geçtik. Elektronik muhtıraları unutmayın. Sonra o muhtıra sahipsiz kaldı. ‘Ben demedim ben vermedim’ diye adres bulamadı. Halkın gücünü alan iktidar dimdik durdu. ‘Bize söz söyleyecek olan millettir’ dedi. Yerel seçim yaşadık. Dünyanın krizle boğuştuğu bir noktada 2009 yerel seçimlerini yaşadık yeniden demokrasi kazandı. Kısa bir süre sonra AK parti Türkiye'nin en büyük partisini kapatmaya kalktılar. Yargı reformunu yaptık ki işler yoluna girsin. Ne yaparsanız yapın hangi reformunu yaparsanız yapın insana yatırım yapmazsanız yaptığınız o işlerin hiçbir kıymeti yok. Mükemmel kanunu da rezil eden insan. En kötü kanunu da en kötü şekilde uygulayan yine insan. İnsana yatırım yapmaya devam edeceğiz. Bu yatırım bina yatırımı gibi bir şey değil. Taşı tuğlayı betonu bir araya koymakla olmuyor. 10 yılları alıyor. Ne olursa olsun hiçbir zaman geç değil. İnsana yatırıma devam edeceğiz.”