Erol Aksoy
Oluşturulma Tarihi: Kasım 12, 2007 21:38
HELE eski sahne sanatçılarının derinden iç geçirip söyledikleri bir söz vardı: "Sahnede ölmek isterim."
Öyle bir bağımlılık ki... Sudan çıkmak istemeyen balıklar gibi, sahne dışında kaldıklarında soluk alamayacaklarına inanmak, kutsal bir duygu. Oysa artık devlet baba, sanatçılara sahnede ölmeyi yasak etti!2005 Mali Yılı Bütçe Yasası’na bir madde konmuş. Maddede yer alan ayrıntılı ifadeler bir yana, sonuç şu: Bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik ya da yaşlılık aylığı alan kişi, herhangi bir kadro, pozisyon ya da görevde çalışamaz. Bu genel hüküm sanatçı kesimine yansıtılınca emeklilik sınırına gelip de emekli olan sanatçı, bir daha sahneye çıkamıyor, orkestralarda çalamıyor.
TİYATRO GELENEĞİDevlet ve Şehir Tiyatroları’nın bir geleneği vardır. 65 yaşını doldurup da emekli olmak zorunda kalan sanatçılar, özellikle yaşları ve deneyimleriyle değer kazanacak roller için yeniden göreve çağrılırlar. Bütçe yasası yürürlüğe girince 2004 tiyatro mevsiminde rol almış emekli sanatçılar sahnelerden ayrılmak zorunda kalmıştı. Ancak 2005 yılının sonunda Anayasa Mahkemesi anılan hükmü, diğer yasalarla düzenlenmesi gereken konuların bütçe yasasıyla düzenlenmiş olduğu gerekçesiyle, oybirliğiyle iptal etmişti. Ne var ki, 2005 Mali Yılı Bütçe Yasası’na ilişkin olan Anayasa Mahkemesi kararı sonraki yıllar için geçerli olmadığından ve iptal edilen esas, hükümetçe yeniden yürürlüğe konduğundan emekli sanatçılar yine tiyatrolarında birer seyirci olmaktan öteye gidememekte.Yalnız bir ayrıntı var: Sanatçı çalışabilir, yani ücretini de alabilir. Fakat ama lákin emekli aylığı kesilir, sağlık yardımı da alamaz.Sanatçının yaşı olur mu? Hele tiyatro söz konusuysa. Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü 2007 tiyatro mevsiminde engeli aşma uğraşına girmiş, yeni mevsimde emekli sanatçılarına, yaşlarına uygun roller vermiş oyunlarında. Ne güzel! Sonuç?Şimdi emekli sanatçılar, rolleri bırakıp kesilen emekli aylıklarını kurtarmaya çalışıyor.