Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2007 21:21
İzmirli Güneş İpekkan, dünyanın ilk kadın otomobil yarışçısı ve bu alanda Türkiye’deki en önemli organizasyon olan Polo Ladies Cup’ın 2006 şampiyonu. Güneş, yarışmaya başladığı ikinci sezonda kupayı aldı.
Güneş ile konuştuktan sonra onun erkeklerin de olduğu bir yarışta başarı kazanabileceğine inanıyorum. Disiplinli, istekli her şeyden önce kazanmak için gereken, müthiş bir hırsa sahip.
AİLEDEKİ TEK KIZIM- Araba yarışı daha doğrusu araba merakın nasıl başladı?Ailedeki tek kızım kuzenlerimin hepsi erkek. Ben de barbilerle oynayacağıma, onlarla arabalarla oynamaya başladım. Küçükken bile arabaların markasını, motor hacmini, devrini bilirdim. Ehliyet alınca arkadaşlarım İzmir’de Seat Cup’tan Taner Şengezener’e benden bahsetmişler. O da görmek istemiş, buluşunca "Sen de çok yetenek var, direksiyonu tutuşundan belli" dedi. Böylece Polo Cup’a katıldım. İlk sezon 4. oldum. Ann Tahincioğlu, Melis Çeker gibi çok yetenekli ve tecrübeli pilotlar arasında iyi bir dereceydi bu.
- Ailen biricik kızın araba yarışçısı olmasına ne tepki verdi?Babam destekledi de annem önce soğuk baktı, ama arabanın ne kadar güvenli olduğunu görünce ve başarılarım gelince o da destek verdi.
FORMULA 1 PİSTİNDE YARIŞMAK ÖNEMLİ- Bu yıl şampiyon olduğun Polo Ladies Cup nasıl bir organizasyon? Volkswagen Polo Ladies Cup, dünyada bayanlar arasında düzenlenen ilk, Türkiye’de ise en büyük kupa. İkinci yılımda bunu kazanmış olmak çok önemli. Yarışlarımıza 30-35 bin kişi geliyor. Formula 1’in startı da bizim yarışımızla oldu. Birkaç saat sonra Michael Schumacher, Kimi Raikkonen, Fernando Alonso o pistte yarıştı. O yarışta ben 3. olmuştum.
- Yarışlarda yaşadığın bir talihsizlik oldu mu?İlk yarışımda kaza yaptım. Sıralamalarda 3. olmuştum herkes sürpriz diyordu. Almanya’daki yarışta gıda zehirlenmesi yaşadım. Antrenman kaçırdım, hastanede yattım. Ertesi gün çıkmamayı düşündüm, ama Türkiye’den giden 17 bayan pilotun da en azından kalkışı önemli diyerek çıktım. Çok kötü olmama rağmen 4. bitirdim.
YARIŞ FORMÜLÜ- Araba yarışının püf noktası nedir sence?Bence en önemli nokta kalkıştır. İyi kalkıp ilk viraja iyi pozisyonda girmelisiniz. Ayrıca iyi konsantre oluyorum.
BENİM İÇİN TRAFİK DAHA TEHLİKELİ- Baban ya da belki erkek arkadaşın senin yanında araba kullanırken strese giriyorlar mı?Pilot başkasının yanına oturduğu zaman hep hataları görür. Yarış araçları özel güvenlik donanımına sahip, fakat trafikteki araçların güvenliği, kurallara uyum hep soru işareti. O yüzden trafikte daha çok korkuyorum.
- Trafik seni çıldırtıyor mu?Eskiden daha çok takardım trafiğe, hızlı araba kullanırdım, şimdi 30-40 ile gidiyorum. Bazen beni gaza getirmeye çalışan erkekler oluyor, ama hiçbirine aldırmıyorum. Sinirlerin alınmış deyip vazgeçiyorlar.
- Yarış pilotu olmak hayatına nasıl yansıdı? Değişiklikler oldu mu?Pozitif oldu. Yarışta bütün stresimi atıyorum, adrenalini yaşıyorum. Günlük hayatımda da daha sakin ve huzurlu bir insan oldum. Yarışlar çoğaldıkça gençlerimiz pistlerde yarışır ve hız kazaları azalır.
KADINLAR DAHA HIRSLI- Kadın ve erkek pilotlar arasında fark var mı sence?Fark var. Kadınlar daha hırslı. Bu en çok soyunma odasında tulumlarımızı giyerken hissediliyor. Pistte yanımda babam, annem kalksa bile tanımam. Herkesi geçmeye çalışırım.
- Eee, bu hırsla geçersin de bence. Ulaşmak istediğin nokta, hedeflerin neler?Yurtdışındaki yarışlara katılmayı düşünebilirim. Türkiye Pist Şampiyonası olabilir ki, bunlar hep kadın-erkek karışık yarışlar.
TÜRKİYE’Yİ TEMSİL ETMEK BÜYÜK GURUR- Yurtdışında nerelerde yarıştın?Almanya’da EuroSpeedway’de 200 bin kişi önünde yarıştık. Melis Çeker ile Hollanda’ya gittik ve erkeklerle yarıştık. Oraya gidip Türk bayraklı araçlarımızı görünce tüylerimiz diken diken oldu. Türkiye’yi temsil etmenin gururunu çok yoğun yaşadık.
- Peki Türkiye’den güzel kızlar gelince oradakilerin tepkisi ne oldu?Şaşırdılar, bizi beklemiyorlardı. Ama aslında ilk tepki tüm dünyadan Volkswagen’a gelmiş, sadece bayanların yarıştığı Polo Ladies Cup’ı ilk defa niye Almanya’da değil de Türkiye’de yapıyor diye.