Yarınki ÖSS öncesi beslenmeye dikkat

İZMİRLİ Diyetisyen Mehlika Öktem 1,5 milyon gencin pazar günü gireceği ÖSS öncesi beslenme uyarısı yaptı. Öktem, sınava girecek öğrencilerin mutlaka kahvaltı yapmaları gerektiğini vurgularak, "Sınava hazırlanan gençler ya zaman bulamamaktan ya da alışkanlıkları olmadığı için kahvaltı yapmıyorlar. Oysaki 8, 12 saatlik açlıktan sonra vücudumuzun ihtiyacı olan enerjiyi sağlayan ilk öğün kahvaltıdır. Kan şekeri olarak bilinen glikoz beynin en önemli enerji kaynağıdır. Kahvaltıyı güne başlayarak beynimizin çalışması için gerekli olan enerjiyi almasını sağlarsınız" dedi.DOĞRUDAN ETKİLERKahvaltı yapmamanın sınav başarınızı olumsuz yönde etkilediği gibi sınav sırasında baş dönmesi, tansiyon ve şeker düşmesi, karın ağrısı gibi sağlık problemlerinin oluşmasına neden olabileceğini belirten Öktem, "Sınavdan bir gün önce, kahvaltıdan sonraki ana öğünlerde de yeterli ve dengeli beslenebilmek için et, süt, sebze ve tahıl grubundaki besinleri eş zamanlı ve dengeli miktarlarda almalısınız. Ara öğünlerde yaş ve kuru meyve, sebze, yoğurt, süt gibi besinleri tercih etmeli çikolata hamur işi gibi abur cubur yiyeceklerden uzak durmalısınız. Sınav sabahı ve sınavdan birgün önce çok fazla miktarda tıkınırcasına yemekten kaçınmalısınız. Çok sıcak ve çok soğuk besinler teketmemelisiniz. Antioksidan besinler stres azaltıcı etkiye sahiptirler: Maydanoz, domates, enginar, yeşilbiber, limon, kivi, yeşil elma, çilek, havuç C vitamini içeriğinden dolayı, ceviz, badem, fındık, omega3 ve çinko alınmalıdır. Bu besinlerden sabah kahvaltısında ve sınavdan önceki akşam yemeğinde tüketmeniz sınav stresi ve kaygınızı azaltacak, sınavınızı olumlu yönde etkileyecektir" dedi. BUNLARDAN UZAK DURUN"Sınavda herhangi bir sorun yaşamamak adına sınavdan bir gece önce gaz yapıcı kuru baklagillerden, midenize dokunabilecek çok yağlı ve kızartılarak pişirilen besinlerden uzak durmalısınız" diyen Öktem, "Sınav öncesinde kahvaltıda mayonez, kaymak, tereyağ gibi çok yağlı besinleri tercih etmemelisiniz. Sınavdan önceki akşam kafein içeren çay, kahve, kola gibi içecekleri tüketilmemeli bunlar yerine süt, meyve suyu, bitki çayı gibi içecekler tercih edilmeli. Alkol asla tüketilmemeli" diye konuştu. Tansiyonunuzu kontrol edinHastalIklarIn habercisi olarak gösterilen yüksek tansiyonun ani felce neden olduğu, bu nedenle de tansiyon hastaların sık sık tansiyonlarını ölçtürmeleri gerektiği bildirildi. İzmir Atatürk Eğitim Hastanesi Nöroloji Kliniği Başkanı Dr. Mustafa Başoğlu, halk arasında felç olarak bilinen inmenin, beyin damarlarında tıkanma veya kanama sonucu oluştuğunu belirterek, "Kalp hastalıkları ve kanserden sonra en sık görülen ölüm nedeni inmedir. Bu hastalık ileri yaşlarda görülür. Yüksek tansiyon sonucu oluşan inmenin erkeklerde görülme olasılığı kadınlardan daha fazladır. İnme riski, yüksek tansiyonu, şeker hastalığı ve kalp hastalıkları olanlarda çok yüksek. Ayrıca şişmanlık, sigara, fazla miktarda alkol alımı, kan yağlarının yüksek oluşu gibi etkenler de inmenin oluşmasında hazırlayıcı faktörlerdir" dedi. Yetersiz beslenme ve sosyo ekonomik düzeyin düşüklüğünün de inme riskinin artmasına neden olduğunu belirten Başoğlu, inmenin yüzde 80, 90’ının beyin damarlarında tıkanma, yüzde 10, 20’sinin ise beyin kanaması sonucu oluştuğunu söyledi.Mide kanseri alarmıSon yapılan araştırmalar, mide kanserinde ciddi artış olduğunu ve özellikle alkol, sigara ve aşırı tuz tüketiminin hastalık riskini artırdığını ortaya çıkardı. Bilim dünyasının yıllardır yaptığı tüm araştırmalara rağmen kanserin nedenini hala belirleyemediğini söyleyen Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr.İlkay Şimşek, "Japonya’da mide kanserine yakalanan hastalar üzerinde yapılan araştırmada tütsülenmiş balık yiyen ve aşırı tuz kullanan kişilerin daha çok yakalandığı gerçeğini ortaya çıkardı. Ancak son yıllarda Avrupa’da yapılan araştırmalarda, mide kanserinin en önemli sebebinin helicobakter pylorinin olduğu anlaşılmıştır" dedi.EGE ŞANSLI"Ege Bölgesi’nde kalınbağırsak kanserinden sonra, mide kanseri ikinci sırada. Ciddi sayıda hasta mide kanserine yakalanmaktadır" diyen Şimşek, "Ancak, Ege Bölgesi, Doğu Anadolu’ya göre mide kanseri yönünden daha şanslıdır, çünkü bol miktarda çiğ meyve, sebze tüketilmektedir. Bu da kısaca Akdeniz tipi beslenmedir" şeklinde konuştu. Mide kanserinin belirtilerinin iştahsızlık, yemeklerden sonra tiksinti, göbeğin üzerinde devamlı ağrı, büyük abdestin siyah renkte çıkması, kusma, çabuk doyma ve kilo kaybı olarak sıralanabileceğini söyleyen Şimşek, hastalığı yenmek için şu uyarılarda bulundu: "Tuzu fazla kullanan kişiler bu hastalığa daha çok yakalanıyor. Özellikle tuzlu yiyeceklere dikkat etmek gerekir. Özellikle hastalıktan korunmak için C vitaminini almak gerekiyor. Son yıllarda midede ülser ve gastrite neden olan helicobakter pylorinin mide kanserine yol açtığı belirlendi ve Dünya Sağlık Örgütü (WHO), bu mikrobu bir numaralı kanserijen olarak ortaya attı. Sigara ve alkol gibi maddelerden mutlaka uzak durmak gerekir"dedi.