Turist çok para az
Güncelleme Tarihi:
Ender TÜRKKAN / MARMARİS, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 21, 2008 00:00
Muğla’ya yılın ilk altı ayında hava ve deniz yoluyla gelen yabancı turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 947 bin 40’a ulaştı.
MUĞLA’ya yılın ilk altı ayında hava ve deniz yoluyla gelen yabancı turist sayısı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 16 artarak 947 bin 40’a ulaştı. Ancak bu artış esnafı sevindirmedi.
Marmarisli esnaf, her şey dahil sistemi, hanutçular, ’pazarlık yapın’ telkininde bulunan yabancı rehberlerden yakındı. Esnaf, turistlerin yemek ücretleri, internet kullanımı için bile pazarlık yaptığını söyledi. Dolmuş ve taksi şoförleri, bazı turistlerin ulaşımı da ’Her şey dahil sistemi’ içinde sandıkları için para vermek istemediklerini, zaman zaman sert tartışmalar yaşandığını belirtti.
Denetim yapılmalı
Muğla Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Ayyıldız, önlem alınmaması halinde turizmi kötü günlerin beklediğini dile getirdi, her şey dahil sistemine kısıtlama getirilmesi, hipermarketlerin ve otellerdeki dükkanların bir an önce kapatılması, esnafın turisti rahatsız etmemesi, yabancı rehberlerin denetlenmesi gerektiğini savunarak şunları söyledi: "Turist çok ama para harcamıyor, harcatılmıyor. Her şey dahil sisteminin esnafın işlerini kötü etkilediği malum. Yetmezmiş gibi, hemen her otelin altına, içine kuyumcudan butiğe kadar birçok ürün satan mağazalar açıldı. Bu dükkanlar, esnafın ekmeğine engel oluyor, derhal kapatılmalı. Hipermarketler de esnafın kabusu oldu."
Esnafa da iş düşüyor
Esnafın da bindiği dalı kesmemesi gerektiğini vurgulayan Ayyıldız, "Turisti kazıklamamalı. Hizmet ya da ürünümü satacağım diye, el kol hareketleriyle, sözleriyle turisti rahatsız etmemeli. Hanutçular yüzünden turistler kaldırım yerine yol ortasında yürüyor. Bazı acenteler, daha az maliyet olsun diye ülkelerinde turizmle ilgili staj dahi görmemiş rehber çalıştırıyor. Bunlar uçaktan inen turistlere alışverişte pazarlık yapmaları, kimseye güvenmemeleri yönünde telkinlerde bulunuyor. Esnafımızın ve ülkemizin imajını zedeliyorlar" diye konuştu.
ÖZEL POLİTİKA ŞART
Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Türkiye’deki diğer turistik bölgelerdeki esnafın da benzer sorunları yaşadığını ifade ederek şu görüşleri savundu: "1980’lerin ikinci yarısında verilmeye başlanan turizmi teşvik kredilerinin de büyük etkisiyle sektör, kontrolsüzce büyüdü. Bu durum, yapılaşmaya, müşteriye sunulan ürün ve hizmete de yansıdı. Birçok tatil beldemiz, beton yığını haline gelirken, turiste sunulan hizmet ve ürünün kalitesi düştü. Turizm politikasının oluşturulamaması, esnafımızı mutsuz eden durumu kronikleştirdi. Belediye olarak, çok turist değil, daha çok para bırakacak turisti getirebilmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak, kalıcı bir çözüme ulaşmak için devlet tarafından bir turizm politikasının oluşturulması gerektiğine inanıyorum."
YABANCILARIN OYUNU
Marmaris’teki ’Gündem’ gazetesinin sahibi ve genel yayın yönetmeni Temel Irmak da esnafı çileden çıkaran gelişmelere turist getiren yabancı tur operatörlerinin sebep olduğunu iddia etti. Bu operatörlerin, Marmaris ve diğer turistik yöreleri ’Ucuz tatil’ fırsatı olarak yurt dışında lanse ettiğini kaydeden Irmak, "Peşin ödeme yaptıkları otellerdeki yatakları, neredeyse yok pahasına pazarlayan yabancı tur operatörleri. Her fırsatta Türkiye’yi ’ucuz tatil cenneti’ olarak lanse ediyor, ettiriyorlar. Sonuçta da ekonomik durumu iyi olmayan turistler, ülkemize akın edince, esnaf da kan ağlıyor" dedi.
SÖZ SIRASI ESNAFIN
Turist sayısı arttıkça kazançlarının azaldığını belirten esnaf da içinde bulundukları durumu açıklayabilmek için başlarından geçen şu ilginç örnekleri verdi:
Özlem Sağlam (Restoran işletmecisi): "Her şey dahil sisteminin yaygınlaşmasıyla, dışarıda yemek yiyenlerin sayısı azalırken bazı turistlerin davranışları bezdiriyor. İki YTL’lik tavuk döneri 50 kuruş daha ucuz yemek için bile pazarlık eden, iki pipet isteyip bir şişe kolayı yanındaki yakınıyla bölüşenler oluyor."
Eşref Karaca (Kuyumcu): "Bazı rehberler ya da kim ne anlatıyorsa bu turistlere, olmadık diyaloglar yaşıyoruz. Kimi altınların sahte olup almadığını sorarken, kimisi de 20 euroluk ürünü iki euroya alabilmek için pazarlık ediyor. Turist sayısı arttıkça da bu tür garip istekler de artıyor, işlerimiz ise azalıyor."
Mehmet Ali Aynan (Minibüs şoförü): "Taksici arkadaşlardan turistlerin her şey dahil sistemle çalışan otellerde konakladıkları için para vermek istemediğini, bu sebeple tartışmalar yaşandığını duyuyorduk da inanmıyorduk. Şimdi aynı dert bizim başımızda. Bazı turistler aynı gerekçeyle 1.25 YTL’lik dolmuş parasını vermek istemiyor."
Halis Ekizoğlu (Market sahibi): "Özellikle her şey dahil sistemi kapsamında gelen turistler, sigara, çakmak ve sakız dışında neredeyse bir şey almıyor. Otellerinden pet şişeye doldurdukları içecekleri, ekmek arasına koydukları yiyeceklerle dışarı çıkaranları bile görüyoruz."
Yusuf Keskin (İnternet kafe işletmecisi): "Saati iki YTL olan internet bağlantısını para ödemeden ya da bir YTL’ye kullanmak için pazarlık eden turistlerle çok sık karşılaşıyoruz."
Marmarisli esnaf, her şey dahil sistemi, hanutçular, ’pazarlık yapın’ telkininde bulunan yabancı rehberlerden yakındı. Esnaf, turistlerin yemek ücretleri, internet kullanımı için bile pazarlık yaptığını söyledi. Dolmuş ve taksi şoförleri, bazı turistlerin ulaşımı da ’Her şey dahil sistemi’ içinde sandıkları için para vermek istemediklerini, zaman zaman sert tartışmalar yaşandığını belirtti.
Denetim yapılmalı
Muğla Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Şükrü Ayyıldız, önlem alınmaması halinde turizmi kötü günlerin beklediğini dile getirdi, her şey dahil sistemine kısıtlama getirilmesi, hipermarketlerin ve otellerdeki dükkanların bir an önce kapatılması, esnafın turisti rahatsız etmemesi, yabancı rehberlerin denetlenmesi gerektiğini savunarak şunları söyledi: "Turist çok ama para harcamıyor, harcatılmıyor. Her şey dahil sisteminin esnafın işlerini kötü etkilediği malum. Yetmezmiş gibi, hemen her otelin altına, içine kuyumcudan butiğe kadar birçok ürün satan mağazalar açıldı. Bu dükkanlar, esnafın ekmeğine engel oluyor, derhal kapatılmalı. Hipermarketler de esnafın kabusu oldu."
Esnafa da iş düşüyor
Esnafın da bindiği dalı kesmemesi gerektiğini vurgulayan Ayyıldız, "Turisti kazıklamamalı. Hizmet ya da ürünümü satacağım diye, el kol hareketleriyle, sözleriyle turisti rahatsız etmemeli. Hanutçular yüzünden turistler kaldırım yerine yol ortasında yürüyor. Bazı acenteler, daha az maliyet olsun diye ülkelerinde turizmle ilgili staj dahi görmemiş rehber çalıştırıyor. Bunlar uçaktan inen turistlere alışverişte pazarlık yapmaları, kimseye güvenmemeleri yönünde telkinlerde bulunuyor. Esnafımızın ve ülkemizin imajını zedeliyorlar" diye konuştu.
ÖZEL POLİTİKA ŞART
Marmaris Belediye Başkanı Ali Acar, Türkiye’deki diğer turistik bölgelerdeki esnafın da benzer sorunları yaşadığını ifade ederek şu görüşleri savundu: "1980’lerin ikinci yarısında verilmeye başlanan turizmi teşvik kredilerinin de büyük etkisiyle sektör, kontrolsüzce büyüdü. Bu durum, yapılaşmaya, müşteriye sunulan ürün ve hizmete de yansıdı. Birçok tatil beldemiz, beton yığını haline gelirken, turiste sunulan hizmet ve ürünün kalitesi düştü. Turizm politikasının oluşturulamaması, esnafımızı mutsuz eden durumu kronikleştirdi. Belediye olarak, çok turist değil, daha çok para bırakacak turisti getirebilmek için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Ancak, kalıcı bir çözüme ulaşmak için devlet tarafından bir turizm politikasının oluşturulması gerektiğine inanıyorum."
YABANCILARIN OYUNU
Marmaris’teki ’Gündem’ gazetesinin sahibi ve genel yayın yönetmeni Temel Irmak da esnafı çileden çıkaran gelişmelere turist getiren yabancı tur operatörlerinin sebep olduğunu iddia etti. Bu operatörlerin, Marmaris ve diğer turistik yöreleri ’Ucuz tatil’ fırsatı olarak yurt dışında lanse ettiğini kaydeden Irmak, "Peşin ödeme yaptıkları otellerdeki yatakları, neredeyse yok pahasına pazarlayan yabancı tur operatörleri. Her fırsatta Türkiye’yi ’ucuz tatil cenneti’ olarak lanse ediyor, ettiriyorlar. Sonuçta da ekonomik durumu iyi olmayan turistler, ülkemize akın edince, esnaf da kan ağlıyor" dedi.
SÖZ SIRASI ESNAFIN
Turist sayısı arttıkça kazançlarının azaldığını belirten esnaf da içinde bulundukları durumu açıklayabilmek için başlarından geçen şu ilginç örnekleri verdi:
Özlem Sağlam (Restoran işletmecisi): "Her şey dahil sisteminin yaygınlaşmasıyla, dışarıda yemek yiyenlerin sayısı azalırken bazı turistlerin davranışları bezdiriyor. İki YTL’lik tavuk döneri 50 kuruş daha ucuz yemek için bile pazarlık eden, iki pipet isteyip bir şişe kolayı yanındaki yakınıyla bölüşenler oluyor."
Eşref Karaca (Kuyumcu): "Bazı rehberler ya da kim ne anlatıyorsa bu turistlere, olmadık diyaloglar yaşıyoruz. Kimi altınların sahte olup almadığını sorarken, kimisi de 20 euroluk ürünü iki euroya alabilmek için pazarlık ediyor. Turist sayısı arttıkça da bu tür garip istekler de artıyor, işlerimiz ise azalıyor."
Mehmet Ali Aynan (Minibüs şoförü): "Taksici arkadaşlardan turistlerin her şey dahil sistemle çalışan otellerde konakladıkları için para vermek istemediğini, bu sebeple tartışmalar yaşandığını duyuyorduk da inanmıyorduk. Şimdi aynı dert bizim başımızda. Bazı turistler aynı gerekçeyle 1.25 YTL’lik dolmuş parasını vermek istemiyor."
Halis Ekizoğlu (Market sahibi): "Özellikle her şey dahil sistemi kapsamında gelen turistler, sigara, çakmak ve sakız dışında neredeyse bir şey almıyor. Otellerinden pet şişeye doldurdukları içecekleri, ekmek arasına koydukları yiyeceklerle dışarı çıkaranları bile görüyoruz."
Yusuf Keskin (İnternet kafe işletmecisi): "Saati iki YTL olan internet bağlantısını para ödemeden ya da bir YTL’ye kullanmak için pazarlık eden turistlerle çok sık karşılaşıyoruz."