Tabureden tasarıma

İZMİR Kemeraltı Taşçılariçi’nde 60 yıl önce 70 metrekarelik bir dükkanda başlayan Adas’ın macerası, 1970’lerin başında seri imalata yönelme kararıyla daha geniş bir mecraya ulaştı. Metal ve ahşabı buluşturmak isteyen Avni Dolmen, Türkiye’nin 1970’lerde henüz tanıştığı televizyon için 45 farklı çeşitte sehpa ile başladığı imalata Türkiye’nin ilk telli-fişli ütü masası, ardından mutfak masa-sandalyeleri üreterek damgasını vurdu. 1993 yılında İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 5 bin metrekarelik alan üzerine kurulu fabrikaya taşınan, 1996 yılında İAOSB’de ikinci fabrikasını alan Dolmen, bugün kalite denildiğinde sektöründe akla ilk gelen markalar arasında Adas’ın adını yazdırdı.

YÜZDE 30 İHRACATA
Sandalye denildiğinde akla gelen ilk isim olan Adas’ın ikinci kuşak temsilcilerinden olan Levent Dolmen, aynı zamanda Türkiye İhracatçılar Meclisi Ege Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi. Atatürk Organize Sanayi Bölgesi Haber Dergisi’ne firmanın 60 yıllık macerasını anlatan Levent Dolmen, “İzmir başta olmak üzere Ege Bölgesi’nin önde gelen mekanlarını Adas imzalı ürünlerle donatmanın mutluluğunu yaşıyoruz” diyerek, üretimlerinin yüzde 30’unu başta Yunanistan, Almanya, Danimarka, Ukrayna, Fransa, Amerika, İran, Irak ve Azerbaycan olmak üzere çeşitli ülkelere ihraç ettiklerini söylüyor.

FUARLAR ÖNEMLİ
Sekiz yıldır üst üste Almanya’da Köln Fuarı’na katıldıklarını açıklayan Dolmen, ürünlerinin kalite ve fiyatlarındaki istikrarın pazar paylarını artırdığını belirterek, şöyle diyor; “İki sene önceki Köln Fuarı’nda, Danimarkalı bir ziyaretçi bir ürünün fiyatını sordu. Biz de söyledik. Adam, cebinden bir kağıt çıkardı. Baktım, bizim geçen seneki broşürümüzün fotokopisi üzerine bana sorduğu sandalyenin fiyatı yazmış. Bir yıl sonra gelip aynı sandalyeyi soruyor ve aynı fiyatı veriyoruz. Bunun üzerine onunla çalışmaya başladık, çünkü bize güvendi. Biz, sandalye sektöründe metali, ahşabı ve alüminyumu kendi bünyesinde üreten nadir firmalardan biriyiz.”