Taylan YILDIRIM/İZMİR
Oluşturulma Tarihi: Ocak 18, 2015 01:13
SURİYE'deki iç savaş nedeniyle topraklarını, mallarını terk edip ölümden kaçan yüz binlerce kişiden 27 yaşındaki Hussam Fansa, ailesi ile İzmir'e gelip yerleşti. Fansa, burada Suriye'de kapatmak zorunda kaldığı fabrikasının yerine girişimciliğini sürdürüp peçete fabrikası satın aldı. Savaş ve yokluktan kaçan Fansa, yeni fabrikasında ürettiği peçeteleri Avrupa'dan Afrika'ya kadar birçok ülkeye ihraç etmeye başladı. Savaşın bitmesi ardından ülkesindeki fabrikasının da, İzmir'deki fabrikasının da faaliyetini sürdüreceğini söyleyen Fansa, Türkiye'deki Suriyeliler'in de yokluktan kurtulmaları için, çalışma izni verilmesini istedi.
Suriye'de yaklaşık 4 yıldan bu yana süren iç karışıklıklardan dolayı, yüz binlerce kişi, ev ve topraklarını, mallarını terk etmek zorunda kaldı. Ölümden kaçan Suriyeliler'in sığındıkları yerler arasında kendilerine kapılarını açan Türkiye ilk sırada yer aldı. Türkiye'nin birçok bölgesindeki illere başta İstanbul, Gaziantep ve İzmir olmak üzere Suriyeliler yerleşti. Kimisi yokluk içerisinde kötü koşullarda yaşamak zorunda kalan Suriyelilerin yanı sıra, ülkelerindeki girişimciliği devam ettirenler de oldu.
SURİYE'DEKİ FABRİKAYI KAPATTI İZMİR'DE KURDU
Suriyeliler Derneği'nin açıklamasına göre 170 bin Suriyelinin yaşadığı İzmir'de, bunlardan birisi de 27 yaşındaki Hussam Fansa oldu. Suriye'nin yanı sıra Suudi Arabistan'da da ailesiyle inşaat işleri yapan Fansa, Halep şehrindeki inşaatları ve karton fabrikasını, elektrik, hammadde yokluğu ile savaştan dolayı kapatmak zorunda kaldı. Hussam Fansa, geçen yıl eşi, çocuğu ve kardeşleriyle birlikte İzmir'e taşındı. Hussam Fansa, ailesini iyi şartlarda geçindirmek ve girişimciliğini sürdürmek için çeşitli arayışlara girdi. Bu sırada daha önceden aynı sektörde oldukları için isimlerini bildiği Torbalı'daki peçete farikası sahipleriyle bağlantıya geçti. Yaptıkları görüşmelerin ardından düşük kapasiteyle faaliyetini sürdüren fabrikayı devraldı. Buraya makina yatırımı da yapan Fansa, fabrikayı yeniden ayağa kaldırdı. Fabrikada 37 işçi üç vardiya halinde çalışmaya başladı.
AVRUPA VE AFRİKA ÜLKELERİNE İHRAÇ ETMEYE BAŞLADI
Bir yıl gibi kısa bir sürede, daha önceki tecrübelerini de işine yansıtan Hussam Fansa, başarılı işlere imza attı. Kendi ülkesinde de yaptığı gibi, ABD, Kanada, Rusya ve İsviçre'den kağıt hammaddesini İzmir'e getirdi. Burada bu ham maddeyi, yeniden işleyip peçete kağıdı üretmeye başladı. Yıllık 600 ton peçete kağıdı üreten Fansa, bunları da, başta İngiltere olmak üzere Kosova gibi birçok Avrupa ülkesi ile Tanzanya, Mozambik, Angola gibi Afrika ülkelerine ihraç etmeye başladı. Peçetelerinde Kosova gibi yakın ülkelere karayoluyla, diğer ülkelere deniz yoluyla nakledildiği belirtildi.
"SAVAŞ BİTSE DE İZMİR'DEYİM"Suriye'de yaşamın durduğunu, kendilerinin de bundan dolayı ülkelerini terk etmek zorunda kaldıklarını söyleyen Hussam Fansa, şöyle dedi;
"Suudi Arabistan'da da yatırımlarımız var. Babam hala orada ama biz Türkiye'yi tercih ettik. Hep topraklarımıza yakın hem de burada hayat daha iyi. İzmir'i de daha önceden duyuyordum. Bunun için gelip yerleştim. Birkaç kardeşim de Dubai'de kalıyor. Biz burada hem ailemizin geleceği hem de geçmişten gelen alışkanlıkla yatırım yapmaya karar verdik. Suriye'deki fabrikamızı kapatmak zorunda kaldık. Şimdi burayız ve burada hizmet veriyoruz. Gelecekte savaş bittiğinde elbette dönebiliriz ama bu fabrika burada hizmet vermeye devam edecek. Bunun aynısını Suriye'ye de kuracağız. Planımız o. Tabi savaş biterse. Burada İzmirliler de çok iyiler. Bizlere iyi davranıyorlar. Hiçbir zorlukla karılaşmadık. Zaten onun için de yatırımımızda başarılı olduk. Bugün onlarca ülkeye ihraç yapabiliyoruz."
"SURİYELİLER'E ÇALIŞMA İZNİ VERİLSİN"Kendi fabrikasında da vatandaşlarını Türkiye'nin çalışma izni vermemesinden dolayı çalıştıramadığını anlatan Hussam Fansa, "Ben işletme kurdum. Bunu riske atmamak için de Suriyeliler'i çalıştıramıyorum. Çünkü; çalışma izinleri yok. Türkiye'de zor durumda olan vatandaşlarım car. Bunlara iş bulunması lazım. Daha doğurusu çalışma izni verilmesi lazım. O zaman bunlar her işi yapar ve bu yoksulluk görüntüleri de ortaya çıkmaz" dedi.