Suçlanan kocadan savunma

İZMİR’in Karşıyaka İlçesi’nde yaşayan Pakize Kılıç’ın, epilepsi ve hiperaktivite rahatsızlıkları ile işitme kaybı olan otistik oğlu Murat Kılıç adına, eğitimiyle ilgilenmediği gerekçesiyle ayrı yaşadığı eşi Orhan Kılıç’a açtığı 3 bin YTL’lik nafaka davası ilginç boyut kazandı. Pakize Kılıç’ın 2006 yılı sonu ve 2007 yılı başlarında, eşinin işyerine gidip olay çıkarttığı, saldırıp tartakladığı gerekçesiyle iki kez, toplam 9 ay Orhan Kılıç’ın işyerine ve evine 100 metreden daha fazla yaklaşmama cezası aldığı ortaya çıktı. Baba Orhan Kılıç, "Eşimin iddiaları asılsız. Beni ve oğlumu Alsancak’ta herkes tanır. Biz onunla bir bütünüz. Eşim bizim mutluluğumuzu kıskanıyor. Bunun için iftira atıyor" dedi.DAVA AÇMIŞTIÖzürlü oğlu 24 yaşındaki Murat Kılıç’ın vasisi olan emekli öğretmen 58 yaşındaki Pakize Kılıç, özel eğitim kurumu (Destek Özel Eğitim Rehabilitasyon ve Psikolojik Hizmetler Merkezi) sahibi eşi 60 yaşındaki Orhan Kılıç’a çocuğuyla ilgilenmediği, eğitim için merkeze sokmadığını öne sürerek aylık 3 bin YTL nafaka istemiyle, Karşıyaka 3’üncü Aile Mahkemesi’nde dava açtı. 1.5 yıldır ayrı yaşadığı eşinin oğlunu istemediğini, yasak aşk yaşadığı için kendisine de boşanma davası açtığını iddia eden Pakize Kılıç, "Eşim Temmuz 2006 yılında evi terk edip, ortağı olduğum özel eğitim merkezinde çalışan A.Ö. ile yasak aşk yaşamaya başladı. Ancak eşim evi terk ettikten sonra özürlü oğulumuzla da ilgilenmedi. Zaten özürlü olan oğlum, 1.5 yıldır eve gelmeyen ve kendisini istemeyen babası yüzünden iyice içine kapanıp, evden dışarı çıkmayan kişi durumuna geldi. Çocuğumun özürlü durumundan dolayı özel eğitim alması ve rehabilitasyona tabi tutulması gerekmektedir. Ben emekli maaşımla bunu karşılayacak ekonomik durumda değilim" dedi. Çocuğuna eğitim aldırabilmesi için ayda 3 bin YTL nafaka istedi.AVUKATIYLA KONUŞTUHaberin gazetelerde yer almasının ardından baba Orhan Kılıç, avukatı ile birlikte açıklama yaptı. Orhan Kılıç, "Ben oğlumla bir bütünüm. Bunu herkes biliyor. Eşim bizim mutluluğumuzu kıskandığı için böyle yapıyor. Oğlumu görmek için, açtığım davayı kazandım. Mahkeme görmem için izin verdi. Ancak eşim onu göstermiyor. Son çare icra yoluyla gidip oğlumu göreceğim" dedi.Üç çocukları olduğunu, belirten Emekli öğretmen Orhan Kılıç, "Boşanma davası sürerken eşim merkeze gelip olay çıkardı. Kendisini uyarıp bu şekilde yapmamasını söyledim. Ama beni dinlemeyip, üzerime saldırdı. Sürekli işyerime gelip olay çıkartıyordu.ZEKASI 4 YAŞINDABen de mahkemeye başvurdum. Elimde darp edildiğime dair raporlar var. Mahkeme biri 6, diğeri 3 ay olmak üzere toplam 9 ay işyerime ve oturduğum evin yakınına 100 metre yaklaşmama cezası verdi. Bu cezalar biraz olsun onu sindirdi. Ama bu kez bana başka yollarla zarar vermeye çalışıyor" dedi. Oğlunun kendi merkezinde eğitim alamaması konusuna da değinen Orhan Kılıç, "Oğlumun yaşı büyük. Bizim okulda eğitim verilmesi sakıncalı. Oğlum şizofreni hastası, eğitim gören çocukları rahatsız ediyor. Bu yüzden burada eğitim alamıyor. Zaten devlet ona eğitimi ve ilaçlarının parasını veriyor. Murat, 24 yaşında değil 4 yaşındaki bir çocuğun zekasına sahip. Ona bankada özel hesap açtım. Her ay hesabına para yatıyor. Ben onun için varım. Biz onunla bir bütünüz. Alsancak’ta beni oğlum ile birlikte tanıyorlar. Ben onun her şeyini karşılıyorum. Eşimin ruh sağlığı yerinde değil. Eşim evi satıp bu işyerini kurduğunu söylüyor. Sattığı evin parasıyla, kendisine yazlık aldı" diye konuştu.CEZASI ERTELENDİOrhan Kılıç, eşinin birlikte yaşadığını iddia ettiği A.Ö.’nün de iş ortağı olduğunu söyledi. Eşinin A.Ö.’ye hakaret ve tehdit etmekten İzmir 7’inci Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılanıp, 3 ay ceza aldığını, cezanın ertelendiğini söyledi. Öfkeyle hareket eden eşinin merkese zarar vermek için bu senaryoları uydurduğunu öne süren Kılıç, "Benim tek varlığım oğlum. Onun için çalışıyorum. Benim babam da özürlüydü. Ona yıllarca baktım. Şimdi oğlum aynı şekilde. Ona da ölene kadar bakarım. Eşimin bu saçmalıkları beni çok üzüyor. Bir an önce boşanma davasının sonuçlanmasını istiyorum. Artık kendisiyle birlikte yaşamamız imkansız" dedi.