Oluşturulma Tarihi: Kasım 25, 2006 22:20
DOKUZ Eylül Üniversitesi İzmir Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Engin Deniz Eriş, Tınaztepe Kampüsü Mühendislik Fakültesi Konferans Salonu'nda gerçekleştirdiği, ’’Yaşamımızda Stres’’ başlıklı sunumuyla, çağın hastalığı olarak tanımlanan stresten kurtulmanın ve ruhsal açından dinginliğe ulaşmanın yollarını anlattı.İzmir Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Engin Deniz Eriş, günlük yaşamda, stresle her an karşı karşıya kalındığını söyledi. Yaşam kalitesini yükseltmek için, stresi çeşitli yöntemlerle azaltmak gerektiğini belirten Eriş, ’’Stres, olumsuz çağrışımlar yapsa da kişiyi enerjik ve dinamik tutar. Bu bağlamda, stresin yarattığı canlılık ve enerjiyi fırsat olarak görüp, yapıcı yönde değerlendirmeliyiz. Stresin olumsuz etkilerini en alt düzeye indirgeyip, yaratıcılığı destekleyen yönleri üzerinde durarak, bireysel başarıya katkısını artırabiliriz’’ diye konuştu. Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cüneyt Güzeliş de, eğitim toplantılarıyla, teknik konuların yanında, sosyal alanlarda da akademik, idari personel ve öğrencilerin bilgilendirilmesine büyük önem verdiklerini belirtti.Sunumun ardından Dokuz Eylül Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cüneyt Güzeliş, Öğretim Görevlisi Engin Deniz Eriş'e teşekkür belgesi verdi.
Burun estetiğinde başarılı sonuçlarİZMİR'deki Efes Kulak Burun Boğaz Merkezi'nde, Septorinoplasti adı verilen burun estetiği ameliyatlarında çok başarılı sonuçlar elde edildiği bildirildi. Burnun başlıca fonksiyonlarının koku almak, alınan havayı temizlemek ve ideal ısıya kavuşturarak, nemlendirmek olduğunu belirten Efes Kulak Burun Boğaz Merkezi KBB Hastalıkları Uzmanı Opr. Dr. İsmet Çerçi, ’’Bunların yanı sıra; burun, güzel bir yüzde olmazsa olmaz bir yapıdır. Operasyon öncesi hastaların fotoğraflarını alıp, mutlaka bilgisayarda çalışıyoruz. Yüz ile en uyumlu burnu belirleyip operasyon planımızı yapıyoruz’’ diye konuştu.
KOAH, ölümcül hastalıkİZMİR Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Uz. Dr. Ali Kadri Çırak, KOAH'ın önlenebilir bir hastalık olduğunu dikkat çekerek, ’’Tamamen iyileşmesi mümkün olmamakla birlikte, kendinizi daha iyi hissetmenize ve akciğerlerinizdeki tahribatın yavaşlamasına yardım edecek tedaviler vardır. Tanı ne kadar erken konulursa, tedavi o ölçüde etkili olacaktır’’ dedi. Hastanelerinde hizmet sundukları poliklinik hastalarının dörtte birini, yatan hastaların da üçte birini KOAH hastalarının oluşturduğunu belirten Başhekim Ali Kadri Çırak, ’’Tüm dünyada, 40 yaş üzerindeki her 10 erişkinden birinde KOAH vardır. Dünyada en çok ölüme neden olan dördüncü hastalık olmasına ve hastalığın yaygınlığının her yıl giderek artıyor olmasına karşın, hastaların ancak yüzde 10-25'ine tanı konabilmektedir’’ diye konuştu. Çırak, ’’40 yaşın üzerinde, sigara içen ya da dumanına maruz kalan, tozlu iş yerlerinde çalışanların yanısıra evde yemek pişirme ve ısıtmada kullanılan odun ya da diğer biomass yakıtların dumanına maruz kalanlarda KOAH daha sık rastlanır. Hastalarda öksürük, balgam çıkarmanın yanı sıra değişik aktiviteler esnasında (merdiven çıkmak, alışveriş, banyo yapmak, soyunup giyinmek vb.) nefes darlığı vardır’’ dedi.
Takma dişler sabit oluyorMEDİKAL konusunda 1994 yılından bu yana faaliyet gösteren Mutlu Dental, sektörün önde gelen uluslararası takma dişleri sabit hale getiren implant firmalarının, Türkiye distribütörlüğünü üstlendi. İmplant satışının yanında, eğitim faaliyetlerine de önem veren, 1998 ve 2005 yıllarında Türkiye'de iki uluslararası sempozyum ve çeşitli illerde diş hekimlerine yönelik çok sayıda eğitim semineri düzenleyen Mutlu Dental, İzmir'deki ilk eğitim toplantısını Hilton Oteli'nde gerçekleştirdi.
ZARARI YOKToplantıda implant tedavisi ve uygulamaları hakkında bilgiler verildi. Takma dişleri sabit hale getiren implant teknolojisinin, 80 yaşındaki insanların bile ısırarak yemesine, fındık fıstık tüketmesine ve dilediğince gülebilmesine olanak sağladığını belirten Mutlu Dental Genel Müdürü Taci Mutlu, ’’Vücuda hiçbir zararı bulunmayan implantlar, dişin çekilmesi gerektiği durumlarda hemen yerine yerleştirilerek, suni diş yapımına da olanak sağlıyor’’ dedi. Mutlu, aktif kemik büyümesinin sona erdiği yaşlardan itibaren implant uygulamasının yapılabileceğini kaydetti.