Elif DEMİRCİ / İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 03, 2007 20:09
Bembeyaz saçları, 1.50 boyundaki sevimli güleryüzlü haliyle tonton bir ihtiyardı. Gönlü genç, yüreği kıpır kıpırdı. Seveni boldu, Türk basınında onu tanımayan yoktu. İzmir Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı İsmail Sivri, 80 yaşında vefat etti.
İzmir’de politika, sanat, iş, bilim, spor dünyasında herkesin tanıyıp çok sevdiği İzmir Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı, Milliyet’in eski temsilcisi, gazeteci, yazar İsmail Sivri’nin vefatı büyük üzüntü yarattı. Uzun meslek yaşamında kimse ile düşman olmayan, herkesin yardımına koşan, cumhurbaşkanları, başbakanlarla özel dostluklar kuran Sivri, İzmir Basını’nın "son ustası"ydı. Sivri, Aydın Doğan, Abdi İpekçi, Nezih Demirkent, Kemal Ilıcak, Erol Simavi, Ali Karacan, Çetin Emeç gibi gazeteci ve basın patronlarıyla çalışıp, dostluklarını kazandı. Sivri, akciğer kanseriyle mücadele ederken, perşembe akşamı evinde fenalaştı, yaşamını yitirdi. İsmail Sivri’nin cenazesi bugün Alsancak Hocazade Camii’nde öğle namazı sonrası Narlıdere Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Saat 10.30’da Milliyet Gazetesi Ege Bölge Temsilciği, saat 11.00’de de İzmir Gazeteciler Cemiyeti önünde tören yapılacak.
50 YILLIK AŞK EVLİLİĞİİsmail Sivri, 50 yıl önce Aysel Hanım’la evlendi. Hikmet ve Talat adlarında iki çocukları, iki de torunları oldu. Çift, aralarındaki büyük aşkı, yarım asır korudu. Aysel Sivri, eşinin ölümünden dolayı derin üzüntü içinde olduğunu belirterek, "Ölürken ismimi sayıkladı. O herkesi yürekten seven bir kalbe sahipti. Sanki bize şaka yaptı, iki saat içinde kollarımın arasından kuş gibi uçup gitti. Hayat dolu, sevgi dolu biriydi" dedi. Sivri’nin 48 yaşındaki kızı Hikmet Gökmen ise, "Babam mükemmel biriydi, başka bir insandı, canımdı, akıl hocamdı. Ölümü hiç kabullenmedi. ’Kanseri yendim’ diyordu. Model bir babaydı" sözleriyle duygularını dile getirdi.
ÇOCUKLARI ÇOK SEVERDİİzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Erol Akıncılar, İsmail Sivri’nin meslek ve özel yaşamında örnek insan olduğunu, 80 yıllık ömrünün 56 yılında gazetecilik yaptığını, meslek yaşamı boyunca doğru, dürüst ve tarafsız haberciliği prensip edindiğini dile getirerek, "Prensiplerinden de hiçbir zaman ödün vermedi. Çok yönlü bir insandı. İnsanları özellikle çocukları çok severdi. Yazdığı çok sayıda çocuk kitapları vardı. Okullara gider, kitaplarını çocuklara kendi elleriyle dağıtırdı. İzmirliler’in de çok yakından tanıdığı bir insandı" dedi.
DOPDOLU BİR YAŞAMá Türkiye’nin önce gelen gazetecilerinden biri olan İsmail Sivri, 1927 yılında Manisa’nın Kırkağaç İlçesi’nde doğdu. İlkokulda, babasının işleri bozulunca Basmane Garı ile Garaj’da şeker, karamela ve bisküvi satmak zorunda kaldı. Seyyar satıcılığı lise yıllarına kadar sürdü. İzmir
Atatürk Lisesi’nin ardından İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu. Mesleğe 1951’de Yeni Sabah Gazetesi’nde muhabir olarak başladı. 1960’a kadar İstanbul’da Dünya, Son Telgraf, Vatan, Tercüman ve Havadis gazetelerinde çalıştı. 1960 yılında Milliyet İzmir Temsilciliği’ne atandı. 20 yıl bu görevde kaldıktan sonra emekli oldu. Bu süre içinde Ege Üniversitesi Gazetecilik Yüksekokulu’nda öğretim üyeliği yaptı. Çok sayıda kitap yazdı, gazete ve dergilerde makale, röportaj ve araştırma yazıları yayınlandı. Bir süre Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başkanlığı’nı yaptı. Basın şeref kartı sahibi oldu, 1984 yılında geldiği İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanlığı’nı 14 yıl aralıksız sürdürdü.
NE DEDİLER?Selçuk Yaşar (Yaşar Holding Onursal Başkanı, yakın arkadaşı): Kendisini uzun yıllardır tanıyorum. Spora ilgisi vardı. Mazhar Zorlu, Haşmet Uslu, İsmail Sivri ve ben zaman zaman ayrıntılı toplantılar yapardık. İzmir sporunun geleceğini konuşurduk. Sivri son derece faal, sosyal yönü zengin ve çok değerli bir gazeteciydi. Yakın bir arkadaşımı kaybettim.
Hakan Tartan: (Hürriyet Gazetesi Ege Temsilcisi): İzmir sadece büyük bir gazeteci ve yazarı yitirmedi, aynı zamanda sembol haline gelmiş, uzlaşmacı kişiliği ile her sorunun üstesinden gelen, her derde deva olan bir ağabeyini kaybetti. Bize düşen görev; onun iyiliksever, sevgi dolu yapısını yaşatmak ve geleceğe taşımak.
Bülent Zarif: (Doğan Gazetecilik Ege Bölge Temsilcisi): İsmail Sivri mesleğin duayeni, bilge bir kişilikti. Gönül insanıydı. Herkesimle barışıktı, uzlaşmacıydı. Onu her zaman güler yüzü, samimiyetiyle hatırlayacağız.
Erdal İzgi (Konak Belediyesi eski Başkanı, Gazeteci): Türk basını onurlu kalemini, İzmir bilge insanını yitirdi. Kişisel olarak da benim için hem bir hoca hem de bir babaydı. Eğer ’kalp yarasının melhemi var mı’ dense çoğu ’yok’ der, İsmail Sivri, kalp yarasının melhemiydi.
Ekrem Demirtaş (İTO Başkanı): Sadece iyi bir gazeteciyi kaybetmedik, çok iyi bir insanı da kaybettik. Büyüğünden küçüğüne saygılı ve sevecen davranan bir insandı. Benim yaşamımda ilk haberimi yapan kişidir. 1967 yılında üniversitede öğrenciyken 10 Kasım’daki konuşmamı
haber yapmıştı.
Burhan Özfatura (Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı): İsmail Ağabey’i 1966’dan beri tanıyorum. Harika biriydi. Nazik, sevgiyle dolu, herkesin derdine yetişen bir insandı. Gönül dostluğumuz vardı. Benim için tam bir ağabeydi.
Işılay Saygın (eski bakan): Onu anlatacak kelime bulunamaz, çok üzgünüm. Benim onunla dostluğum çok büyüktü. Fatma Saygın Güzel Sanatlar Lisesi’nde ders verecekti. Onu çok özleyeceğiz.
HüseyinAslan (TGS eski Şb.Bşk.) Gazeteciliği etik değerleriyle yapan, mesleğin onurunu her şeyin üstünde tutan örnek bir insandı. Belki maddeten aramızdan ayrıldı; ama manevi varlığı her zaman içimizde olacak ve fikirleriyle hepimize yol göstermeye devam edecek.
Ahmet Bülend Göksel (Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı): Dünya tatlısı hiç kimseye ’hayır’ demesini bilmeyen elinden gelenin en iyisini yapan daima güler yüzlü, tatlı dilli olağanüstü bir insandı. Öğrencileri ona tapıyordu. Saygı duyulan özel bir kişilikti.