Güncelleme Tarihi:
Öğretmenime saygıyla
ÖĞRETMENLER Günü'nü bu yıl Selçuk'ta kutladık. Dokuzeylül İlköğretim Okulu'nun düzenlediği gece için akşam karanlığında yola çıktım. Sıkıcı, yağdı yağacak bir hava. Gece karanlığında oteli zor bulmanın da sıkıntısıyla girdim salona. Girer girmez üzerimdeki sıkıntı dağıldı. Bazıları tanıdık, bazıları yabancı yüzler. İster tanıdık olsun, ister olmasın, insanın içini ısıtan bir yanı var öğretmen yüzünün. Öğretmen yüzü başka türlü mü oluyor, demeyin. Valla oluyor işte.
Onur'un tatlı öfkesi
Öğretmen neredeyse, eğitimcilerin nasıl bir etkinliği varsa Halil Atila'yı orada görmemek mümkün değil. Biraz sohbetleşiyoruz. ‘‘Ne o’’ diyorum, ‘‘Dokuzeylül'de çocuk falan mı var’’. ‘‘Yok’’ diyor. ‘‘Yardımcı oluyoruz’’. Daha sonra aynı masayı paylaştığımız dostlarla söyleşiyoruz. Gecenin noktalandığı mütevazi çorbacıda sol tarafımda oturan kıvırcık saçlı genç kız, yani Onur, Celal Bayar Üniversitesi Seramik Bölümü son sınıf öğrencesi olduğuna inandıramıyor bana. Onur, biraz sevinerek, biraz kızarak önce kimliğini, sonra öğrenci kartını gösteriyor, üniversite öğrencisi olduğunu kanıtlamak için.
Çağımıza yakışan
Öğretmenlerle sabaha karşıya kadar eğitimin sorunlarını konuşuyoruz. Eğitimin sorunlarını, öğretmenlerin sorunlarını değil... Herkesin bildiği gibi, bir sürü sorunları olmasına karşın, bir kelime bile bunlardan söz etmediler. Hep öğrencileri, okulları konuştular. Hiç kızmadan, ders verir gibi, tane tane anlatarak. Sıkıntılı, yağdı yağacak bir havada geldiğim otelden, ertesi sabah 3 adım önümü göremeyecek bir yağmur altında ayrılıp, İzmir'e dönüyorum.
Sevindiren yanılgı
Hepimiz, adını duyduğumuz, kendini görmediğimiz insanlar için hayalimizde bir portre çizeriz. Bunu nasıl ve niye yaparız bilmem, ama mutlaka onu şekillendiririz. Aslını görünce, hayalimizde çizdiğimiz portreyle hiç ilgisi yoktur çoğunlukla, şaşırırız.
Salih Zeki Menge, (şu sıralar pek sesi soluğu çıkmasa da) Fethiye'den bize güzel, olgun şiirler gönderir. Şiirinin kurgusundan, yarattığı imajlardan, dili kullanmadaki ustalığından onu güngörmüş, ehlikeyf, köklü bir meyhane kültürü olan, ağır ağır ve tane tane konuşan, mutlaka üst dereceden emekli şişmanca bir küçükkent aydını olarak hayalledim hep. Ancak şair Coşkun Karabulut, yanında getirdiği çekingen, zayıf, dal gibi gencin Salih Zeki olduğunu söyleyince gerçekten şaşırdım. Hem şaşırdım, hem sevindim. Benim hayalimde canlandırdığım Salih Zeki bundan daha iyi bir şair olamazdı. Ama gerçek Salih Zeki'nin, daha iyi şair olmak, daha iyi şiirler yazmak için çok zamanı var önünde. T.K.
BÖYLE BİR SEVMEK
Ne kadınlar sevdim zaten hiç yoktular
Yağmur giyerlerdi sonbaharla bir
Azıcık okşasam sanki çocuktular
Bıraksam korkudan gözleri şişlenir
Ne kadınlar sevdim zaten hiç yoktular
Böyle bir sevmek görülmemiştir
Hayır sanmayın ki beni unuttular
Hala arasıra mektupları gelir
Gerçek değildiler birer umuttular
Eski bir şarkı belki bir şiir
Ne kadınlar sevdim zaten yoktular
Böyle bir sevmek görülmemişir
Yalnızlıklarımda elimden tuttular
Uzak fısıltıları içimi ürpertir
Sanki gökyüzünde bir buluttular
Nereye kayboldular şimdi kimbilir
Ne kadınlar sevdim zaten yoktular
Böyle bir sevmek görülmemiştir.
Attila İLHAN
Haftanın şiiri
SEN BENİ BOŞVER
Sen beni boşver, anlama
Bir deli rüzgar olurum,
Kırılırsın.
Bir ılık yağmura unuturum,
Islanırsın.
Sen beni boşver, anlama
Parlak bir alev olurum,
Yanarsın
Bir denize, dağa dururum
Coşarsın.
Sen beni boşver, ağlama.
Bir deli gibi döner, gülerim;
Umutsuz divanenim sanırsın
Kırılırsın, ıslanırsın, yanarsın,
Bence;
Sen hiç akıllanmayacaksın.
Hüseyin ÖZER
BİRŞEYLER EKSİK BİR ŞEYLER
Bir şeyler eksik, birşeyler...
Denizde tuz gibi
Ne bileyim işte
Avunamadığım zamanlar
Soframda rakımda buz gibi...
Bir şeyler eksik, birşeyler...
Havada bulut gibi
Ah.. yok mu o ayak sesleri
Oturup pencerelerde beklemek
Yüreklerde taptaze umut gibi...
Bir şeyler eksik, bir şeyler...
Gözlerde en içten gülüş gibi
Ağlayıp hani durduk yerde
Kalıp kupkuru çöllerde
Dudaklarda ıslak öpüş gibi...
Tuz, buz...
Umut, bulut... gülüş, öpüş...
Canımın taa... içi herşey bir yana
Bir şeyler eksik, birşeyler...
SEN YOKSUN...
Bedri APPAK
YOKLUĞUNU SEVMEDİM
Uzun zaman oldu, sakin bir gün görmeyeli,
Belki geceleri ve seherleri sevişim bundan.
Bilirsin, geceler korkutur insanı,
Seherleri üşütür.
Bilirsin gelereri sensizlik basar tıpkı sis gibi,
Aklıma gelir de hani, ağlamaklı olurum çocuk misali.
Sisler içinde gülümsemeni,
Yorgun el sallayışlarını seyrederken
Seher, yine yapar yapacağını, alır götürür seni.
Bu yüzden sevmem gündüzleri yokluğunu sevmediğim gibi...
Hayli zaman oldu zeytin karası gözlerini görmeyeli.
Baharları da özledim biliyor musun?
Sen kokan akşamları özlediğim gibi.
An geldi yüreğime kızdım,
Dilime yasaklar koydum, bir de ellerime kelepçe.
O yürek değil miydi, divaneliğimin sebebi,
O yürek değil miydi aşkın yegane neferi.
Ama nafile dinlemedi beni,
Umutsuz da olsa, yine seviyor seni...
Hatırlar mısın; gittiğinde mevsim sonbahardı,
Aylardan Aralık.
Gecemler, aklının alamayacağı kadar karanlık.
Oysa sen yoktun, bir daha da olmayacaktın.
Avuntumsa, arada bir gelen hayalin,
Arada bir sadece bir anlık...
Bilirim, özlediğin baharlar şimdi peşinde.
Benim gözlerim yağmur, ardımda ise yalnızlık.
Yüreğimin kıyısında bir sızı, bin pişmanlık...
Az sonra yine gelecek hayalin,
Ve seherle birlikte yine gidecek.
İşte bu yüzden sevmem gündüzleri,
Sevmem, yokluğunu sevmediğim gibi...
Bülent DEMİR
YENİDEN DOĞMAK
Yaşamak ne güzel gülmek ne güzel
Doğarken güneşi görmek ne güzel
Bir nefes bir ışık uzanan bir el
Hayata yeniden doğmak ne güzel
Bir varsın bir yoksun varlık ne güzel
Bitmedikçe yazgın yazmak ne güzel
Genç ihtiyar güngörmüş yeni doğmuş ol
Hayata yeniden doğmak ne güzel
Bir yudum su ile kanmak ne güzel
Mevla'yı şükürle anmak ne güzel
İster acı çekmiş ister mesut ol
Hayata yeniden doğmak ne güzel
Varlığın kadrini bilmek ne güzel
Seveni gönülden sevmek ne güzel
Aylara yıllara aşka doymuş ol
Hayata yeniden doğmak ne güzel
Natık HACIÖMEROĞLU
DÖRTLÜK
Bütün güzel anılar dağıldılar bir yana
Kasırgadan beterdi kalbimdeki fırtına
Yakalayabilseydim sevgi denen gerçeği
Yıkar, ezer geçerdim kader denen herşeyi
Nevin KONUK