Şiirleriniz

Güncelleme Tarihi:

Şiirleriniz
Oluşturulma Tarihi: Kasım 28, 2000 00:00

Hazırlayan Talat KIRCAN
Haberin Devamı

Öğretmenime saygıyla

ÖĞRETMENLER Günü'nü bu yıl Selçuk'ta kutladık. Dokuzeylül İlköğretim Okulu'nun düzenlediği gece için akşam karanlığında yola çıktım. Sıkıcı, yağdı yağacak bir hava. Gece karanlığında oteli zor bulmanın da sıkıntısıyla girdim salona. Girer girmez üzerimdeki sıkıntı dağıldı. Bazıları tanıdık, bazıları yabancı yüzler. İster tanıdık olsun, ister olmasın, insanın içini ısıtan bir yanı var öğretmen yüzünün. Öğretmen yüzü başka türlü mü oluyor, demeyin. Valla oluyor işte.

Onur'un tatlı öfkesi

Öğretmen neredeyse, eğitimcilerin nasıl bir etkinliği varsa Halil Atila'yı orada görmemek mümkün değil. Biraz sohbetleşiyoruz. ‘‘Ne o’’ diyorum, ‘‘Dokuzeylül'de çocuk falan mı var’’. ‘‘Yok’’ diyor. ‘‘Yardımcı oluyoruz’’. Daha sonra aynı masayı paylaştığımız dostlarla söyleşiyoruz. Gecenin noktalandığı mütevazi çorbacıda sol tarafımda oturan kıvırcık saçlı genç kız, yani Onur, Celal Bayar Üniversitesi Seramik Bölümü son sınıf öğrencesi olduğuna inandıramıyor bana. Onur, biraz sevinerek, biraz kızarak önce kimliğini, sonra öğrenci kartını gösteriyor, üniversite öğrencisi olduğunu kanıtlamak için.

Çağımıza yakışan

Öğretmenlerle sabaha karşıya kadar eğitimin sorunlarını konuşuyoruz. Eğitimin sorunlarını, öğretmenlerin sorunlarını değil... Herkesin bildiği gibi, bir sürü sorunları olmasına karşın, bir kelime bile bunlardan söz etmediler. Hep öğrencileri, okulları konuştular. Hiç kızmadan, ders verir gibi, tane tane anlatarak. Sıkıntılı, yağdı yağacak bir havada geldiğim otelden, ertesi sabah 3 adım önümü göremeyecek bir yağmur altında ayrılıp, İzmir'e dönüyorum.

Sevindiren yanılgı

Hepimiz, adını duyduğumuz, kendini görmediğimiz insanlar için hayalimizde bir portre çizeriz. Bunu nasıl ve niye yaparız bilmem, ama mutlaka onu şekillendiririz. Aslını görünce, hayalimizde çizdiğimiz portreyle hiç ilgisi yoktur çoğunlukla, şaşırırız.

Salih Zeki Menge, (şu sıralar pek sesi soluğu çıkmasa da) Fethiye'den bize güzel, olgun şiirler gönderir. Şiirinin kurgusundan, yarattığı imajlardan, dili kullanmadaki ustalığından onu güngörmüş, ehlikeyf, köklü bir meyhane kültürü olan, ağır ağır ve tane tane konuşan, mutlaka üst dereceden emekli şişmanca bir küçükkent aydını olarak hayalledim hep. Ancak şair Coşkun Karabulut, yanında getirdiği çekingen, zayıf, dal gibi gencin Salih Zeki olduğunu söyleyince gerçekten şaşırdım. Hem şaşırdım, hem sevindim. Benim hayalimde canlandırdığım Salih Zeki bundan daha iyi bir şair olamazdı. Ama gerçek Salih Zeki'nin, daha iyi şair olmak, daha iyi şiirler yazmak için çok zamanı var önünde. T.K.

BÖYLE BİR SEVMEK

Ne kadınlar sevdim zaten hiç yoktular

Yağmur giyerlerdi sonbaharla bir

Azıcık okşasam sanki çocuktular

Bıraksam korkudan gözleri şişlenir

Ne kadınlar sevdim zaten hiç yoktular

Böyle bir sevmek görülmemiştir

Hayır sanmayın ki beni unuttular

Hala arasıra mektupları gelir

Gerçek değildiler birer umuttular

Eski bir şarkı belki bir şiir

Ne kadınlar sevdim zaten yoktular

Böyle bir sevmek görülmemişir

Yalnızlıklarımda elimden tuttular

Uzak fısıltıları içimi ürpertir

Sanki gökyüzünde bir buluttular

Nereye kayboldular şimdi kimbilir

Ne kadınlar sevdim zaten yoktular

Böyle bir sevmek görülmemiştir.

Attila İLHAN

Haftanın şiiri

SEN BENİ BOŞVER

Sen beni boşver, anlama

Bir deli rüzgar olurum,

Kırılırsın.

Bir ılık yağmura unuturum,

Islanırsın.

Sen beni boşver, anlama

Parlak bir alev olurum,

Yanarsın

Bir denize, dağa dururum

Coşarsın.

Sen beni boşver, ağlama.

Bir deli gibi döner, gülerim;

Umutsuz divanenim sanırsın

Kırılırsın, ıslanırsın, yanarsın,

Bence;

Sen hiç akıllanmayacaksın.

Hüseyin ÖZER

BİRŞEYLER EKSİK BİR ŞEYLER

Bir şeyler eksik, birşeyler...

Denizde tuz gibi

Ne bileyim işte

Avunamadığım zamanlar

Soframda rakımda buz gibi...

Bir şeyler eksik, birşeyler...

Havada bulut gibi

Ah.. yok mu o ayak sesleri

Oturup pencerelerde beklemek

Yüreklerde taptaze umut gibi...

Bir şeyler eksik, bir şeyler...

Gözlerde en içten gülüş gibi

Ağlayıp hani durduk yerde

Kalıp kupkuru çöllerde

Dudaklarda ıslak öpüş gibi...

Tuz, buz...

Umut, bulut... gülüş, öpüş...

Canımın taa... içi herşey bir yana

Bir şeyler eksik, birşeyler...

SEN YOKSUN...

Bedri APPAK

YOKLUĞUNU SEVMEDİM

Uzun zaman oldu, sakin bir gün görmeyeli,

Belki geceleri ve seherleri sevişim bundan.

Bilirsin, geceler korkutur insanı,

Seherleri üşütür.

Bilirsin gelereri sensizlik basar tıpkı sis gibi,

Aklıma gelir de hani, ağlamaklı olurum çocuk misali.

Sisler içinde gülümsemeni,

Yorgun el sallayışlarını seyrederken

Seher, yine yapar yapacağını, alır götürür seni.

Bu yüzden sevmem gündüzleri yokluğunu sevmediğim gibi...

Hayli zaman oldu zeytin karası gözlerini görmeyeli.

Baharları da özledim biliyor musun?

Sen kokan akşamları özlediğim gibi.

An geldi yüreğime kızdım,

Dilime yasaklar koydum, bir de ellerime kelepçe.

O yürek değil miydi, divaneliğimin sebebi,

O yürek değil miydi aşkın yegane neferi.

Ama nafile dinlemedi beni,

Umutsuz da olsa, yine seviyor seni...

Hatırlar mısın; gittiğinde mevsim sonbahardı,

Aylardan Aralık.

Gecemler, aklının alamayacağı kadar karanlık.

Oysa sen yoktun, bir daha da olmayacaktın.

Avuntumsa, arada bir gelen hayalin,

Arada bir sadece bir anlık...

Bilirim, özlediğin baharlar şimdi peşinde.

Benim gözlerim yağmur, ardımda ise yalnızlık.

Yüreğimin kıyısında bir sızı, bin pişmanlık...

Az sonra yine gelecek hayalin,

Ve seherle birlikte yine gidecek.

İşte bu yüzden sevmem gündüzleri,

Sevmem, yokluğunu sevmediğim gibi...

Bülent DEMİR

YENİDEN DOĞMAK

Yaşamak ne güzel gülmek ne güzel

Doğarken güneşi görmek ne güzel

Bir nefes bir ışık uzanan bir el

Hayata yeniden doğmak ne güzel

Bir varsın bir yoksun varlık ne güzel

Bitmedikçe yazgın yazmak ne güzel

Genç ihtiyar güngörmüş yeni doğmuş ol

Hayata yeniden doğmak ne güzel

Bir yudum su ile kanmak ne güzel

Mevla'yı şükürle anmak ne güzel

İster acı çekmiş ister mesut ol

Hayata yeniden doğmak ne güzel

Varlığın kadrini bilmek ne güzel

Seveni gönülden sevmek ne güzel

Aylara yıllara aşka doymuş ol

Hayata yeniden doğmak ne güzel

Natık HACIÖMEROĞLU

DÖRTLÜK

Bütün güzel anılar dağıldılar bir yana

Kasırgadan beterdi kalbimdeki fırtına

Yakalayabilseydim sevgi denen gerçeği

Yıkar, ezer geçerdim kader denen herşeyi

Nevin KONUK

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!