Güncelleme Tarihi:
Balina Operasyonu sanıklarından ilginç itiraflar
Gümrükte işlerin hızlanması için ortaya 3-5 kuruş atılmasının ‘normal’ görüldüğü, bazı siyasilerin görevlilere ‘sürgün’ tehdidiyle baskı kurduğu ileri sürüldü
İZMİR'de hayali ihracat ve naylon faturalarla devleti trilyonlarca lira dolandıran Balina Operasyonu sanıklarından Zonguldak Gümrük Başmüdürü Turan Zaman, sorgulanmasında rüşveti kabullendi, ‘‘İşlerin hızlanması için herkes kurulan havuza 3-5 kuruş atar’’ dedi.
Siyasi baskısı
BİR ayda 25 kişinin tutuklandığı operasyonda sorgusu tamamlanan Zaman, isimlerini vermek istemediği bazı siyasilerce sürgünle tehdit edildiklerini öne sürdü. Zaman, kendisine her biri 500 bin dolar değerinde 2 hayali gemi teklif edildiğini anlattı.
Zamanlama ilginç
VURGUN sanıklarından gümrük muayene memuru Ramazan Şişman da ifadesinde, hayalici şirketlerin işlerin en yoğun olduğu zamanlarda, Zonguldak'ta cumartesi günleri gümrüğe geldiklerini ve işlemlerini alelacele yaptırdıklarını söyledi.
Karanlıkta işlem
GENELLİKLE karanlıkta iş yaptıklarını belirten Şişman, ‘‘Mal geliyordu. Kalitesiz olduğunu görüyordum, ama değer araştırması yapamıyordum. Çoğunlukla mal görüp görmediğimizi bile hatırlamıyoruz. Karanlıkta kumaş kalitesi anlaşılamıyor’’ diye konuştu.
BAVULDA BALİNA
HAYALİ ihracata ilginç bir kılıf da uyduruldu. Hayalicilerle ortak çalışan komisyoncular, Türkiye'den aldıkları malları ülkelerine götürmek üzere gümrüğe giren turistlerin bavullarını alıyor. Muayene memuruna ihraç malıymış gibi göstertirip onaylatıyor daha sonra bavul turiste iade ediliyor.
SON bir ayda DGM'ye sevk edilen 50 hayaliciden 25'inin tutuklandığı Balina Operasyonu'nda Zonguldak Gümrük Başmüdürü T. Turan Zaman (45), muayene memurları aynı yerden Ramazan Şişman (32), Sinop'tan Serdar Sezgin (52), Trabzon'dan Erkan Uzunalioğlu (33) ve Haydarpaşa'dan Mustafa Kıvanç (45) ile daha önce saflığından faydalanılıp imzası taklit edildiği gerekçesiyle serbest bırakılan, ancak 1 milyon 100 bin dolarlık bir hayali ihracatta daha imzası çıkınca yeniden gözaltına alınan oduncu Sinan Gündoğdu'nun sorgusu tamamlandı.
ZONGULDAK Başmüdürü Zaman'ın ifadesinde rüşveti kabullenerek, ‘‘Havuz normaldir. İşlerin hızlanması için herkes 3-5 kuruş atar’’ dediği öğrenildi. Zaman'ın isimlerini vermediği bazı siyasiler tarafından sürgünle tehdit edildiğini, kendisine her biri 500 bin dolar değerinde iki hayali gemi teklif edildiğini söylediği belirtildi.
İZOTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Niyazoğlu'nun sahibi olduğu öne sürülen Yeşer Tekstil'in kurucularından ve hakkında gıyabi tutuklama kararı olan mimar Hüseyin Beşikçi'yle 20 yıllık dost olduğunu söyleyen Zaman'ın, daha önce firari sanıklardan gümrük muayene memuru Müjdat Çelik'in atıldığı Haydarpaşa Gümrüğü'nde müdürlük görevinde de bulunduğu ortaya çıktı.
MALİ Polis'in hayali olmadığı varsayılan malın İzmir Limanı'ndan kolaylıkla ihraç edilebileceği halde, neden İzmir'den İstanbul'a oradan da Zonguldak'a götürüldüğü sorusuna yanıt veremeyen zanlılar, ‘‘bavul ticareti’’ni de kullandıklarını söyledi.
GÜMRÜK muayene memuru Ramazan Şişman ifadesinde, hayalici şirketlerin işlerin en yoğun olduğu zamanlarda, örneğin Zonguldak'ta cumartesi gümrüğe geldikleri ve alelacele işlemlerini yaptırdıklarını söyledi. Genellikle karanlıkta iş yaptıklarını belirten Şişman, ‘‘Mallar geliyordu. Kalitesiz olduğunu görüyordum, ama çoğu zaman kıymet araştırması yapamıyordum. Gelen mallar belki de bavul ticareti mallarıydı. Çoğunlukla mal görüp görmediğimizi bile hatırlamıyoruz. Karanlıkta kumaş kalitesini anlamak da mümkün olmuyor’’ dedi.