Güncelleme Tarihi:
Satılık köye düş yolculuğu
İzmir’in yanıbaşında, 500 yıllık bir köy, tatil köyü olmak istiyor. Dağdaki Küçükbahçe Köyü satılık. Nemi az, oksijeni bol havasıyla, doyum olmaz manzarasıyla yeniden yaşama dönmek istiyor
ÇEŞME Otoyolu'nun Karaburun sapağından çıkın. Eski yolda bir süre gittikten sonra köprüyü geçip Gülbahçe'ye dönün. Kıvrıla kıvrıla uzanan bu yol sizi bambaşka bir coğrafyaya, çok değişik bir iklime, doyum olmaz güzelliklere götürecek. Bir süredir aynı çevrede dolaşıyoruz. Ben, yıllardır gidip geldiğim, çok sevdiğim yörede yeni yeni keşfettiğim güzelliklerin tadını çıkarıyorum ve sizlerle paylaşmak istiyorum.
BUGÜN Küçükbahçe'ye gidiyoruz. Küçükbahçe'yi ilk kez oğlumun ana okulundan beri arkadaşı olan, biricik Woody'imden, Eren'den duydum. Genç yaşına rağmen kurt bir denizci olan, Karaburun Yarımadası'ndaki en güzel koyların kaşifi Eren, Küçükbahçe'yi mutlaka görmem gerektiğini söyledi, ama birlikte gitmek kısmet olmadı. Eren, yüksek öğrenimi için Kanada'ya gidince bana da Küçükbahçe'ye denizden gitme hayallerimi unutmak kaldı. Taa ki sevgili yol arkadaşım Evren ile yolumuz Balıklıova'ya düşünceye kadar.
ESKİ Balıklıova Köyü'nü görmek istediğimizi söylediğimizde, ‘‘Karareis yol sapağından dönün’’ dediler. Döndük dönmesine de, Karareis levhasının üzerindeki, ‘‘Küçükbahçe 28 km’’ yazan ikinci yol levhası dikkatimi çekti. Köyü gezdik, Evren, sizin çoğunu göremediğiniz, (yer yokluğundan) çok güzel fotoğraflar çekti, ben inekler ve keçilerle yarenlik ettim. Dönmek için otomobile bindiğimizde, aklıma Eren'e verdiğim söz geldi. Denizden gidemesem de, karadan gidebilirdim. ‘‘Hadi Küçükbahçe'ye gidelim’’ dedim. İyi yol arkadaşı dediğin böyle olur, Evren direksiyonu çevirdi ve sanki bir düş yolculuğuna çıktık.
YOL boyu gördüğümüz güzellikleri anlatmak için gerekli kelimelerin hangisini seçsem bilemiyorum. Güzel, duygularımı anlatmıyor. Çok güzel, harika, inanılmaz, doyum olmaz gibi sözcükler yetersiz. Fotoğraf çeksek, göstersek, olmaz, sadece çok küçük bir bölümünü çekebiliriz, üstelik elimizdeki teknoloji yetersiz.
BALIKLIOVA'dan Küçükbahçe'ye doğru giderken önce ağaçlar arasında kıvrılan bir yolu izliyorsunuz. Sonra deniz birden, parlak gümüş bir tepsi gibi ufukta beliriyor. Deniz seviyesinden birkaç yüz metre yukarda kıvrıla büküle uzanan yolda ilerlerken, denizin oyduğu volkanik kayalar, suya uzanan makiler, minicik bir koyun koynundaki bakir kumsal, sık çalılardan aniden havalanan, kanatları beyazlı siyah kuşlar, av bereketi yaşayan martıların zafer dansları, açıktan süzülerek geçen şilebin köpüklü izi, pencereden dolan mis kokulu temiz hava sizi alıp götürüyor. Ne virajlı yol umurunuzdadır artık, ne de yer yer cennet koyları istila eden yazlık site kirliliği.
Ne yapılır?
KÜÇÜKBAHÇE, 500 yıllık bir köy. Yamaçta sıralanmış taş evler. İlk bakışta sizi çarpan görüntüsü, içine girdiğinizde daha da çekici oluyor. Gerçi Küçükbahçeliler'in büyük çoğunluğu köylerini yaklaşık 10 yıl önce terketmiş. Ekip biçtikleri topraklar deniz kıyısında olduğu, gidip gelmekten usandıkları için, yıllar önce Balıklıovalğler'ın yaptığı gibi deniz kıyısına taşınmışlar. Köydeki evlerini kapatmışlar. Yer yer solmuş allı güllü basma perdeler, kümesin damına atılıvermiş plastik bir leğen, kapısı aralık kalmış, çatısında çalılar büyümüş hela geride kalmış. Bir de köyde yaşamayı sürdüren 3-5 aile.
120 hanelik Küçükbahçe’de yapacağınız gezinti sizde de hoş duygular uyandıracak. Küçükbahçe, manzarası, nem oranı düşük, oksijen oranı yüksek havasıyla insanın emekliliğini ağrısız sızısız geçirmeyi düşleyebileceği bir yer. Köy gezisini tamamladıktan sonra deniz kıyısına inerseniz Küçükbahçelilerle sohbet fırsatı bulup, köyün satılık olduğunu da öğrenebilirsiniz. Küçükbahçeliler köylerinin tatil köyü olması için bazı girişimlerde bulunmuşlar ama sonuç alamamışlar. Oysa, bölgenin iklim özellikleri de gözönüne alındığında, sağlık turizmi için çok elverişli olduğu düşünülebilir. Küçükbahçe, dünya gençlerini bir araya toplayan sanat ve dostluk köyü de olabilir.
KÜÇÜKBAHÇE'ye yaz aylarında giderseniz, güneşlenmek için çok uygun bir kumsalı ve harika denizi var.
Ne yenir?
KÜÇÜKBAHÇE küçük bir yer. En iyisi hazırlıklı gidin. Ya piknik sepetinizi yanınıza alın, ya da yemeğinizi Balıklıova veya Karaburun'da yiyin.
Nasıl gidilir?
YA Balıklıova'dan ayrılan yola girip 28 kilometre sonra ulaşabilirsiniz. Ya da Karaburun'un içinden geçip, 21 kilometre yol alırsınız. İlk seçenekte manzarası çok güzel bir güzergah sizi bekliyor. İkinci de ise Karaburun'un az görülür güzellikteki köylerinin ilginç görüntüleri.
Deniz kıyısında 10 yıl önce kurulan köy, yaz aylarında tatilcilerin uğrak yeri oluyor.