ROTA: Altınoluk
Güncelleme Tarihi:
Kutsal zeytinin vatanı
Oksijen oranı öylesine bol ki havası cana can, zeytinyağı öylesine bereketli ve lezzetli ki kana kan katıyor. Doğası öylesine güzel ki ruhu dinlendiriyor.
DEĞİRMENTAŞI, gıcırtılarla dönüyor. Öndeki oluktan akan koyu renkli sıvı basamaklar halinde kanallardan süzülürken rengi gitgide açılıyor. Sonunda damla damla kaba dolarken altın rengini alıyor. Bu cana can katan sıvı, zeytinyağı. Tanrıların kutsal ağacı zeytinin meyvesinden elde edilen, hastalıklara, yaralara şifa olan, yemeklere lezzet veren büyülü sıvı.
ZEYTİN dalı neden barışın simgesidir bilir misiniz? Gövdesi yaşlansa da ürün vermeyi sürdüren, zamana ve doğanın tüm olumsuz koşullarına direnen bu ağaç öylesine kutsaldır ki, eski çağlarda zeytin ağacının altında kılıç çekilmez, kavga edilmez ve kan dökülmezmiş. Bu hafta rotamızı dostluğun, barışın, sevginin simgesi zeytin ağacının vatanına çevirdik, Edremit'in Altınoluk Beldesi'ne gittik.
ALTINOLUK, tarihin ilk güzellik yarışmasının yapıldığı efsanevi İda Dağı'nın (Kaz Dağı) eteklerinde geçmişi 450 yıllık bir belde. Siz ister efsanelerini besleyen kaynaktan deyin, ister havasından, suyundan. Ya da altın renkli zeytinyağından. Nedeni ne olursa olsun, bu yörenin insanları gerçekten güzel.
İsviçre Alpleri gibi
ALTINOLUK, Antik Antandros Kenti kalıntılarının bulunduğu yerde kurulmuş. Sakinlerinin bir bölümü Türklerin Anadolu'ya girdiği yıllarda buralara gelmiş. Bir bölümü de Birinci Dünya Savaşı yıllarında Midilli'den göç etmiş. Bugün birisi sahilde İskele, diğeri de yamaçta Çam olarak bilinen iki mahalleden oluşan Altınoluk'un eski adı Papazlık. O dönemde köy olan belde, ilk TBMM'de yeralan Ezine Milletvekili Rifat Bey'in Çam Mahallesi'ndeki altın gibi parlayan pirinç çeşmeyi görüp, köyün adını Altınoluk olarak değiştirmesine, yani 1927'ye kadar bu ismi taşımış.
ALTINOLUK'un buz gibi akan suları, masmavi göğü, girintili çıkıntılı 43 kilometrelik sahili, doyum olmaz yeşili bir yana, İsviçre Alpleri'ne denk oksijen oranıyla da ün yapmış. Sağlık turizmi için çok önemli özellikler taşıyan Altınoluk, pekçok yöremiz gibi bizden önce yabancıların dikkatini çekmiş. Belki de zeytinin bu kadar lezzetli, yağının bu kadar şifalı olmasının nedeni oksijeninin bol olması. Ancak hızla artan yapılaşma, hem beldenin özgün görünümünü, hem de kutsal zeytin ağaçlarını tehdit ediyor.
Nerede kalınır?
ÇAM Mahallesi'nde belediyenin işlettiği Abdullah Efendi Köşkü ve Bent denen yöredeki otel ilk akla gelenler. Ancak Altınoluk ve çevresinde öyle çok turistik tesis var ki, kalacak yer sıkıntısı çekmek mümkün değil.
Nasıl gidilir?
ALTINOLUK E 24 Karayolu üzerinde İzmir'e 225 kilometre uzaklıkta. İster otomobille, ister otobüsle gidin. Her saat otobüs var.
Ne yapılır?
Gezginlere davet var
ALTINOLUK'a gidip bir kaç saat geçirirseniz, temiz hava ve çevrenin ne demek olduğunu anlayacaksınız. Ciğerlerinize dolan oksijenle kısa sürede yenilendiğinizi, gençleştiğinizi farkedeceksiniz. Altınoluk bu özellikleriyle, uzun süreli rahatsızlıklardan sonra dinlenmek için ideal. Çevre öylesine güzel ki, başınızı dinlemek ve yalnız kalmak istediğinizde de bulunmaz bir yer.
ALTINOLUK, özellikle baharda çevresindeki pekçok mesiresiyle gezginleri davet ediyor. 7 kilometre batısındaki ceviz ve çınar ağaçlarının gölgelediği Mıhlı, asırlık ağaçların altında minik bir çağlayanın süslediği Subaşı, bir otelin de bulunduğu Şahindere yakınlarındaki Bent, Mıhlı Çayı yakınlarında Fidanlık ve Çam Mahallesi'nin hemen yanındaki Çam Tepesi akla geliverenler.
DENİZE girip sörf yapmak isterseniz, beldenin minik koylarla süslü kıyıları her türlü su sporuna olanak veriyor. Altınoluk'un yaslandığı Kaz Dağları, doğa yürüyüşleri için ideal. Eğer bitkilerle ilgileniyorsanız, başta dünyada doğal olarak sadece bu yörede bulunan Kaz Dağı Köknarı, pek çok özel bitkiyi görüp tanıyabilirsiniz. Kazdağları'nda yetişen adaçayı, nane, kekik türleri, binbir renk çiçek, yolculuğunuzu keyifli ve yararlı hale getirebilir. Böyle bir yürüyüş yapmak isterseniz, yöreyi çok iyi bilen birinden size rehberlik etmesini isteyin. Keşfettiğiniz güzelliklere şaşıracaksınız.
TARİH boyunca pek çok medeniyetin kurulduğu Altınoluk yöresinde her adımda eskiyi hatırlatan kalıntılara rastlamak mümkün. Antik Antandros Kenti'nin toprak üzerinde kalan kalıntıları, çok az olsa da, dikkate değer. Ayrıca beldede yapacağınız gezide pekçok çeşme, özellikle Çam Mahallesi'ndeki evler dikkatinizi çekecek.
ALTINOLUK'a gelip de zeytin ve ürünlerini almamak olmaz. Altınoluk Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifi'ne uğrarsanız aradığınızı bulabilirsiniz. Her tarafı ağaçlarla kaplı Altınoluk'ta ceviz ve badem de bol.
Ne yenir?
ALTINOLUK'ta yolunuzun üzerine çıkan hangi lokanta ya da pideciye girerseniz sizi memnun edecek bir şeyler bulabilirsiniz. İskele Mahallesi'ndeki balıkçı barınağı yakınındaki lokantalarda balık yiyebilirsiniz. Dağ yürüyüşleri ve piknik yerlerini tercih ediyorsanız piknik sepetinizi yanınızda götürün.
ALTINOLUK ılıman geçen kışlarıyla ünlü ama, olumsuz hava koşullarının bu hafta sonu beldeyi de etkileyeceği belirtiliyor.