Pazar Sohbeti

Bilardo bir beyin sporu

Bilardo İzmir İl Temsilcisi Mehmet Taşkapılı ‘‘Bir centilmen, bir beyin sporu olan bilardoyu, kahvelerden kurtarmak için büyük uğraş veriyor.

Lisanslı oyuncu sayısını artırmak. mevcutları geliştirmek için İstanbul'da yapılan Deneme Ligi'ni İzmir'de de oluşturmayı düşünüyoruz

HER ne kadar Semih Saygıner'in son yıllardaki uluslararası başarıları sayesinde sportif olarak ön plana çıksa da, bilardo halkın gözünde hala (kahvehane faaliyeti) imajından kurtulamadı. Tutkunlarının çok büyük keyif alarak oynadığı, kişisel olarak benim de izlemeyi çok sevdiğim bir spor dalı bilardo. İzmir'in çiçeği burnunda İl Temsilcisi Mehmet Taşkapılı, bilardoyu kahvehane oyunu olmaktan kurtarmak için büyük bir savaş başlattı. İki ay önce göreve gelen Taşkapılı, İzmir'de bilardo sporunu geliştirmek ve ciddi şekilde yapılmasını sağlamak için kolları sıvadı.

Bilardoyla kaç yıldır ilgileniyorsunuz?

20 yıldır bu sporun içindeyim. Yedi yıldır da lisanslı sporcuyum. Lise yıllarında çoğu zaman okulu kırarak bilardo oynamaya başladım. Zaman içinde ilgim, tutkuya dönüştü ve turnuvalara katıldım. Federasyonumuz 1993'te kuruldu. Bu nedenle uzun yıllardan beri bilardoyla ilgilenen ve tanınan kişiler bile sadece 7 yıldır lisanslı sporcu olarak görünüyor.

Bilardonun geçmişinden bahsedebilir misiniz?

Bilardo ile ilgili en eski bulgu ünlü filozof Anacharsasis'in M.Ö. 400'de bilardoya benzer bir oyun gördüğünü söylemesidir. M.S. 2. yüzyılda İrlanda Kralı Catkire More'un pirinçten yapılmış 55 top ile aynı malzemeden üretilmiş masa ve ıstakalar bıraktığı yazılı kayıtlarda bulunuyor. Yani bilardonun kökeni büyük ihtimalle Büyük Britanya Adası'na dayanıyor. O dönemdeki oynanış şekli günümüzdekinden farklı. Oyuncular ıstakalarını polodaki gibi dikey tutarak topları deliklere sokmaya çalışıyormuş. Yani başlangıcı bizim ‘‘delikli'' dediğimiz türden. İngiltere'de aristokratlar bilardoyu oynuyor. Zaman içinde çeşitlenerek yayılmış. Bugün snooker, pool, İtalyan bilardosu, karom, karombol, cadre, tek bant, üç bant dediğimiz bir çok türü var.

Nasıl bir oyun bilardo?

Bilardo, bir beyin sporu. Ancak zeki olmanız, iyi oynamanıza yetmiyor. Nöromüsküler koordinasyonunuzun da (kas-sinir uyumu) çok gelişmiş olması lazım. Bu uyum çocuk yaşta gelişmemişse, iyi bilardocu olmanız çok zor. Çünkü bilardo atıcılık gibidir. Topa vurmadan önce ıstakanın çok ince, milimetrik bir kayması bile negatif sonuç verir. Ayrıca bilardo çok farklı bilim dallarının bileşimi gibidir. Bilardo masası geometrik bir düzlem kabul edilip, buna uygun olarak formüller belirlenmiştir. Usta bir bilardocu bu formülleri kullanarak yapacağı atışta topun nereye gideceğini bilir. Geometrinin yanı sıra fizik, psikoloji gibi bilim dalları da bilardonun içindedir. İyi bir bilardocu bu tür şeylerin dersini almaz, ancak masa üzerinde yapılan her hesapta bilim dallarının metodlarını ister istemez uygular. Bilardo bir centilmenler oyunudur. ‘‘Sporcuların rakiplerini asla aldatmadıkları tek spor bilardodur'' diyebilirim. Yaş sınırı olmadan herkesin yapabilmesi de bir başka avantajı.

İlgiyi nasıl buluyorsunuz? İzmir'de lisanslı sporcu sayısı kaç?

İzmir'de lisanslı bilardocu sayısı 150. Düzenli olarak oynayanların sayısı ise bence 150 bin. Çoğu insanın faal olarak az ya da çok yaptığı tek spor dalı. İlgi inanılmaz boyutlarda. Özellikle genç kesimin yoğun ilgisi var. Kulüpleşme ve organizasyonlardaki eksikler, lisanslı sporcu sayısını olumsuz etkiliyor. İzmir'de Altay, Büyükşehir Belediyespor, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Spor Kulübü'nün yanı sıra Karadenizlilerspor, Şirinyer İdmanyurdu, Fahrettin Altay gibi bilardo takımları var. En büyük ilgiyi Altay gösteriyor. Lisanslı oyuncu sayısını artırmak için İstanbul'da yapılan Deneme Ligi'ni İzmir'de de oluşturmayı düşünüyoruz. Böylece lisanslı olmaya aday oyuncuların gelişmesini sağlayacağız. Ayrıca artistik bilardo dediğimiz, şova dönük oyunla gençlerin ilgisini çekmek istiyoruz. Altaylı Serdar Gümüş gibi Avrupa üçüncülüğü kazanmış, Dünya Klasmanı'nda üçüncü sırada bulunan bir sporcuya sahibiz. Onun gibi sporcularımızdan yararlanarak ilgiyi artırmayı hedefliyoruz.

Bilardo hala kahvehane oyunu imajından kurtulmuş değil. Bunun için neler söyleyeceksiniz?

Bilardoyu insanlara spor olarak kabul ettirmek, bu imajı silmek çok zor. Çünkü bilardo ülkemizde kahvehaneden çıktı. Federe hale geldikten sonra ise bilardo spor salonlarının önü açıldı. Bu salonlar kesinlikle kahvehaneden farklı. Sigara içilmeyen, bilardo dışında oyun oynanması yasak olan yerler. Kahvehanelerden alınan eğlence vergisini de ödemiyorlar. İki bilardo masası, elektronik skorboard ve GSGM (Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü) tastikli belgeye sahip bir antrenör bulunması, salon açmak için yeterli. İzmir'de 40'ın üzerinde bilardo spor salonu var. Bu salonları istenen standartlara getirmeye, bilardonun tamamen bu salonlarda oynanmasını sağlamaya çalışıyoruz. Spor salonu olarak görünen, ancak kahvehane gibi işletilen yerlere karşıyız. Yeniden belgeler isteyecek ve denetim yoluna gideceğiz. Gençlerin ve ailelerin bilardoyu bir spor olarak algılaması lazım.

İzmir'de bilardo sporunun gelişmesi adına başka hedefleriniz var mı?

En büyük hayalim, seyircilerin de gelebileceği ve turnuvalar düzenleyebileceğimiz bir bilardo tesisi. Şu anda bu sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin eksiği. İlk defa İzmir'de gerçekleşmesi en büyük dileğim. İnsanların tribünlerde oturarak müsabakaları izleyebileceği bir ortam oluşturulabilir. Örneğin böyle bir salon, Halkapınar'da temeli atılan Çok Amaçlı 75. Yıl Spor Salonu'nun bünyesinde bulunabilir.

Bilardo ile ilgilenen gençlere öneriniz var mı?

Gençere ilk önerim sigara içmemeleri. Spor yapan insanların sigara içmemesi gerektiğini ve bilardonun da bir spor olduğunu unutmasınlar.

Kimdir?

BİLARDO İl Temsilcisi Mehmet Taşkapılı 1964 Karşıyaka doğumlu. Ortaokulu Özel Türk Koleji'nde okuyan Taşkapılı, Lise eğtimini Gazi Lisesi'nde tamamladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı Bölümü'nden mezun oldu. Şu anda Batıçim'de çalışıyor. Bilardocu olarak resmi, gayrıresmi birçok turnuvaya katılan Mehmet Taşkapılı'nın bir İzmir birinciliği var.