Güncelleme Tarihi:
Demirtaş, Papandreu ile Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz yıl biraraya geldiğini hatırlatarak, “Başbakanımız, mavi pasaportlara bir gün için vizenin kaldırılmasını istedi. Ben aşağıdan iki işareti yaptım ve Papandreu ‘üç’ dedi. Neden bu olmasın ve ziyaretçilerimiz adalarınıza nefes aldırmasın? Fakat maalesef şu ana kadar bu konu hakkında hiçbir çözüm verilmemiştir. Sayın Papandreu’dan sözünü tutmasını bekliyoruz” diye konuştu.
Ege’yi pazarlayalım
Demirtaş, iki ülkenin turizmdeki işbirliğine de dikkat çekerek, şöyle dedi:
“Yıllardır söylediğimiz gibi artık ortak denizimiz olan Ege’yi tüm dünyaya birlikte pazarlamaya başlayacağımıza inanıyorum. Türk ve Yunan acentelerin oluşturacağı ortak turizm paketleriyle özellikle Uzakdoğu’dan turistleri bölgemize çekebilir, aynı anda iki ülkeyi ziyaret ettirebiliriz. Ancak bugün iki ülke arasındaki turizm hareketliliğini engelleyen iki konu var. Birincisi Türk vatandaşlarının Yunanistan’a girişlerinde Schengen vize uygulamasına tabi olması, ikincisi yeterli ulaşım olmaması.”
İzlanda-İsviçre modeli
Her yıl yaklaşık 500 bin Yunan vatandaşının Türkiye’yi ziyaret ettiğine dikkat çeken Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü; “Vize uygulaması olmadan rahatlıkla ülkemize gelebiliyorlar. Oysa Türk vatandaşları Yunanistan’a gidebilmek için vize almak zorunda. Dileğimiz bir-üç gün arasındaki ziyaretlerde vizenin kaldırılması. AB üyesi olmamalarına rağmen 1999’da İzlanda, 2005’te İsviçre ile yapılan anlaşma benzeri bir anlaşma öneriyoruz. O kadar yakın olan iki ülke arasında neden özel bir uygulama olmasın?”
Kriz İzmir’e yöneltti
Yunan iş adamlarının ülkelerinin içinde bulunduğu ekonomik kriz ortamında İzmir’e yöneldiğine de dikkat çeken Demirtaş, şöyle konuştu: “Ocak ayından nisan ayına kadar yaklaşık 100 Yunan işadamı odamıza başvurarak, iş ve işbirliği taleplerini iletti. Yunan iş adamlarının, iş bağlantısı yapmak için ülkemize gelmeye çok hevesli olduklarını görüyoruz ve bu bizi gerçekten çok memnun ediyor. Çünkü 1885 yılında kurulan İzmir Ticaret Odası’nı Yorgo efendilerle, Mehmet efendiler birlikte kurmuş. Aynı faturayı hem Türkçe hem Yunanca yazmışlar.”