Cavit YILDIRIM, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 08, 2009 00:00
Muğla’nın Kavaklıdere İlçesi’nde, Cumhuriyet İlköğretim Okulu 4’üncü sınıf öğrencisi Derya Gül (11), 27 Aralık 2007’de okulda Hepatit-B aşısı vuruldu.
Bir süre sonra mide bulantısı ve kusma şikayeti görülen Derya, üç gün sonra yaşamını kaybetti. Olayın ardından Sağlık Bakanlığı bir açıklama yaparak, ölümün Hepatit-B aşısıyla ilgili olmadığını bildirdi. İzmir Adli Tıp Kurumu’nda Derya Gül’ün yapılan otopsisi sonucunda kesin ölüm nedenini tespit edilemediği, alınan doku örneklerinin İstanbul Adli Tıp Kurul Başkanlığı’na gönderilmesinin uygun olduğu belirtildi. Olayı soruşturan Yatağan Cumhuriyet Savcılığı, İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan otopsi sonucunun bildirilmesini istedi. Adli Tıp’tan 19 ay sonra gelen cevapta, "Kurumumuzda, yıllık 140 bin dosyaya bakılmakta. Personel yetersizliğimiz nedeniyle, Derya Gül’ün dosyasına bakılamamıştır" ifadesine yer
verildi. İstanbul Adli Tıp Kurumu’nun bu raporu inşaat işçisi olan baba Dursun Gül’ün tepkisine neden oldu. Olaydan 2-3 saat sonra Sağlık Bakanlığı’nın kızının aşıdan ölmediğini açıkladığını hatırlatan Dursun Gül, "Sağlık Bakanlığı zan altında kalmasın diye mi, sonuç bildirilmek istenmiyor? Kızımın ölümünden sorumlu olanlar hesap vermeyecek mi? Bu durum acımızı daha da artırıyor" diyerek tepkisini dile getirdi. Kızlarının ölümünden sonra Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın kendisini arayarak başsağlığında bulunduğunu anlatan Gül, yine çareyi Başbakana mektup yazmakta buldu, Sağlık Bakanlığı ve Adli Tıp Kurumu hakkında şikayetçi oldu.