"Oğlum canlı bombaydı pimini devlet çekti"

Güncelleme Tarihi:

Oğlum canlı bombaydı pimini devlet çekti
Oluşturulma Tarihi: Nisan 13, 2013 00:00

Özel güvenlik görevlisi Nejat Alp ile eşi Melek Alp oğullarını çevresinden koparmak için Bergama’ya taşındı.

Haberin Devamı

 

 Aile, Zafer Mahallesi’nde kiraladıkları eve yerleşti. Ancak Furkan burada da kötü arkadaşlar edindi. Nejat Alp, arkadaşlarıyla bıçakla yaralama olaylarına karışıp uçucu madde bağımlısı olan, gözü önünde gün geçtikçe eriyen oğlunu tedavi ettirip, bu bataktan kurtarmak için devlete sığındı. Çaresiz baba, 20 gün önce Bergama Kayma-kamlığı’na, “Sayın Kaymakam, oğlum Furkan Alp bizi ya da başkasını öldürebilir. Ya da onu öldürebilirler. Bunun için oğlumun tedavi edilmesini istiyoruz” yazılı dilekçe verdi. Alp, aynı dilekçenin benzerini Bergama Cumhuriyet Savcılığı, Sağlık Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü’ne de sundu.

İki hastaneye de alınmadı
Kaymakamlık, Furkan Alp’i tedavisinin yapılması için İzmir Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi ve Eğitim Merkezi’ne yönlendirdi. Ancak, iddiaya göre Alp’e tedavisi için iki ay sonra-sına gün verildi. Bunun üzerine oğluyla Bergama’ya dönen baba Alp, Kaymakam Ahmet Ertan Yücel’e durumu anlattı. Yücel’in talimatıyla geçen 19 Mart’ta genç Furkan, babası ve bir polis memuru eşliğinde Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi’ne götürüldü. Nejat Alp, burada da tüm ısrarlarına rağmen Furkan’ın yer olmadığı gerekçesiyle kabul edilmediğini söyledi. Oğlunu bir türlü tedavi ettiremeyen Alp’in korktuğu başına geldi. Furkan, beş gün sonra, daha önce kavga ettiği Rumen uyruklu Devit Jaki tarafından göğsü ve sırtından yaralandı. Bergama Devlet Hastanesi’ne kaldırılan genç kurtarılamadı.

Haberin Devamı

Suç duyurusunda bulunacak
Oğlunu kaybetmenin acısını yaşayan Nejat Alp, “Oğlum canlı bir bombaydı ama pimini önlem almayan devlet çekti. Baba olarak evladıma sahip çıkamadım. Devletimin sahip çıkması istedim. Ancak kaymakamlık, savcılık, sağlık müdürlüğü ve polis gerekli önlemi almadı” dedi. “Oğlum tedavi altına alınmış olsaydı bu durum yaşanmayacaktı” diyen Alp, “Cinayetten bir gün önce oğlum, kız yüzünden biriyle kavga etmiş. Kavga ettiği kişi evimize gelip tehdit etti. Ben de polise gitmesini söyledim. 24 Mart akşamı evimizin penceresi taş atılıp kırıldı. Polisi aradım. Gelen ekiple karakola gittiğim sırada oğlumun bıçaklanıp öldürüldüğü haberini aldım. Oğlumun tedavi altına alınmamasıyla ilgili kimin ihmali varsa haklarında suç duyurusunda bulunacağım. Eşim Melek de oğlumuzun ölümünden sonra bunalıma girdi, psikolojik tedavi görmeye başladı” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!