Muhteşem Çanakkale için önce ulaşım şart

Güncelleme Tarihi:

Muhteşem Çanakkale için önce ulaşım şart
Oluşturulma Tarihi: Ekim 07, 2008 00:00

Çanakkale'deki sivil toplum örgütlerinin başkanları, kentin sorunlarını masaya yatırıp çözüm önerileri getirdi, "Muhteşem Çanakkale" için projeler sundu. Kentin birinci derece sorunu ulaşıma dikkat çekildi.

ÇANAKKALE’deki sivil toplum örgütlerinin başkanları, kentin sorunlarını masaya yatırıp çözüm önerileri getirdi. Kentin birinci derece sorunu ulaşıma dikkat çekildi. Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Tamer Balçık, Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği (ÇASİAD) Başkanı Hüseyin Yalman, Ticaret Borsası Başkanı Kaya Üzen, kentin ekonomik yönden gelişmesini sağlayacak öncelikli görüşlerini dile getirdi. Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Mustafa Vurucu ile Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Nurettin Dündar boğaz kenti Çanakkale'de, esnafın içinde bulunduğu darboğazdan çıkarılmasıyla, kentteki yaşam standartlarının da arttırılmış olacağını, bunun olumlu yansımasının tüm kentliyi etkileyeceğini savundu. Çanakkale’de iki önemli odaya başkanlık yapan Ömercioğlu çiftikentin geleceğinden emin. "Dünya kentiyiz. Böyle de olmaya devam edeceğiz" diyen Baro Başkanı Avukat Tülay Ömercioğlu ve Mimarlar Odası Başkanı eşi Ünal Ömercioğlu, kentin belli başlı sorunlarının bulunduğunu belirterek, "Sorunların çözümü aslında kolay, önemli olan bu sorunlara müdahaledeki dımların kararlılıkla atılması" dedi. Tabip Odası Başkanı Doktor Ersin Gin, Eczacılar Odası Başkanı Selim Balcı, Mali Müşavirler Odası Başkanı Cengiz Demirel, Ziraat Odası Başkanı İlhan Ulus sosyal yaşamdan, ekonomik yapıya, tarım ülkesi Türkiye’nin içinde bulunduğu sıkıntının, genel yansımasının hissedildiği Çanakkale’de, temsil ettikleri sektörlerin yaşama yönelik sorunları ve çözümlerini anlattı.

Eğitim seviyesi yüksek

Çanakkale Ticaret Borsası Başkanı işadamı Kaya Üzen: "Çanakkale’nin ulaşılabilir bir kent olması için, acil çözüm bekleyen sorun ulaşımdır. Duble yol projelerinin Çanakkale’de tamamlanması istiyoruz. Uçak seferlerinin daha sağlıklı hale getirilmesi gerekli. Ayrıca coğrafi yapısı, tarihi, kültürü eğitim seviyesi yüksek olmasına rağmen yatırımcı sayısı az. Altyapı eksikliklerinin biran önce giderilmesi gerekir. Sesimizi yükselterek hükümetin Çanakkale’ye yatırım yapmasına olanak yaratmalıyız. Bu sorunlar çözüldüğü takdirde Çanakkale farklılığın yaratan bir kent haline gelir. Ayrıca Çanakkale, turizmden hak ettiği geliri alamıyor. Tarımsal sanayi kuruluşu da az. Eğer ürünleri işleyerek satabilirsek kent ekonomisine daha fazla katkı sağlanır. Bunun için müteşebbislere ihtiyacımız var."

Vizyonu belirlenmeli

ÇASİAD Başkanı Hüseyin Yalman: "Çanakkale Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (ÇASİAD) tüm üyeleriyle birlikte hem fikir olduğu en önemli ve acil sorun, Çanakkale’ye ulaşım sorunudur. Sahil şeridimizin uzunluğuna bakıldığında, Çanakkale'den adalara, tarihi yerlere hatta ilçelere deniz yoluyla ulaşım gelişmemiştir. Yıllardır atıl olarak duran havaalanımız, ulaştırma bakanımızın desteği, valimiz ve kentimiz dinamiklerinin birlikte hareket etmesi sonucu tarifeli seferler başlamış ancak, uçak şirketinin sorumsuz davranışları nedeniyle güven kaybetmektedir. Çözüm önerilerine gelince. Çanakkale’deki tüm resmi, sivil kurum ve kuruluşlar ortak sorumluluk anlayışıyla hareket ederek acilen duble yollardaki geri kalmışlığımızı gidermek, orta vadede Kepez Limanı'nı demiryoluyla Bandırma’ya bağlayacak projeleri tamamlayıp, havalimanına da değişik boyutlarda uçakların inebilmesini sağlayarak, uçuşu rekabete açmak için çalışmalar tamamlanmalı. Çözüm yolunda ÇASİAD yapılacak tüm çalışmalarda öncü görev almağa hazırdır. "

Park yeri bulunmayacak

Eczacılar Odası Başkanı Selim Balcı: "Duble yolların bittiği noktada Çanakkale’ye gelmişsiniz demektir. Çanakkale’de en büyük konulardan biri trafik ve otopark sorunu. Yakın gelecekte kentte arabaları park edecek yer bulamayacağız. Sorumlular araçlara hem yer göstermiyor. Hem de ceza işlem uyguluyor. Kamu çalışanları çekiciler tarafından araçları çektirerek, ayrıca ceza uygulamasına yol açıyor. Ben Çanakkaleliyim. 50 yıldır bu kentte yaşıyorum. Çanakkale’ nin artık kabuğunu kırıp, memur ve emekli statüsünden kurtulup, özellikle turizm alanında çevre dostu yatırımların bu kente yapılmasını bekliyorum. Organize sanayiinin bir an önce aktif hale gelmesini, oranın depolama alanından kurtulmasını istiyorum. Bursa, İstanbul ve İzmir yönünden kara yolu ile gelirken, Çanakkale il sınırına girildiğinde, Duble yollar bitiyor. Diyorsunuz ki Çanakkale’ye geldim. Yani duble yolun bittiği yer, Çanakkale’ ye gelindiğini gösteriyor. Bu sorunlar çözümlendiğinde, Avrupa ve hatta dünya kenti olacağız."

Esnaf teşvik almadı

Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği Başkanı Mustafa Vurucu: "Ülkede bir çok alanda faaliyet gösteren sektörlere teşvik verildi ancak esnaf tek bir kuruş teşvik alamadı. Çanakkale, toplu alışveriş merkezlerinin hedefi, odağı haline dönmeye başladı. Bu da 10 binlerce kayıtlı üyesi bulunan birliğimizin onlarca mensubuna şimdiden kepenk kapattırmaya başladı. Denizdeki gemiler, havadaki uçaklar teşvik alıyor. Deniz taşımacılığı ve balıkçılık, çiftçi ÖTV'siz mazot alıyor. Köylüye, az da olsa, hayvan başına dönüm başına teşvik veriliyor. Ancak esnaf ve sanatkar bir kuruş teşvik almadı. Alamıyor. Faiziyle birlikte kullandığı kredileri geri ödemeye çalışırken, esnaf yok olup gidiyor. Esnaf ve sanatkarı gelişemeyen bir toplumda, refah aramak, havanda su dövmekle eş değer diyebilirim. Çanakkale ne ulaşım ne de istihdam problemini çözemediği için gelişemeyen bir kent durumunda. Ulaşımı rahat ve kolay bir pozisyonda yer alsa, bölgeye yatırımcı gelecek. Sanayileşmesi, bölgenin tarihi ve kültürel dokusuna zarar vermeyecek koşuluyla şekillenmiş olsa, bir anlamda istihdam problemi de ortadan kalkacak. Bu kenti cazip kılacak koşulları yaratmak Hükümet programıyla sağlanmalı."

Yönetimlere büyük iş

Çanakkale Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Nurettin Dündar:"Çanakkale’de yerel yönetimlere büyük iş düşüyor. Yerel yönetimler çözüm önerileri bulmalı. Dört bir yanı milli parklarla çevrili Çanakkale’de, dünyanın gözünü çevirdiği törenler yapılıyor. Bir Anzak koy çıkarmasının yıl dönümünde yahut 18 Mart Deniz Zaferi yıldönümü kutlamalarında, dünya basını kenti mercek altına alıyor. Bu kente bu tarihlerde yolunuz düşerse, otel ve motellerinde kalacak yer bulamıyorsunuz. Çarpıklık da aslında burada başlıyor. Dünyanın insanı kente geliyor. Turizm, tarih ve kültür kentisin, misafirini ağırlayacak tesislerin yetersiz. Kent yıldan yıla binlerce insanın günü birlik ziyaret akınına uğruyor. Turizmi geliştirmek adına ziyaretçilerin birden fazla gün kentte kalması için çeşitli çalışmalar, açıklamalar yapılıyor. Biz kente gelen konukları bir gün bile barındıracak kapasiteye sahip değilken, bunu nasıl yaparız da, günlerce konaklamayı başarabiliriz. Kent merkezinde ve ilçelerinde kurulu Onsekiz Mart Üniversitesi, bugün adından uluslararası düzeyde söz ettiren önemli bir kurum. Üniversitenin, Çanakkale’de ekonomiye yıllık getirisi milyonlarca YTL. Öğrenci barınma sorunu halen bitmiş değil. Her geçen yıl bu üniversiteyi tercih eden genç sayısı artıyor. Akabinde kentin nüfusu da böylelikle artış gösteriyor. 15 bine yakın öğrenci kent merkezinde. Tüm bunlar kentin sadece birkaç sorunu olarak karşımızda. Çözme yolunda da sihirli bir değnek mi bekleniyor diye zaman zaman kendime soruyorum. Kısacası şehirleşme planı son yıllarda bazı yerleşime açılan bölgelerde uygulanmaya başlamış ve olumlu sonuçlar alınarak bu konuda rahatlamış bir Çanakkale gündeme gelmiş."

İnsana kaliteli yaşam

Mali Müşavirler Odası Başkanı Cengiz Demirel: "Ben sonuçtan başlamak istiyorum. Çünkü öncelikle hedeflerimize, hedefe vurgu yapılması gerektiğine inananlardanım. Beni asıl ilgilendiren kent insanının mutlu olup olmadığı. Kent insanına daha kaliteli bir yaşam ortamı sunarak, bunu başarabilecek miyiz? Bakış açısını böyle belirleyebilirsek (her ne kadar mutluluk göreceli dense de) sorunları da, çözümlerini de daha rahat ortaya koyabiliriz. Çanakkale’ de yaşayan bazı sorunların artık bir an önce çözülmesini istiyorlar. Son birkaç yılda , uzun yıllardır yapılmadığı kadar alt yapı çalışması yapıldı. Trafik ve park sorunları daha ciddi bir boyutlara ulaşmadan çözülmesi gereken bir diğer sıkıntı. Boğaz geçişi yapan transit araçların, kente girmeden, çevre yollarını kullanarak bir başka noktadan boğaz geçişi yapmaları artık bir zorunluluk. Bir de tabi ki her ortamda hala ilimize ulaşmanın zorluklarından bahsetmek hepimizi üzüyor. Çanakkale aslında Onsekiz Mart Üniversitesi’nin kurulmasıyla birlikte tercihi yapmış. Kim ne derse desin, bu kent, "Turizm -Kültür - Üniversite" üçgeninde gelişimini sürdürecektir. Çanakkale’ nin kesin olmazları vardır. Örneğin kentimizi, içinden çevre yolları geçen bir köprü altı kenti olarak hayal edenlerin , bu hayalleri hiç bir zaman gerçek olmayacaktır. Bu kenti kirli sanayilerin bir odağı gibi düşünenler, kent nüfusunu 15 yılda 5 kat arttıracak projeleri hedefleyenler hiçbir zaman başarılı olamayacaklardır. Çanakkale özellikle cephe iyileştirmesi yoluyla yapılan alan düzenlemelerini çeşitli bölgelere yayarak tarihi kimliğini ön plana çıkarmalıdır. Çarşı caddesinde yapılan çalışmaların devamı daha hızlı getirilmeli, başka kaynaklarda kullanılarak, Yalı Caddesi, saat kulesi civarı, Barlar sokağı , Hasan Mevsuf sokağı gibi bölgelerde de bu çalışmalar yapılmalıdır. Yeni yaya alanları yaratılarak kent halkı cazibe merkezleri oluşturulmalıdır. Kente gelen konuklara nasıl davranacağımızdan başlayarak, onlara ne sunacağız, onları nerelerde ağırlayacağız, bu işlerde ki standartlar ne olacak, aslında hepsi bilinen ama yapılmayan şeyler. Burada toplumsal bilinci oluşturma konusunda adımlar atmak gerekiyor. Belediye, Ticaret ve sanayi Odası, Yerel Gündem 21, Kent konseyi gibi bir çok aktör aslında bunun için çaba da harcıyor. Kente gelen konukları burada bir günden fazla konaklatmak hepimizin asli görevi olmalı. Bu kentte daha kaliteli bir yaşamın anahtarı aslında burada yatıyor. Konukları getirebilmek için yaptıklarımız, bizlere daha da huzurlu bir ortamda, daha iyi kazançlarla yaşamayı öğretecek. Çanakkale’ye gelenlerin sadece Troya ziyaretiyle, ya da Şehitlik ziyareti ile bu kenti terk etmelerine izin vermemeliyiz."

Tarım ite-kaka gidiyor

Ziraat Odası Başkanı İlhan Ulus: "Türkiye tarım sektöründe ne sorun yaşıyorsa, Çanakkale’de bundan aynı ölçüde etkileniyor. Kentte, Mili Park sahaları nedeniyle bazı bölgelerde tarım, deyim yerindeyse ite-kaka yürüyor. Bu rağmen, üretimde bir sıkıntı yok. Ancak üretilen malın pazarlanması noktasında sıkıntı var. Bunu çözecek Boylama- Paketleme tesisi gibi yatırımlara ihtiyaç var. Bu konuda devlet teşviği gerekiyor. Böylelikle Çanakkale tarımı yön bulur, rahatlar. Çanakkale öncelikli iller kapsamına girip, Gökçeada ve Bozcaada da bu kapsama alıp, yatırımcıyı yöreye çekebiliriz. İnşaatı devam eden ,açılışı her ne kadar yapıldıysa da sulama kanalları bitirilmeyen baraj ve göletlerin ivedilikle tamamlanması durumunda, Tarıma dayalı ürünlerde bu kent patlama yapar. Çanakkale il bazında, eko tarımın sağlık bir şekilde yürütülebileceği ve sektörde pazar payını iyi ölçülerde elinde tutabilecek bir verimliliğe sahip. Ne var ki, kente ulaşım kara yolu ile bile çileli bir hal almışken, ağır tonajlı araçlarla yapılabilecek mevsim ürünlerinin sevkıyatı çeşitli sorunlara neden oluyor. Özetle, tarım ürünlerinin dış ve iç pazara sevkıyatında dahi önümüze çıkan ulaşım, kentin her iş dalında bir sorun olarak çözüm bekliyor. Örnek verecek olursak, Tekel kanyak Fabrikasının özelleştirilmesine bağlı satışı ardından, Kanyaklık ve Şaraplık üzümler elde kaldı. Bir çok köy ve beldede geçim kaynağı olan bağcılık bir şekilde çökertildi. Bu kentte dünyanın en iyi üzümleri yetişiyor. Özellikle Bozcaada bu konuda lider. Bölgede de hatırı sayılır üretimler var. Çanakkale gelecek planlarını yaparken, üretime dayalı sanayii tesisleri ile gelişimini sürdürebilir düşüncesindeyim."

Bir kültür ve

turizm şehri

Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı İşadamı Tamer Balçık: "Çanakkale misyonunu kültür ve turizm şehri olarak belirlemiş olmasına rağmen, ulaşımı en zor olan illerden biridir. Karayolu ulaşımı kötüdür. İstanbul, İzmir, Bursa bağlantı yolları düşük kalitededir. Deniz ve demiryolu bağlantısı yoktur. Ulaşım olmayan bir yörede de turistik, kültürel ve tarihi değerlerimiz ne kadar önemli olsa da bir atılım yapılabilmesi mümkün değildir. Devlet tarafından yapılabilecek altyapılar tamamlanmadığı için, yeni yatırımcılar gelmemekte ve Çanakkaleliler'in yaşam standartlarını yükseltebilecek gelir elde edilememektedir. Karayolu süratle tamamlanmalı ve ulaşım kalitesi yükseltilmeli. Çanakkale’nin önümüzdeki yıllarda, plansız ve çarpık büyümesi, betonlaşması ve doğal değerlerinin yok olmaması için, bir makro plan yapılmalı. Turizm ve sanayi tesisleri için yeni bir bölge belirlenmelidir."

Kentte büyük

işsizlik var

Baro Başkanı Tülay Ömercioğlu: "Çanakkale bir üniversite kenti mi, turizm mi, yoksa tarih kenti mi olacak? Hatta hatta organize sanayiye mi dönecek? Önce buna karar verilmeli. Bunların kararı verilmedi. Kentte büyük bir işsizlik sorunu var. Atılım planı gerekiyor. Önemli olan hangi alanda ilerleyeceğimizi belirlemek. Bunu belirlemek, ne olacağımı bilmek, kendimizi olacağımız alana göre eğitmek geliştirmek gerekiyor. Çanakkale’nin gençleri, burada yaşayamıyor. Çünkü iş imkanı yok. Liman açıldı. Hizmet sektörü dışında çalışıyor. Ulaşım zaten bir bela. Deniz işletmeciliği, taşımacılığı, Çanakkale gibi bir boğaz kentinde önem verilip gelişmesi gereken bir sektör. Bundan da fayda göremiyoruz. Raylı sistemi bu kente getirmenin imkanı hiç mi yok? Taşımacılık anlamında bu bile kenti 50 yıl ileriye adım attıracak bir gelişme olur. Deniliyor ki, 10 yıl sonra 300 bin kişilik Çanakkale. Bu olacak ama, bunun altyapısı var mı ki? Sonuçta, nasıl bir Çanakkale istiyoruz. Onu belirleyip, o hedefe doğru gidersek, bu kent tarihi, kültürel, doğal zenginliklerine yaraşır bir şekil alabilir. Yoksa uzun yıllar havanda su dövüp, hayal kurmaya devam ederiz."

10 yıldır misyon

tartışması sürüyor

Mimarlar Odası Başkanı Ünal Ömercioğlu: "Ekotarım yapılabilecek bir toprak yapısına sahip Çanakkale, üretime sahip sanayi anlayışıyla hareket edildiğinde, çağın kenti olabilir. Biz 10 yıldır bu kentin misyonunu tartışıyoruz. Turizm, kültür, tarih ve öğrenci kenti bir Çanakkale profili karşımıza çıkıyor. Bir de emekli kenti durumu var. Kentimizi, birilerinin düşündüğü gibi sanayi kenti olarak düşünürsem farklı bir bakış açısıyla konuları değerlendirmem lazım. Ben başka düşünceler de olduğu gibi, ileride bu kenti İstanbul’a alternatif bir kent olarak görmek istemiyorum. Olamaz diyorum. Çünkü Çanakkale, içerisinde üç ayrı milli park barındıran, coğrafi ve kültürel yapısı ile tarihi dokusu ellenmemesi gereken bir yer. Bu açıdan Çanakkale’nin şehirleşme, imarlaşma ve kentleşmesi ile ilgili geleceğe yönelik bir planlama yapılması kesinlikle gerekli. Neye göre, doğa, tarih, turizm ve üniversite kenti Çanakkale’ye yönelik bir planlama ile 50 yıl sonrasına bakarak planlama yapmamız lazım. Eğer Çanakkale’nin gelecekte 300 bin nüfuslu olduğunu varsayarsak, bu nüfusa içme suyu kaynağının yetersiz kalacağını düşünmeliyiz. Çanakkale’nin çevreyle bağlantılı yol problemini acilen çözmeliyiz. Duble yol projesinde en sona kalan bir iliz. Bu yıl sonuna kadar,duble yol projesi yatırım programına alınmalı ki, artık ulaşılabilen bir kent durumuna gelebilelim. Çanakkale’nin sosyal dengelerini bozmayacak yatırımlar yapmak lazım. Örneğin, Forum alışveriş merkezini buraya getirmemek lazım. Kısaca yabancı kaynaklı alış veriş merkezlerini burada düşünmemek gerek."

Hastalar nakil

sorunu yaşıyor

Tabip Odası Başkanı Dr. Ersin Gin: "Çanakkale sağlık hizmeti konusunda şanslı. Ancak, hasta nakli sırasında sorunlar yaşanıyor. Ulaşım problemi özellikle Gökçeada ve Bozcaada ilçeleri için geçerli. Üç tarafı denizle çevrili Türkiye gibi, üç tarafı denizle çevrili bir ilde, deniz ulaşımı tam sağlıklı yürümüyor. Denizden ulaşım, İstanbul ve İzmir’e kadar sağlanabilecek bir konumdaki Çanakkale bu yönden büyük bir şanssızlık yaşıyor. Kenti ikiye bölen Sarıçay’da bir dizi düzenleme ile bir Venedik’e dönüştürebilir, herkesin ilgi odağı bir durumda ayrı bir güzellik sunulabilir. Tabip odası olarak, bizim konumuz elbette sağlık. Çanakkale bu yönde oldukça şanslı. Sağlığı oluşturan, çevresel, bireysel ve kamuya yönelik nedenler vardır. Bireysel nedenlerde sağlık konusunda sorun yaşanmıyor. Çünkü kentte eğitim düzeyi yüksek, bilinçli insanlar yaşamakta. Sağlıklı beslenip kendilerini bu konuda koruyabiliyor. Çevresel anlamdaki konuda iyot ve oksijenin bol bulunduğu bir bölgeyiz. Sağlık çalışanı konusunda sıkıntı yok. Her branşta hekimi olan bir kent. İlçelerin tümünde sağlık konusuna ilişkin problem yaratacak bir eksik yok. Sağlık ocaklarının sayı da yeterli. Ancak Çanakkale devlet hastanesi kapasitesinin çok üzerinde çalışıyor. 70 bin nüfuslu kent olmasına karşın yıllık muayene sayısı 600 bin civarında. Sanki nüfusu milyonun üzerinde bir kentmiş gibi, sağlık problemleri çok. Bunun da nedeni, nüfusunun büyük bir bölümünün Türkiye ortalaması üzerinde yaşlılardan oluşuyor olması. Türkiye ’ de yaşlılık oranı yüzde 12 dir. Çanakkale ise bu ortalamanın üzerinde. Dolayısıyla yaşlılığa bağlı kronik hastalıklara çokça rastlanıyor. Bu nedenle bazı tetkikler için hastalar artık büyük kentlerdeki Üniversite hastanelerine gönderilmeyecek şekilde bu kentte önlem alınmalı. Örneğin anjiyo Çanakkale’de de yapılabilmeli. Her ilçeye bir hastane mantığı güdülmemeli."

Erdem sürek
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!