Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2008 00:00
Bu hafta muhtar olduğu halde başka bir işte çalışan SSK’lı olabilir mi ve emekli işçiye ihbar ve kıdem tazminatı ödemesi nasıl olur, sorularını cevaplandırıyoruz.
SORU: "Mahalle muhtarı olarak görev yapıyorum. Bir arkadaşım var. Bana yanında çalışmamı teklif ediyor. Muhtar maaşı alıyorum ve Bağ-Kur’luyum. Çalışırsam nasıl olacak, SSK sigortalısı mı olacağım?"
Æ İsmi mahfuzCEVAP: Baştan söyleyelim, bu durumda olanlar için bir sıkıntı yok. Şöyle ki, seçilerek köy veya mahalle muhtarı olanlar, eğer herhangi bir sosyal sigorta kanununa tabi değiller ise zaten 1479 sayılı esnaf Bağ-Kur Kanunu’na tabi olmaktadırlar. Sizin durumunuz ise bunun tersi, mahalle muhtarlığınızdan dolayı Bağ-Kur’lusunuz ve aynı zamanda işçi olarak başka bir işte de çalışacağınız anlaşılıyor. Artık işçi olarak çalışmanızdan dolayı SSK sigortalısı olamazsınız. İşvereniniz size ücret öderken sadece vergi kesintisi yapacak, sizden sigorta primi kesintisi yapmayacak. Öte yandan, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emekli aylığı alanlar muhtar seçildiklerinde, muhtar ödeneği alıyorlar diye emekli aylıkları da kesilemeyecektir.
Emekli işçiye ihbar ve kıdem tazminatı ödemesi
SORU: "Babam emekli aylığı alıyor ve bir fabrikada çalışıyordu. İşten çıkarmışlar ama sen emeklisin, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı alamazsın" demişler. Gerçekten böyle mi, bir hakkı yok mu?"
Æ R.KALELİCEVAP: Bu konuda kamuoyunda genel olarak böyle bir yanılgı yada bilgi eksikliği var. Esasen İş Kanunu’muzda işçilik hakları açısından emekli-emekli olmayan işçi ayrımı yapılmamıştır. Dolayısıyla ister emekli aylığı aldığı halde işçi olarak çalışılsın isterse emekli olunmasın, kanunda öngörülen şartların varlığı halinde, işverence işçiye kıdem ve ihbar tazminatı ödenmesi zorunludur. İş Kanununun 17.maddesine göre, işçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalışması durumunda, taraflar(işçi yada işveren) iş sözleşmesini feshederken önceden birbirlerine
haber vermek zorundadırlar. Kanunda, işçinin hizmet süresine göre bu feshi ihbar süreleri 2, 4, 6 ve 8 haftadır. Bunlar da en az sürelerdir. Yani taraflar sözleşme ile bu süreleri artırabilirler. İşte, diyelim işveren bir yıllık hizmet süresi bulunan işçiyi işten çıkaracakken, ona 4 hafta önceden haber verecek. Yani onu bu 4 hafta boyunca normal bir işçi gibi çalıştırıp ücretini ödeyecek. Ancak dilerse, işte bu 4 haftalık ücreti peşin vermek suretiyle de feshi bildirdiği gün çıkarabilecektir. İşte, işverenin ödemeden çıkardığı örneğimizdeki bu 4 haftalık ücrete uygulamada biz ihbar tazminatı demekteyiz. Belirtelim ki, koşulları var ise, yani işçi de işverene ihbar önelinde bulunmaksızın iş sözleşmesini sona erdirir ise işveren ondan ihbar tazminatı isteyebilir. Kıdem tazminatı ise 1475 sayılı eski İş Kanunu’muzun halen yürürlükteki 14. maddesi ile düzenlenmiş bulunmaktadır. Burada sözü edilen, işverence "ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırılık" sebebiyle iş sözleşmesinin haklı sebeple feshi dışında bir sebeple sona erdirilmiş olduğu düşünülüyor ise kıdem tazminatı da talep edilebilir. İşverenin ihbar ve kıdem tazminatları ile diğer işçilik haklarını ödememiş olması durumunda, çalışma bölge müdürlüğüne başvurulabileceği gibi iş mahkemesinde dava da açılabilir. Bütün bu hakların talep edilmesinde işçinin emekli aylığı alıyor olmasının bir önemi bulunmamaktadır.