Güncelleme Tarihi:
KÖRFEZ'de vapur seferleri artınca, Karşıyaka’dan gelip gitmek daha keyifli hale geldi. Ben otobüste kitap okuyamam, devamlı önüme bakınca başım döner. Vapur, deniz yolculuğunun yanısıra, bir de okuma keyfi sunuyor.
ÖNCEKİ gün yine pencere kenarındaki yerime yerleştim, kitabımı çıkardım, çayımı beklerken benden önceki yolcunun koltuğun kenarına sıkıştırdığı gazete gözüme ilişti. Gazete parçası demek daha doğru. Hafta sonu eklerinden birinin bir parçası. Gazete gördüm mü göz gezdirmeden duramam. İlginç bir haber dikkatimi çekti. Tüm dertlerin temelinde stres ve sıkıntının olduğunu anlatan bir haberdi. Devamında kadınların alışveriş yaparak stresten kurtulduğunu, bu açıdan erkeklere oranla şanslı olduğunu yazıyordu. Eh denemeye değerdi.
ÖYLE alışverişi sevenlerden değilim. Hatta biraz uzarsa sıkılırım. Ne alacağıma önceden karar verir, çabucak alır çıkarım. Aylak aylak dolaşmamak için büyük bir alışveriş merkezine gitmeye karar verdim. Konak’ta indim ve YKM’ye yöneldim. Çok uzun zamandır uğramadığım için değişiklik beni şaşırttı.
YKM'nin içinde Özsüt
ALT kat yeniden düzenlenmiş, neredeyse dev bir parfümeri mağazası haline gelmiş. Kullandığım markanın reyonuna yöneldim, epeydir ihmal ettiğim eksiklerimi aldım. Paketlerim hazırlanırken telefonum çaldı ve uzun süredir birlikte yemek yemeyi planladığımız bir ilkokul arkadaşım öğle yemeğinde buluşmayı önerdi.
NEREDE buluşacağımızı düşünürken YKM’nin içindeki Özsüt Cafe’yi gördüm. İşyeri Konak’ta olduğu için ona da çok uygun geldi ve on dakika sonra Lancome reyonu önünde buluşup cafeye gittik. Yanında benimle tanışmak isteyen bir arkadaşıyla gelen ilkokul arkadaşım, kendisine çok yakın olduğu halde cafeyi görmediğini söylüyordu.
HAYLİ kalabalık olmasına rağmen üç kişilik bir masa bulduk. Öğle tatili kısa olduğu için servis elemanımıza acelemiz olduğunu söyledik, mönüye bir göz atıp sıcak salatalarımızı ısmarladık. İkimiz biftekli, yeni arkadaşımız tavuklu salata istedi. İşyerinde kalan arkadaşları için de pakette kulüp sandviç söylediler. Önce beş çeşit sos, ardından salatalarımız geldi.
MARUL, ince domates, sotelenmiş biftek dilimleri, mısır, maydanoz ve roka ile yapılmış salata kaşar peyniri rendesi ile lezzetlendirilmiş. Hiç sos kullanmadan bile yeteri kadar lezzetli. Etler yumuşacık, marul ve yeşillikler taze. Salatanın lezzeti kadar sunumu da özenli. Bu sıcak salatalara bayılıyorum. Hafif, lezzetli ve sağlıklı oluyor, üstelik doyuruyor.
CAFE kalabalık bir alışveriş merkezinin içinde olduğu için biraz gürültülü bir ortamda yemek yemek zorunda kalıyorsunuz ama eğer masada sohbet iyiyse çok rahatsız edici olmuyor doğrusu. Az sonra sandviçimiz paketlenmiş olarak geldi.
SERVİS elemanlarımız bizi hiç bekletmeden hesabımızı getirdi. İçeceklerimizle birlikte yaklaşık 12 milyon lira ödedik. Aklımız dondurma ve tatlılarda kaldı ama onların mesai saati geldiği için kalkmak zorunda kaldık.
BEN kaldığım yerden alışverişe devam etmeye kararlıydım ama yemekten sonra stresimin yok olduğunu fark ettim ve şu sonuca vardım. Stresten kurtulmak istiyorsanız alışveriş yapın, yüz ve göz kremleri ile yeni çıkmış bir parfüm alın.
EN azından cildiniz genç kalır ve hoş kokarsınız. Ama stresten kurtulmanın çok daha ekonomik ve zevkli bir yolu daha var. O da sevdiğiniz bir arkadaşınızla güzel bir yemek yemek. İki öneriden birini bir gün değerlendirin. Kendinize zaman ayırmak hoşunuza gidecek.