Oluşturulma Tarihi: Eylül 06, 2009 00:00
Haksız işgallere, manda ve himayeye, işbirlikçilere karşı onurlu bir duruşun adı olan Türk Kurtuluş Savaşı emperyalizme karşı 20. yüzyılın ilk bağımsızlık savaşı olmuştur. Kurtuluş Savaşı gerçeğinin temelinde bazı şehirlerin önemli yeri bulunmaktadır. Bu şehirler içerisinde Aydın’a ayrı bir sayfa açmak gerekmektedir.
Aydın Sancağı’nın bulunduğu alan Kuva-yı Milliye sürecinin en canlı yaşandığı bir coğrafyadır. İlk direniş hareketleri asker-sivil bu coğrafyada gelişip hayat bulmuştur. Aydın Sancağı tüm kent, kasaba ve köyleriyle Kurtuluş Savaşı sürecine önemli katkılarda bulunmuştur. Adı adeta direnişin simgeleri efeleriyle özdeşleşen kent, özgürlüğüne duyarlı yapısı ve kimliğiyle Kurtuluş Savaşı boyunca varlığını hem teslimiyetçi İstanbul Hükümeti’ne, hem de işgal güçlerine kabul ettirmiştir. Aydın’da başlayan yerel direniş kıvılcımı kısa sürede Anadolu’ya yayılarak işgallere karşı mücadele ateşini körüklemiştir. Bu onurlu mücadele nice kahramanlık hikáyesi, nice destansı olayları yaratmıştır.
İnsanlık dışı trajediler
Malgaç Baskını, Erbeyli Baskını, Aydın şehrinin Yunan işgal güçlerinden geri alınışı gibi... Bu onurlu mücadele Yörük Ali Efe, Demirci Mehmet Efe, Durmuş Ali Efe, Mesutlarlı Mestan Efe, Sökeli Cafer Efe, Danişmentli İsmail Efe, Sancaktarın Ali Efe, Zurnacı Ali Efe, Tekeli İsmail Efe, Orhaniyeli Kara Durmuş Efe, İmamköylü Çete Ayşe, Baltaköylü Kadınlar, Albay Şefik (Aker), Binbaşı Hacı Şükrü, Binbaşı İsmail Hakkı, Arap Yüzbaşı Nuri, Kurmay Yüzbaşı Selahattin, Yüzbaşı Faik, Yüzbaşı Rıfat, Teğmen Zekai, Teğmen Kadri, Teğmen Selami, Yedeksubay Necmettin (Aydınalay), Hacı Süleyman Efendi, Mahmut Esat (Bozkurt) Bey, Asaf Gökbel Bey’e tarih ayrıca bir sayfa ayıracaktır. Yunan işgal süreci içerisinde bölgede yaşanan kelimelerle tarif edilemez insanlık dışı trajediler de başta Karatepe’de olmak üzere Kanlıbahçe, Atça, Dampınar’da kendini göstermiştir.
Yörük Ali Efe ve adamları
Buralarda organize bir biçimde Yunan askerleri tarafından gerçekleştirilen katliam olayları tarihin kara sayfalarına bir bir yazılmıştır. Yöre insanı bir taraftan kendi bölgesinin işgal edilmesine karşı direnirken, öte yandan TBMM’nin çağrısıyla Konya, Bolu, Adapazarı, Düzce’yi saran iç ayaklanmaların bastırılmasında büyük pay sahibi olmuştur.
Aydın bölgesinde yaşanan Yunan ve İtalyan işgalleri birbirinden ayrı birçok Aydın ve çevresinde direniş güçlerinin oluşumunun tesadüfen gerçekleşmediği Yörük Ali Efe’nin yeni tasnif edilen 1429 adet orijinal belgelerinde de açıkça görülecektir. Aydın ve çevresinde başta Yörük Ali Efe’nin yer aldığı sivil direnişçiler daha Aydın işgal edilmeden 5 ay önce, olası bir işgale karşı hazırlıklarda bulunuyorlardı. Aydın’ın işgali tüm yurtta heyecan yaratırken, Aydın kadınıyla birlikte çete savaşlarına katılmış, derme çatma silahlarıyla Aziziye (Çamlık), Erbeyli, Malgaç baskınlarını gerçekleştirmiştir. Dünya da ender görülen bir baskınla ilk kez düzenli bir ordunun elinde bulunan Aydın şehri Yunanlılardan geri alınmıştır. Bu olay "Kuva-yı Milliye" tarafından, taarruzla kazanılmış ilk savaş olması nedeniyle Aydın’a ve Aydın Kuva-yı Milliyesine ayrı bir onur ve şeref bahşetmiştir.