Güncelleme Tarihi:
İzmir Barosu İnsan Hakları Hukuku ve Hukuk Araştırmaları Merkezi sorumlu Yönetim Kurulu üyesi avukat Nuriye Kadan, Adliye içindeki Baro biriminde basın açıklaması yaptı. Toplantıya, Baro Başkan Yardımcısı Mustafa Çetin ile Yönetim Kurulu üyeleri ile avukatlar katıldı. Kadan Türkiye’nın hızla terör sarmalının içine çekildiğini hatırlattı, "20 Temmuz 2015’te, Şanlıurfa’nın Suruç İlçesi’nde düzenlenen bombalı intihar saldırısında çoğu üniversite öğrencisi olmak üzere 34 kişi ölmüş, 100’den fazla kişi de yaralanmıştır. Ankara Tren Garı’nda, 10 Ekim 2015 günü Türkiye, tarihinin en kanlı katliamına tanık olmuştur. Katliamda 105 kişi hayatını kaybederken 500’den fazla kişi yaralanmıştır. Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, 28 Kasım 2015 günü ’insanlık değerlerinden, kardeşlikten ve barıştan yana’ çağrıda bulunduğu basın açıklaması sırasında öldürülmüştür. Terörist saldırılar asker, polis ve sivil yurttaşlarımızın ölümleriyle sonuçlanmıştır. Başta yaşam hakkı olmak üzere, her türlü insan hakkını ortadan kaldıran, toplumun her kesimini derinden etkileyen, manevi ve toplumsal değerlerimizi tahrip eden bu süreç nedeniyle ciddi kaygı ve endişelerimizi kamuoyu ile öncelikle paylaşmak isteriz" dedi.
’TÜRKİYE CEZAEVLERİ ÜLKESİ OLACAK’
Uluslararası kuruluşların verilerine göre 197 ülke arasında 137’nci sırada bulunduğumuz basın özgürlüğüne yönelik, eleştirilerini de Kadan şöyle sıraladı:
"Düşünceyi açıklama özgürlüğünü engelleyen uygulamalara derhal son verilmeli, buna yol açan tüm yasalar sonuçlarıyla birlikte yürürlükten kaldırılmalıdır. Türkiye’de halihazırda 361 tutukevi ve cezaevi bulunmaktadır. Mevcut cezaevleri, tutuklu ve hükümlülere yeterli gelmediğinden, cezaevlerinde kapasitelerinin çok üzerinde tutuklu ve hükümlü tutulmaktadır. Türkiye’de ceza infaz kurumlarında 18 yaşından gün almamış 2 bin 165 çocuk hükümlü ve tutuklu bulunuyor, yine cezaevlerinde 18-20 yaş arasında 8 bin 17 tutuklu ve hükümlü tutulmaktadır. Türkiye’deki her 100 bin kişi başına düşen ceza infaz kurumundaki kişi sayısı 2010 yılında 163 olurken, bu sayı yıllar itibarıyla sürekli artarak 2014 yılında 204’e ulaştı. Buna karşılık 12 ve daha yukarı yaştaki her yüz bin kişiden 253’ü ceza infaz kurumlarında yer almıştır. 15 yıl içerisinde Türkiye’nin nüfusu yaklaşık yüzde 24 artarken, tutuklu ve hükümlü sayısı yüzde 234 oranında artmıştır. Bu rakamlarıyla Türkiye Avrupa’da ikinci, OECD ülkeleri arasında üçüncü, dünyada ise 10’uncu sıraya yerleşmiştir. Adalet Bakanlığının bildirdiğine göre, 2015 yılında 26 bin 380 kapasiteli 42 yeni cezaevi inşa edilmiş olacaktır. Türkiye hızla, adeta cezaevleri ülkesine dönüşmektedir."
ÜZEN VE UTANDIRAN RAKAMLAR
Avukat Nuriye Kadan, bu yıl insan hakları ihlali olarak değerlendirdiği ölümler konusunda da şu rakamları açıkladı:
"Terör saldırılarında, iş cinayetlerinde, cezaevlerinde, savaştan kaçarken ölen mültecilerle birlikte 2015 yılında 617 çocuk yaşamını yitirmiştir. Avrupa’ya gitmeye çalışan sığınmacıların kullandığı botların batması sonucu sadece Türk karasuları içinde 46 çocuk boğularak yaşamını yitirmiştir. 2015 yılında 239 kadın erkekler tarafından katledilmiştir. 2015 yılının Aralık ayına kadar 1592 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetmiştir. Ütopik bir dilekle; demokratik hukuk devletinin hayata geçtiği, temel hak ve hürriyetlerden ödün verilmediği, güzel, aydınlık, yaşam dolu günlerde buluşmak dileğiyle."