Güncelleme Tarihi:
Ağırlıkla tarım ve hayvancılık yapan ilçe sakinleri, geçim derdine düşünce çareyi göç etmekte buluyor. Ekonomik sorunların yanı sıra göçün bir nedeni de insanların konforlu yaşam arzusu... En büyük sorunları olan yol probleminin çözüldüğünü ve İzmir’le mesafelerinin 40 dakikaya düştüğünü anlatan Bayındır Ticaret Odası Başkanı Adnan İnanır, temel sıkıntının ilçedeki sosyal yaşantıdan kaynaklandığını aktardı. İnanır, “Organize sanayi bölgesi olmadığı için iş bulma imkanı düşük olan ilçe halkı, bundan kaynaklı göç ediyor. TÜİK rakamlarına göre 2012’de 40 bin 988 kişi olan ilçe nüfusu 2014’te 40 bin 310’a düşmüş” bilgisini verdi.
İzmir kırsalında kalan, geçimini ağırlıkla tarım ve hayvancılıktan sağlayan, her yıl dışarı göç veren Kiraz, Kınık ve Bayındır gibi ilçeler kan kaybına karşı çözüm istiyor.
KALORİFERLİ DOĞALGAZLI EV ARZUSU
Adnan İnanır, göçün başka bir nedenin de konfor isteği olduğunu söyleyerek, şöyle devam etti: “Burada doğalgaz yok, ısınma konusu bireysel olarak hallediliyor. İş bulma amacının dışında işyeri Bayındır’da olan veya memur olan Bayındırlıların azımsanmayacak kısmı da Tire gibi çevre ilçelerde ya da İzmir’de yaşıyor. Bunun nedenlerine baktığımızda da insanlar kaloriferli veya doğalgazlı konutları, sosyal ve kültürel canlılığı istiyor. Çocuklarının eğitimi için de Bayındır’da kalmayı tercih etmiyor. Biz bu durumu tersine çevirmek için ilçedeki yüksekokulun branşlarını artırmak başta olmak üzere pek çok adım atıyoruz. Bu yüzden eğitim kenti olmak istiyoruz.”
ÜRETİCİ DEVLETTEN DESTEK İSTiYOR
Kınık Ziraat Odası Başkanı Murat Tosun da, ilçenin çok göç verdiğine, ancak bunların bir kısmının rakamlara yansıdığına dikkat çekti. Kınık’ta nüfusunun yüzde 80’inden fazlasının tarımla geçindiğini ifade eden Tosun, çiftçinin para kazanamadığını dile getirerek, şöyle konuştu: “Burası çok göç veriyor. Çoğu insan İzmir’i tercih ediyor. Almanya ve Avustralya gibi ülkelere gidenler de var. Daha 2-3 gün önce bir arkadaşım eşiyle birlikte İzmir’e taşındı. Terlik fabrikasında çalışacaklar. Çünkü burada ne pamuk, ne domates para ediyor. Bu yıl 10 kuruşa domates verdik, çoğu tarlada kaldı. O yüzden öncelikle tarım politikalarının belirlenmesi gerekiyor. Yerel ve ulusal bazda da destek talebimiz var.”