Güncelleme Tarihi:
İZMİR’de okul müdürü Erol Atayık tarafından dövüldüğünü iddia eden kadın beden eğitimi öğretmeni Funda Mat Balabanuluğ, yargılamanın sürdüğü mahkeme tarafından, darp ve cebir raporu alınması için olaydan 14 ay sonra İstanbul Adli Tıp Kurumu’na kolları mühürlenerek gönderildi. Buca Anadolu Lisesi’nde 2009’yılında, okulun 19 yıllık beden eğitimi öğretmeni, bir çocuk annesi Funda Mat Balabanuluğ, iddiaya göre, öğrencilerden toplanan paraları konuşmak üzere Okul Müdürü Ero Atayık’ın odasına gitti. Makam odasında ikili arasında yaşanan sözlü tartışma bir anda kavgaya dönüştü. İddiaya göre okulun bir yıllık müdür, yumruk ve tekmeyle saldırdığı kadın öğretmeni dövdü. Aldığı darbeler sonrası gözleri ve yüzü moraran Balabanuluğ, diğer meslektaşlarının araya girmesiyle kurtuldu. Hastanede tedavisi yapılan ve sonra taburcu edilen Balabanuluğ, karakola gidip şikayetçi oldu.
5 YIL HAPSİ İSTENDİ
Polis, müdürü gözaltına alıp karakola götürdü. Beden öğretmeni Funda Mat Balabanuluğ, “Öğrencilerden toplanan paranın hesabını konuşmak için makam odasına girdim. Beni kovar gibi odasından çıkarmak istedi. Daha sonra da kendinden geçti, yumruk ve tekmelerle üzerime saldırdı. Meslek hayatımda böyle bir şey görmedim” dedi.
Şikayetçi olacak
Kendisinin de öğretmen Balabanuluğ’dan şikayetçi olacağı belirtilen müdür Atayık ise polise verdiği ifadesinde, öğretmenin odasına gelip hakaret ettiğini, burasının bir makam olduğunu söyleyip dışarı çıkmasını istediğini, masaya vurup karşı koyunca dışarı çıkarırken olayın meydana geldiğini söyledi.
Soruşturmayı tamamlayan Savcılık, olay sonrası başka okula atanan okul müdürü Erol Atayık hakkında, İzmir 21’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde, ‘Kamu görevlisinin nüfusunu kullanarak kasten yaralaması’ suçundan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
Duruşma ertelendi
Hakim, dava dosyasındaki fotoğrafların, geçici raporların incelenip, kesin rapor halinde mahkemeye bilgi verilmesi için, öğretmen Funda Mat Balabanuluğ’un kolları mühürlü olarak, dava dosyası ile birlikte İstanbul Adli Tıp Kurumu 2’ci İhtisas Dairesi’ne gönderilmesine karar verdi. Balabanuluğ, geçen hafta mahkemeye gelip, kolları mühürlendikten sonra, olaydan 14 ay sonra rapor alınması için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na gitti. Yapılan son duruşmada hakim raporun beklenmesi için duruşmayı önümüzdeki haziran ayına erteledi.
KAMUOYU OLUŞTU
Hürriyet İzmir’in, öğretmen Funda Mat Balabanuluğ’un Adli Tıp Kurumu’na kolları mühürlü olarak gideceği haberi üzerine bu konuda kamuoyu oluştu. Öğretmenin avukatı Özlem Yılmaz, “Uygulama yıllardan beri var. Mahkeme Adli Tıp’a kişiyi gönderirken, karışmasın diye bunu yapıyor. Bu insani bir olay değil. Zaten kişi fotoğrafı ve kimliği ile kuruma gidiyor. Kolunun mühürlenmesinin tek amacı, kişinin yalnış kişi olmaması. Mahkeme, ‘Bak ben sana dosya ile birlikte kişiyi kolu mühürlü olarak gönderiyorum’ diyor. Bu, kişiyi aşağılamak ve rendice etmekten öteye gitmiyor. Bu uygulamanın bir an önce kaldırılması gerek” dedi.
TERS UYGULAMA
İzmir Barosu Kadın Hakları Komisyon Başkanı Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Nurten Çavuşoğulu da kolun damgalanarak kişinin Adli Tıp Kurumu’na gönderilmesinin doğru olmadığını, fotoğraflı bir belge ile gönderilebileceğini vurguladı. Çavuşoğlu, “İnsan hak arama özgürlüğüne ters bir uygulama” diye konuştu.
MECLİSE TAŞINDI
Türkiye Büyük Millet Meclisi İnsan Hakları İnceleme Komisyonu Üyesi, CHP İzmir Milletvekili Ahmet Ersin, “Olayın üzerinden bir yıl geçmiş ve Adli Tıp Kurumu’ndan daha yeni rapor alınması istenmiş. Aslında bu başlı başına ayrı bir sorun. Uygulama, hem psikolojiyi bozacak hem de yarayı deşecek. Bayan öğretmenin damgalı olarak götürülmesine ne gerek var. Mahkeme yazısı veya kimliğiyle gidip işlemini yaptırabilir. Söz konusu uygulama, insan haklarına tamamen aykırı. Konuyu, komisyona taşıyıp insan psilojisini bozan bu uygulamanın düzeltilmesi için mücadele edeceğim” dedi.