Oluşturulma Tarihi: Aralık 15, 2006 23:27
Dermetalog Uzman Doktor Cengiz Bıçakcı, kış aylarının en büyük sorunu olan cilt nemsizliğine karşı uyarılarda bulunarak, "Yüzdeki nemsizlik başta mantar olmak üzere, birçok hastalığın habercisi olabiliyor" dedi, şunları söyledi:
"İnsan derisinin koruyucu bir lipid, yani yağ tabakası içermesi yanında, bir de nemi vardır. Bu iki kavram çoğunlukla birbirine karıştırılır. Örneğin cildi yağlı, akneli olan bir kişinin yüzünde gerginlik, matlık, kepeklenme gibi bulgular olabilir. İşte bu durum nemsizliktir. Kış aylarına girildiğinde dışarıda serin hava, içeride ise kalorifer ve sobaların oluşturduğu kuru sıcak hava ile derinin nemi kaybolur."Nemsizliğin birçok deri hastalığına neden olabildiğini belirten Bıçakçı, "Çünkü nemsiz deri yaşlanan, yıpranan deridir, yaşlı derisinde nemsizlik en az güneş kadar olumsuz etkilidir. Cildin neminin sanıldığı gibi içtiğimiz su ile pek ilgisi yoktur. Vücut için su, elbetteki yararlı olup yeterince tüketilmelidir. Ancak cilt nemsizse, istenirse günde 10 litre su içilsin yine nemsiz kalacaktır. Böyle bir durumda dıştan nemlendiriciler devreye girmelidir. Ürün kabındaki yazılı maddelere göre ürünün ne yapıda olduğunu en iyi dermatologlar bilebilir. Hem kozmetik hem de maddi yönden mağdur olmamak için kişiler ürün seçiminde mutlaka dermatoloji hekiminin görüşünü almalılar" dedi.
HANGİ HASTALIKLAR TETİKLİYORDeri nemsizliğinin bir çok hastalığı tetiklediğini belirten Bıçakçı, "Alerjik bünyeli kişilerin öncelikle kıvrım yerlerinde gelişen atopik egzema, yağlı ama nemsiz deri bölgelerinde saçlı deri, burun kıyısı, kulak arkası, kepek ve kaşıntıyla seyreden seborik egzema, genel vücut kaşıntısı, genetik bir hastalık olan ve
balık pulu görünümü ile seyreden iktiyoz, pserivsiz yani sedef hastalığı, giysi, temizlik malzemeleri ile gelişebilen temas egzeması veya tahriş egzeması, yaşlılarda görülen kalın kabuklarla seyirli asteatotik egzema ilk planda sayılabilir" dedi.