Hasan BAYRAK, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Nisan 28, 2009 00:00
Kenya asıllı İngiliz vatandaşı, motosiklet tamircisi Yunus Khan (43), geçen 29 Ağustos’ta eşi Anar (41), kızları Mehnaaz (18), Sophiya (19) ve yeğeni Henna (8) ile tatile geldiği Didim’de bir kuyumcuda para bozdurmak istedi.
Çalışanlar, Khan’ın verdiği beş 20’lik poundun sahte olmasından şüphelenerek polise bildirdi. Polis, Khan’da 24 sahte 20 pound ele geçirdi.
2 yıl hapis cezası
Khan’ın Akbük’teki evinde de 102 sahte 20’lik pound bulundu. İngiliz turist gözaltına alındı, sorgusundan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Özgürlüğünü eşi ve kızlarına sarılarak kutlayan Khan, savcının itirazı üzerine tekrar gözaltına alındı, tutuklanarak Söke Cezaevi’ne konuldu. Khan, dört hafta Söke, iki hafta Aydın cezaevlerinde kaldıktan sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı, ancak Türkiye’den çıkış yasağı konuldu.
Yargı süreci geçen ay sona erdi ve Khan iki yıl hapisle cezalandırıldı. Khan’ın cezası, beş yılda kasıtlı suç işlememesi şartıyla ertelendi.
İngiltere’ye dönen Khan, soluğu Daily Star Gazetesi’nde aldı, Didim Polis Merkezi’nde dövüldüğünü iddia etti, cezaevi günlerini ise uyuşturucu ticareti yapmakla suçlanan bir Amerikalı gencin Türkiye’de hapishanede yaşadıklarının anlatıldığı Geceyarısı Ekspresi isimli filme benzetti. Khan şu iddiaları sıraladı:
Yalan üstüne yalan
"İntiharın eşiğine geldim. Bileklerimi kesecektim. Tıraş bıçağını tam ayırmıştım ki bir mahkum beni durdurdu. Orada olmak cehennemden farksızdı. Her gün saat 05.30’da kalkıp bir saat ağlıyordum. Yaşadıklarım dayanılmazdı. Söke’deki hücre 1.5 metrekareden büyük değildi ve 21 kişi kalıyordu. Katiller, tecavüzcüler, çocuk tacizcileri ve benzeri suçlularla birarada tutuldum. Kesinlikle yanlış bir şey yapmamıştım ama en azılı suçlu gibi muamele gördüm. Beni tutukladıkları para, 2 bin 800 poundluk bir araba satışından aldığım nakitti."
Avukat da isyanda
Avukatı Özge Çil ise Khan’ın cezaevinde kötü muamele gördüğü ve polisten dayak yediği iddialarını ’Çirkin iftira’ olarak yorumladı, "Cezaevinde dört kez ziyaret ettim. Görevliler ve diğer mahkumların kötü muamele yapmadığını, aksine yabancı olduğu için ilgi gösterildiğini anlattı. İngiliz gazetesine söyledikleri doğru değil" dedi.