Kenti süslüyorlar

İZELMAN Park ve Bahçeler Müdürlüğü'ne bağlı ekipler, gece gündüz kentte parklar kurup, rengarenk çiçekler ve ağaçlarla süslemek için çalışıyor. Binbir emekle ekilip dikilen bu güzellikler ise çoğunlukla sorumsuz kişilerin kurbanı oluyor.

İZMİR'de yeşil için çabalayanların başında bayanlar geliyor. Son yıllarda çoğalan park ve bahçelerin düzenlenmesinde en fazla çabayı gösteren Büyükşehir Belediyesi kuruluşlarından İZELMAN'a bağlı ekiplerin çalışmasını yakından tanımak gerekiyor.

İZELMAN Park ve Bahçeler Müdür Yardımcısı Peyzaj Mimarı Banu Yüksel, metropoldeki tüm alanların modern kent havasına bürünmesi için projeler uyguladıklarını söylüyor. Yüksel, ‘‘Dolaştığınız alandaki bitkiler sizinle konuşur. Oranın tarihi ve toprak yapısı hakkında sohbet eder. Sizi yerinde zorluklardan kurtaracak pekçok pratik bilgi verir. Yeter ki, onların dilinden biraz anlayın'' diyor. Peyzaj mimarlığının modern kent anlayışında özel bir yere sahip olduğunu belirten Yüksel, bitkilerin yetiştikleri mekanda çok seçici davrandıklarını, toprağın asit, tuz ve su oranı istedikleri kıvamda değilse yaşamadıklarını söylüyor.

Hüzün çiçekleri

AĞAÇLAR ve çiçeklerle birlikte, yeşilden, kuş sesinden yoksun kalan insanların ruhları da soğuyor. İçlerinde fırtınalar esiyor. Onların içlerinde duyarlı ve iç okşayan resmi göremez, ruhları ısıtan sesi duyamazsınız. Kargaşa ve gürültü vardır orada. Yeni binyıla girerken, yeni bir dünyanın onlara her yeri yakan bir

güneşin, coşan ve azan sellerin, azalan ve bozulan besinlerin, kirlenen havaların ürkütücü kapılarını, ardına kadar açtığına dikkat ediniz. Bari biz, çevremizi rengarenk çiçekler, yemyeşil ağaçlarla donatanları görelim. Umut ektikleri topraklarda hüzünlere yer olmasın. Yeşil bir dünyanın umudu gönüllerde hiç solmasın.

Çiçekleri koparmayın

PARK ve bahçelerin korunması en büyük sorun olarak varlığını sürdürüyor. Ağaç ve çiçeklerin kurumasından büyük üzüntü duyduklarını belirten görevliler, gezinti alanlarında yapılan taş yollar yerine ekili alanların kullanılmasına da tepki gösteriyor. Yüksel, ‘‘Çiçeklerin koparılması, çimlerin üzerine çıkılması, evcil hayvanlar için yapılan tuvaletlerin kullanılmaması, bitkilerin köklerinin kurutulması maalesef bizi derinden yaralıyor. Parklarda oturma grupları, havuzlar ve oyuncaklara yazı yazılması, tahrip edilmesi ayrı bir üzüntü kaynağı oluyor'' diye konuşuyor.

Her mevsim çaba

ÇEVRE düzenlemesinde bitki yetiştirmenin her mevsimde ayrı titizlik gerektirdiğini anlatan Yüksel, bakarken gözleri okşayan, ruhları hoşnut eden çiçeklerin ekiminden yetişmesine kadar zor aşamalardan geçtiğini belirtiyor. Yüksel, ‘‘İzmir koşullarına uygun bitkileri seçip, çevrenin özelliğine uygun türlerden düzenleme yapıyoruz. Bizimle çalışan herkesin bu ayrıcalıklı karakteri taşıması gerekiyor. Konak, Güzelbahçe, Karşıyaka, Sahil Bulvarı, Bornova, Buca, Balçova gibi yerleşim alanlarından sorumlu peyzaj mimarlarının tamamı bayanlardan oluşuyor. İşçilerimiz de kısa sürede çevreci bir tutumla işini severek yaptığı için başarı artıyor'' diyor.

Duyarlı defile

MANİSA'da bir anaokulunun öğrencileri, çevre sorunlarını defileyle anlattı. Velilerin izlediği defilede minikler, başlarında ‘‘2000 yılı sevgi yılı'', ‘‘Gülen yüzler hiç solmasın'', ‘‘Ağaçlar kesilmesin'', ‘‘Yüksek binalar yok, tek katlı sağlam evler istiyoruz'', ‘‘Çevreyi temiz tutalım'' yazılı şapkalar taşıdı. Çocuk Kulübü Müdürü Güner Kök, öğrencilerin sosyal etkinliklerinde bile çevreye çok duyarlı olduğunu belirterek, ‘‘Ağaç yaşken eğilir. Çocuklarımız da çok küçük yaşta sosyalleşmeyi ve çevreye karşı duyarlı olmayı öğreniyor'' dedi. Fotoğraf: M. Hakkı ÖZBAYIR

Çevreci Prensip

Dünya insanlara değil, insanlar dünyaya aittir.

(Alçak Gönüllülük Prensibi)