Kemeralti'nda gezmeye Sevinc'te kahveye bayilirim

GAZETECİLİK mesleğine 1970'in ilk yıllarında beni kazandıran sevgili Çetin Gürel'in "Gözlem" gazetesinin en dikkatli okuyucularından biriyim. Son yıllarda bu gazetede yazan "Emekli General Sedat İlhan"ın dış politika yazılarının hayranıyım. Üstelik bu paşamız evinde oturmuyor, sayısız sivil toplum kuruluşunda, üniversite forum ve panellerinde, nice TV söyleşilerinde, ulusu için çırpınıp, Türkiye'yi tehdit eden faktörleri halka bıkmadan usanmadan anlatıyor.Bizim "Hürriyet Gazetesi" yazarları da, son günlerde Sedat İlhan'dan alıntılar yaparak, bu emekli generalin analizlerine önem vermeye başladılar.Zımba gibi gepegenç görünümlü, her daim şık, parlak fikirli, mütevazi ve beyefendi, İzmir ve Ege aşığı, bu şeker gibi sevimli paşamızı, okuyucularıma tanıtmak için söyleşi yaptım.ASKERLİK ANILARI

<ımg>Askerlik anılarınız? - Topçu Okulu'nda matematik dersinden sonra, -Bugün başarılı değildiniz. Öğleden sonra sınav yapacağım. Başaramaz iseniz, hafta sonu izin yok- diyerek, öğle yemeğine ayrıldım. Bir sancı ile o gün öğleden sonra apandisit ameliyatı oldum. Bir hafta sonra aynı dershanede, - Bedduanız tuttu apandisit oldum. Ama sınav yine var- dedim. Arka sıralardan zorlukla duyulan bir ses kulağıma kadar geldi: -Fıtık olursun inşaallah!-.GAZETEDE YAZMAKYazarlık nasıl şey? - Binlerce kişiye hitap ederken duyulan bir heyecan ve titizliği yaşıyorum. İmla klavuzları, Türkçe sözlük ve deyimler, atasözü kitaplarını eksik etmeden tüm basını, kitap dünyasını, internet alemini, TV yayınlarını izleyip araştırma yazılarımı yaratıyorum. Yorucu bir iş.Geceleri yatakta konularımı düşleyip, planlayıp, ayrıntıları kafamdan süzerek, hatta sayfa planımı düşleyerek, yazılarımın ilk hazırlığını yaparım. Erken kalkar, geceki editörlük hayallerimi, kağıda geçiririm. Yazılarımı, nice platformda vatandaşlarıma aktarmakta zevkli ve gurur verici bir uğraştır. Hiç bir çıkar gözetmeden, ülkemiz için hala didinip duruyoruz.İZMİR VE EGEEge'yi sevmek? İzmir'den başlayalım. Mavişehir'de yaşadığım için, vapurla Pasaport ve Alsancak'a geçmeye bayılırım. Yol boyunca izlediğim vapurdaşlarımı, 10 kuruşa gazete satan adamı, çaycıları sanki dostlarımmış gibi severim. Bir günüm tamamen boş olsa, vaktimi Alsancak- Konak arası yürümeye ayırırım. Kemeraltı'nda gezinmeye, Sevinç'te kahve içmeye, Kıbrıs Şehitleri'nde yürümeye, Altınkapı'da döner yemeye bayılırım. Konak Belediyesi Kültür Merkezi'nde veya Milli Kütüphane'de konferans dinlemek, AKM'de musiki gecesine katılmak, cabası olur.Ege'nin tüm yörelerini severim. Datça'da Turkuaz koyları favorimdir. Petya Sitesi'ndeki 80 metrekare dairemde sıkıldığımı hiç hatırlamam. Hisarönü Körfezini kucaklayan manzarası, şekillenen mehtabı, doğan güneşi ve ben de varım diyen rüzgarı benzersizdir.Ege'nİn aydInlIk sesİ Dış politika yazılarıyla, sivil toplum kuruluşlarında, üniversite anfi ve forumlarında yaptığı konuşmalarıyla ve katıldığı etkinliklerle E.General Sedat İlhan, Ege'de sevilen, sayılan bir kimlik yarattı.Sevİnç Pastanesi dörtlüsü Türk Parlamenterler Birliği İzmir Şubesi Başkanı Av.Mustafa Öztin, Yaşar Aksoy, E.General Sedat İlhan ve Stratejik Araştırmalar İzmir Merkezi Başkanı Orhan Ayber Alsancak Sevinç Pastanesi'nde buluşup demli çay eşliğinde dertleşirler.Ülkemizi birlikte koruyalımSedat İlhan, ülke sorunları için özetle şunları vurgulamakta:Atatürk dönemi hariç sevgili ülkemiz kötü yönetildi. En büyük tehlike, bölücülerle el ele vermiş gözüken din istismarcıları ve bunların yarattığı sosyal ve coğrafi bölünme tehlikesidir. Ayrıca yeni bir neo-liberal anlayışı işleyen küreselliğin olumlu etkilerinin yanında olumsuz yan etkilerini dikkate almayan ülkeler, bu yöntemin beraberinde getirdiği ulus-devlet düşmanlığının muhatabı oluyorlar. Gözümüzün önünde bölünen Yugoslavya'yı, aynı ittifak içinde bulunduğumuz ülkelerin böldüğünü görmemezlikten gelmeyelim. Üstelik bu ülkelerin oluşturduğu Avrupa Birliği'ne girmek için çok şeyimizden fedakarlık ediyoruz. Tehlike kapıya dayanınca MİT Müsteşarı da dahil, aklı başındakiler feryat etmeye başladılar. Ulus-devletimizi ve demokrasimizi elbirliği ile korumalıyız.Parlak kariyere sahip"Sedat İlhan", Harp Okulu'ndan 1956'da mezun olduktan sonra teğmen rütbesi ile atıldığı Türk Silahlı Kuvvetleri'nde çeşitli birliklerde ve eğitim kuruluşlarında görev yaptı, daha sonra kurmay ve general oldu. Polatlı Topçu Okulu'nda, Harp Okulu'nda, Harp Akademileri'nde öğretmen ve konferansçı olarak görev aldı. Genelkurmay Başkanlığı'nda 4 yıl boyunca, Ulusal Savunma ve NATO konularında planlama görevlerinde bulundu.YURTDIŞINDA PARLAK GÖREVLER1975-78 arasında "Milli Güvenlik Akademisi Komutanlığı" yaptı. Yurtdışında Oklohoma-Lawton ABD Topçu Okulu, Kanada-Ontario-Kinston Kurmay Akademisi eğitimleri, Batı Almanya, Belçika ve İngiltere kurslarından sonra, yine yurtdışında Belçika-SHAPE Mons NATO Karargahında, Viyana MBFR görüşmelerinde, Helsinki CSCE görüşmelerinde, planlama ve askeri temsilcilik görevlerini ifa etti.Sivil hayatta ENKA Holding Ankara Koordinatörü, ENKA Riyad-Suudi Arabistan ve Amman-Ürdün temsilci ve dış ilişkilerinde çalışan Sedat İlhan, 1986-93 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde 6 yıl boyunca Uluslararası İlişkiler dersi verdi.İZLENEN YAZARYazılı basında ve internet ortamında dikkatle izlenen bir uluslararası strateji yazarlığı kimliğini titiz çalışkanlığı ve araştırmacılığı ile kazanan Sedat İlhan, halen İzmir'de yayınlanan "Gözlem" gazetesinde yayın kurulu üyeliği yapıyor ve 300'e yakın yazısı yayınlandı. (sedatilhan@isnet.net.tr). Araştırmalarının yazım ve sunumunu İngilizce de yapan Sedat İlhan'ın kitapları şunlardır: Türk-Yunan İlişkileri, Pax Amerıcana, Demokratikleşme ve Küresel İlişkiler. Yayınlanmaya hazır 10 tane dış polikita ve ulusal sorunlar ile ilgi kitap kaleme alan Sedat İlhan, "Hürriyet" yazarlarından Cüneyt Ülsever'in kendisinden alıntılar yapmasını sevinçle karşıladı. Kışın Karşıyaka'da, yazın Datça'da yaşayan Sedat İlhan, evli ve bir çocuk babası.T.S.K.’nin gururuE.General Sedat İlhan, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki etkin kariyerinden sonra, uluslararası politika konusunda yıllardır ilgi ile izlenen yazılarıyla tanındı.