Katkı payı yoksa ameliyat da yok

Bodrumu’un Yalıkavak İlçesi’nde oturan Ayşe Yaşlı, eniştesinin gazabına uğrayayan ablası Fatma Yılmaz’ın üç yıl önce kocasından ayrılıp yanlarına geldiğini söyledi. Yaşlı, eniştesinin ablasının sol kalçasına tuğla ile vurduğunu, bu nedenle meydana gelen kalça kırığı yüzünden Bodrum’da ameliyat edildiğini belirterek şu iddialarda bulundu:

Adı var hizmet yok

“Ancak burada yapılan ameliyat başarılı olmadı, ablamın sorunları bitmedi. Yürüyemediği gibi ciddi ağrılar çekiyordu. Bodrum’da bir tanıdığımızın önesiri üzerine 31 Ağustos’ta Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Ortopedi Kliniği’nde ablamı bir profesöre götürdüm. Yatışı yapıldı, hastanede 15 gün yattı. Özel muayene ücretini ödemiştim. Bana ücretli mi olacaksınız, karneden mi bakılacaksınız diye sordular. Ablam SSK’lı, ben de bir markette çalışıyorum. Ameliyata ödeyecek paramız olmadığını söyledim. Ablamın protezi çıkarıldı. Protez yerine ilaç koyuldu ve biz Bodrum’a döndük. 18 Ekim’e kadar iki kez gelip gittik, protez yerinde enfeksiyon kontrol edildi.”

21 Ekim’e ameliyat günü verildiğini söyleyen Yaşlı, “Telefonla çağırdılar, hastanızı getirin, enfeksiyonu geçti, ameliyat olacak dediler. Ben bile şaşırdım, bakmadan görmeden nasıl karar veriyorlar diye. Sonra gelip hastaneye yattık. İlk dakikadan itibaren hocanın asistanı katkı payı yatırmamız gerektiğini söyledi, biz de paramız olmadığını belirttik. İki kez fiş kesip getirdiler. 1774 puanlık bir ameliyatmış, ikiyle çarpılınca çıkan rakamı para olarak ödememiz gerekiyormuş. Yani 3 bin 500 liradan fazla bir rakam. Ödeyemeyeceğimi yine söyledim. Cuma günü saat 14.00 sıralarında ameliyat için ablamı alıp ameliyathaneye götürdüler. Akşam oldu, haber alamadım. Saat 23.00 sıralarında yine ameliyathane kapısında bekliyordum, kapı açılınca içeri daldım. Ben içeri girince herkes peşimden koştu, nereye gidiyorum diye. Hastam nerede, almadan gitmem diye ısrar edince, orada bir kenarda sedyede yatan ablamı buldum. İnsaf, o kadar saat ben ölüp ölüp dirildim, içeri girip çıkanlardan haber almaya çalıştım, hastan iyi diyenler oldu. Sonra ablamı servise getirdik. Meğer ameliyat edilmemiş. Maalesef üniversitenin adı var ama hizmet dersen yok. Keşke baştan paranız yoksa, bakamayız deselerdi de biz başka yerde şifa arasaydık. Asistanın, hocası adına nasıl para istediğine kaldığımız odadaki hasta ve yakınları şahit. Devlet içinde devlet yaratılmış. Burada sadece parası olanlara bakıılyor.”

Enfeksiyon kapmış

Öte yandan Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Eyüp Hazan, iddialarla ilgili şunları söyledi: “Bize gelmiş bir sözlü, yazılı şikayet yok. Sizin ilettikleriniz karşısında ilgili öğretim üyesine durumu sordum. Hastanemizde bu hastanın protezi çıkarılmış, iki kez de enfeksiyon temizlenme işlemi yapılmış. Hastada hala enfeksiyon devam ettiğinden, Enfeksiyon bölümü bu halde protez takılamayacağını söylemiş. Öğretim üyesi, bu hastaya, Enfeksiyon Bölümümüzüden ameliyat olabileceğine dair olur çıkıncaya kadar herhangi bir şey yapılamayacağını söyledi.”