Güncelleme Tarihi:
YARIN 31 Mayıs, Dünya Sigarasız Günü. Sigaranın zararlarına girmeyeceğim, çünkü bilmeyen yok. Çocuklarımızı hedef alan bir tehlikeden ve buna karşı açılan kampanyadan söz edeceğim. Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi sigara firmalarının sponsor olduğu Formula-1 yarışlarının Türkiye'ye getirilme girişimlerine karşı 40'a yakın meslek ve sivil toplum örgütünce de desteklenen, ‘‘Kanunumu vermiyorum’’ kampanyası başlattı. Yasa ‘‘Her ne suretle olursa olsun sigara ve marka logoları kullanılarak reklam ve promosyon yapılmasını’’ yasaklıyor. Bir lobi de, yarışların gerçekleşebilmesi için yasanın değişmesini istiyor. Üstelik turizm gelirlerini artıracağı iddiasıyla girişimler destek buluyor. Bu da duyarlı çevreleri ürkütüyor. Bu yüzden, ‘‘Formula-1'i Türkiye'de istemiyoruz’’ diyorlar. Komitenin dikkat çektiği nokta şu: ‘‘Sigara reklamları içici sayısını artırıyor. Sigara firmalarının hedef kitlesi çocuklar’’. İşte araştırma sonuçlarından birkaç örnek:
Çocuklar inanıyor
AMERİKA'da 1989 Grand Prix'inde sigara logosu 94 dakikada 5933 kez görüntüye girmiş veya sözü geçmiş. Yayın süresinin yüzde 49'unda.
1965'ten bu yana televizyonda sigara reklamı gösterilmeyen İngiltere'de 1997'de yapılan bir araştırma sonunda çocukların 3'te 2'sinin televizyonda gördüklerine inandıkları ortaya çıkmış. En çok değinilen markalar televizyondan verilen spor karşılaşmalarının sponsor firmaları olmuş.
AVUSTRALYA'da 13-19 yaş arası gençlerde tüketimin yüzde 80'ini oluşturan en çok kullanılan 4 markanın televizyonda görülen spor etkinliklerini en çok sponsor eden markalar olduğu bulunmuş. Sanırım bu örnekler bile tehlikenin boyutunu ortaya koymaya yetiyor.
KOMİTE, ABD'de dava edilen sigara şirketlerinin mahkeme kayıtlarına geçmiş ibret veren iç yazışmaları da ortaya koyuyor, şöyle ki;
- ‘‘Sigara şirketleri, müşterilerinin 3'te birinin 13 yaşına kadar, yüzde 90'ının da 20 yaşından önce sigaraya başladıklarını bilirler. Marka seçimleri çok erken yaşta belirlenir. Kárlılığın devamı, hatta sigara endüstrisinin ayakta kalması 18 yaşın altındakilere satışa bağlıdır. Marka sadakati sağlandığında geleceğin erişkin pazarı da garanti altındadır.’’
- ‘‘Sigara içme bir erişkin davranışı olduğu için gençler tarafından cazip bulunur. Sigara pazarlanmasında zerafet, ‘‘Cool’’ olma, maçoluk ve heyecan işlenir. Bu benlik çatışması içinde olan adölesan yaş grubu için cazip sunuşlardır. Sigara içme erişkinliğe geçiş için önemli bir köprüdür. Formula-1 ise ikinci bir erişkin davranışını daha özendirir, araba kullanmak. Bir adölesan için Fromula-1 yarışçısından daha özendirici bir model hayal etmek zordur.’’
AB ve Formula-1
KOMİTENİN yarışlarla ilgili dikkat çektiği bir başka konu daha var. O da sigara reklamlarını, sponsorluğunu ve promosyonunu yasaklayan AB'nin yarışları 2006'dan itibaren Avrupa'da yapılmasını yasaklaması. Yeni yarış sahası olarak Türkiye düşünülüyor. Yarışın kabul edilmesi, ülkemizi Avrupa Birliği'nden de uzaklaştıracak. Sağlıktan sonra ikinci endişe bu. Bir kampanya var, kendimizi boşverip çocuklarımızın sağlığı için destek verelim.
Başkanlara jest
İZMİR Tabip Odası'nda Dr. Fatih Sürenkök başkanlığında işbaşı yapan yeni yönetim düzenlediği kokteylle eski-yeni yöneticileri, meslektaşlarını bir araya getirdi. Geçmiş dönemlerin tüm oda başkanlarının da katıldığı kokteylde, merkezin restore edilen salonları da açıldı. Salonlardan biri Acil Bar'dı. Ama doktorların o kadar sorunu, odanın o kadar çok aktivitesi var ki yer yetmeyince bardan vazgeçmek zorunda kaldılar. İyi de oldu. Çünkü okul yanında olduğu için çok eleştiri alıyorlardı. Salonlara eski başkanlardan Prof. Dr. Orhan Süren, Prof. Dr. Veli Lök ve Prof. Dr. Yavuz Aksu'nun isimleri verildi. Üç eski başkanın adları ölümsüzleştirilirken, Dr. Suat Kaptaner başkanlığındaki bir önceki yönetim de unutulmadı, sahneye çağrıldı. Kırmızı kurdeleli teşekkür belgelerini öğrenci heyecanıyla alan eski yöneticiler, ‘‘Yönetimden mezun olduk, diplomamızı aldık’’ diye espri yapmaktan geri kalmadı.
Güle güle Yavuz Abi
EGE Üniversitesi Genel Sekreteri Dr. Yavuz Özkol mesleğe başladığımda tanıyıp dost olduğum, ‘‘ağabey’’ diye hitap ettiğim ender insanlardan biriydi. Ben bir dostumu, Ege Üniversitesi yeri doldurulmayacak bir değeri kaybetti. Yavuz abi anılarımda yaşayacak. Tüm sevenlerinin başı sağolsun.
Cerrah sözü
Sık sık ameliyat olun, içiniz açılsın
Hekimlerle ilgili bazı gerçekler
Hekimler de çarşı pazardan aldıkları şeylere para öderler.
Actuel Medicine Dergisi'nden