Güncelleme Tarihi:
İZMİRLİ Kibele PIMS, dünyanın yörüngesindeki uydu ile Mars’ı fotoğraflayan ve süpersonik savaş uçaklarında yer alan yüksek teknolojiye sahip kameraları kullanarak, firmalara kalite kontrol sistemleri üretiyor. Çıplak gözle seçilmesi mümkün olmayan hataları tespit eden sistemler kuruyor. Genel Müdür Erdal Başaraner, firmanın 2003’te otomasyonun uç noktaları sayılan endüstriyel bilişim, mekatronik ve yapay görme ile kalite kontrolün otomasyonu hedeflenerek kurulduğunu ifade etti. Kurdukları sistemlerin verimlilik, kalite artışı ve operasyonel maliyetlerin düşmesi gibi sanayiciye büyük kolaylıklar sunduğunu belirten Başaraner, “Tamamen Türk sermayesi, tasarımı ve mühendislik gücüyle makineleri üretiyoruz. Müşteriden gelen talebi dinleyip, ona uygun tasarımlar yapıyoruz. Problem bize geldikten sonra, çözülmüş olarak kapımızdan çıkmış oluyor. Rekabetin yoğun olduğu otomotiv ve benzeri sektörlerde, büyük avantajlar ve üstünlükler sağlayarak müşterilerimizi daha verimli ve rekabetçi yapıyoruz” dedi.
Hassas görüntüleme
Kullandıkları teknolojilerin alanında ilkleri ve uzmanlığı olan firmalar tarafından geliştirildiğini aktaran Başaraner, Danimarka’dan Universal Robots, ABD’den Teledyne Dalsa, Belçika’dan Xenics ve Alman firması Shape Driver ile çalıştıklarını aktardı. Teledyne Dalsa’nın görsel kontrol ve yapay görme projesi ekipmanlarında çok özel bir yere sahip olduğunu belirten Başaraner, “Bu özel ürünle, tasarımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Çok hassas ve hızlı görüntüleme sensörleri ile donatılmış kalite kontrol sistemleri üretiyoruz. Çok yüksek teknolojiye sahip, kardeşleri dünya yörüngesinde uydularda ve hatta Mars’ta olan, süpersonik savaş uçaklarında yer alan bu kameralar artık fabrikanızdaki makinelerin içinde yer alıyor“ dedi.
Hatalı ürünü ayıklıyor
İlginç bir diğer ürün grubunun ise Xenics olduğunu belirten Başaraner, bu kameraların kızılötesi dalga boylarında çalıştığını ifade ederek, “Bir portakalı, el değmeden paketleme tesisinde tatlı ve ekşi olarak ayırabiliyor. Bir elma darbe görmüşse bir kaç gün sonra çürük bölgeye sahip olacaktır, bu sayede ihracatçı elmaları kolilerken 2 gün sonra başına iş açacak fakat bugün çıplak gözle görülmeyen bir darbeli elmayı hattan otomatik olarak ayırabiliyor” bilgisini verdi. Shape Drive ile de üç boyut teknolojisini alışılmışın dışında bir şekilde endüstriyel uygulamalara, fabrikalara taşıdıklarını ifade eden Başaraner, bu teknolojinin üretim hattındaki her ürünü 3 boyutlu taradığını belirterek, “Böylece örnek ürün ile karşılaştırılması ve hatalı ürünün otomatik algılanması mümkün” dedi.
Dev firmaların çözüm ortağı
Firma, çok kısa zamanda Türkiye’nin ileri gelen CMS, Norm, Standart Profil, Arçelik gibi saygın kurumlarına ve Delphi, Bosch, B/S/H, Hayes Lemmerz, Hugo Boss gibi uluslararası üreticilere ve neredeyse tüm otomotiv devlerinin yan sanayicilerine sistemler kurmaya ve makinalar üretmeye başladı.
Teknopark’ta yeni yatırım
Kuruldukları yıldan itibaren sürekli büyüme içinde olduklarını ifade eden Başaraner, “Krizlerin olduğu dönemde bile yüzde 40 büyüdük. Ege Serbest Bölgesi’nin dışında mekanık üretimler için Urla’da bir atölyemiz bulunuyor. Ayrıca, Ar-Ge çalışmalarımızı yürütmek amacıyla da Teknopark’ta bir yatırımız var. Mayıs, haziran gibi orda da faaliyet göstereceğiz” diye konuştu.
Cabbar bir robot kolu
Universal Robots’un geliştirdiği en esnek ve hafif hizmet robot kolunun, daha çok insan sağlığına zararlı üretim alanlarında avantajlı bir personel olarak hizmet verdiğine dikkat çeken Başaraner, “Bu robotu kullanmak için işletmede bir robot programcısına gerek duymuyorsunuz. İhtiyaca göre robotun bugün bir hat üzerinde yarın başka bir hat üzerinde çalışması söz konusu. Böylece, robot yatırımı hiçbir zaman atıl kalmıyor ve yatırılan para son kuruşuna kadar alınıyor” dedi.