İzmir’in Tonton’u

Güncelleme Tarihi:

İzmir’in Tonton’u
Oluşturulma Tarihi: Şubat 23, 2008 00:00

İzmir’in sembol ismi. Yardımsever, sevecen ve dost. Vefa ve yardımlaşmayı ayakta tutan isim. Anmalarda o, ödüllendirmelerde de. Varsa, yoksa İzmir. Tabii biraz Karşıyaka ayrıcalığı ile. Uzun yıllar belediye hizmeti. Osman Kibar’la, İhsan Alyanak’la, Burhan Özfatura ile. İyi bir halkla ilişkilerci. Özal’ın en sevdiği İzmirli. Sancar Maruflu ile birlikteyiz.

Geçmişe baktığınızda bugünü ve İzmir’in yerini nasıl görüyorsunuz?

- Halkla ilişkilerin Türkiye’deki öncülerindenim. 70’li yıllarda bu meslekten bahsetmek çok zordu. Kimseye mesleği anlatamıyorduk. Esnaf ve imalatçı kökenli işadamlarımıza halkla ilişkileri kabul ettirinceye kadar çok zaman yitirdik. Bülent Ecevit’in, Süleyman Demirel’in ve Turgut Özal’ın halkla ilişkilerin benimsenmesinde emsalsiz hizmetleri vardır. Erdal İnönü, İsmet Sezgin, Kaya Erdem, İsmail Cem, Turan Güneş, Barlas Küntay ve Gökberk Ergenekon gibi devlet adamları da Türkiye’nin tanıtımında halkla ilişkilere önem verdiler. Türkiye’nin ihtisas alanındaki ikinci firması olarak kurduğum HİSDAŞ’la 80’li yılların başında ilk kez GAP organizasyonları ile bilimsel tekniğe dayandırılan halkla ilişkilere başladım. Büyük teknik olanaksızlıklarla Hakkari’den Edirne’ye kadar her yerde devlet töreni düzenledim. Erkal Ağabey (Zenger) ile miting gibi açık alanlarda kullandığımız büyük ses tesisatlarını Türkiye’de ilk kez yaptırdık. Devletin tüm organizasyonları gibi İzmir Enternasyonal Fuarı da yepyeni kimliğe büründü. Teknolojik üretim fuarda sergilenmeye başladı. ABD, Sovyetler Birliği, İngiltere, Fransa, Almanya, Japonya, Kanada, İspanya, İtalya arasında rekabetle geçen fuarda yeni dünya ülkeleri de boy gösterdi. Benim de belediye meclisi üyesi olarak kuruluşunda görev aldığım İZFAŞ’la, İzmir fuarcılığı çok önemli mesafeler katetmiştir. 1976’da başlattığımız ihtisas fuarcılığı artık İzmir’de oturmuş durumdadır. Kültürpark’ın doğal ortamında daha fazla zarar verilmemesi için yepyeni fuar alanlarının tesis edilmesi aşamasına gelinmiştir. Ben yine de nostaljik, Safiye Ayla, Hamiyet Yüceses, Tanju Okan ve diğerlerinin, o bülbüllerin öttüğü fuarları arıyorum.

’Ses ver de başlayalım’

Sancar Maruflu denilince insanların aklına ’vefa’ geliyor. Bu misyonu üstlenme sürecini, yaşadıklarınızı anlatır mısınız?

İzmir’in dirileri ile olduğu kadar ölmüşleriyle de ilgilenme görevini kendi kendime üstlendim. Yani bu ihale de bende kaldı. İzmir’in saat kulesi, asansör, döner taş, gazi heykeli, çeşitli çeşme, meydan, cami, müze gibi değerlerini de her yıl yeni yetişen neslin öğrenmesi, tanıması amacıyla anıyoruz. Amacımız yeni yetişenlerin kente ve dününe sahip çıkmasını sağlamaktır.

İzmir için önemli bir arşiviniz var. Bu konuda bir çalışmanız var mı?

Fotoğraf, kartpostal, gazete, kitap, küpür, obje ve belge koleksiyonum var. Bunları ciddi ve gelecek garantisi olan bir kütüphane ya da araştırma merkezinde değerlendirmek isterim. Fırsat bulursam bazı önemli belge ve resimleri bir albüm ya da kitap haline getirmeyi düşünüyorum.

İzmir’e damga vurmuş kişilerle çalıştınız. Belleğinize yer etmiş bir anınızı paylaşır mısınız?

1997 yılında Manisa’da İnci Lammerz’in açılışını yapıyoruz. Bir gün önce Almanya ve Türkiye İstiklal Marşı’nı art arda banda koydum. Alman genel müdür sabah çok erken gelmiş. İşgüzarlık yapıp Alman İstiklal Marşı’nı dinlemiş. Bandonun değil de orkestranın çaldığı Alman Marşı varmış. Bizim bandı alıp kendisininkini koymuş. Bizim marş uçmuş. Tören çok erken. Kontrol olanağım yok. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, devlet erkanı ve Almanya Büyükelçisi de törendeler. Töreni başlattım. Önce Alman Milli Marşı çalındı. Ardından bizim marş çalınacak. Bantta yok. En hassas olduğum konuda bittim. O sırada Demirel’in sesi geldi: "Maruflu, üzülme. Biz kendi marşımızı sesli daha doğal okuruz. Hadi oğlum ses ver de başlayalım." Ses verdim. Görkemle okuduk.

Kimdir? Karşıyaka doğumlu Sancar Maruflu, Özel Erdem Lisesi’nin ardından Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi’nden lisans, Ankara Üniversitesi S.B.F. Basın Yayın Yüksek Okulu’ndan yüksek lisans diploması aldı. Orta Doğu Amme İdaresi Enstitüsü’nde stratejik iletişim uzmanlığı unvanı kazanan Maruflu, çeşitli gazete ve dergilerde yazarlık, yöneticilik, imtiyaz sahipliği, genel yönetmenlik yaptı. Büyükşehir Belediyesi’nde başkan danışmanı ve yardımcılığı, Protokol ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nü üstlendi. Yaşar Holding’de de çalışan Maruflu, 1983’te HİSDAŞ MEDYAPOL’ü kurdu. İzmiri Sevenler Platformu, Ulusal Birlik Platformu, Ulusal Uyanış Platformu genel başkanı olan Maruflu, Karşıyaka Rotary Kulübü’nün de kurucularından. Yedi kitabı olan, çeşitli ödüller alan Maruflu, evli ve iki çocuk babası.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!