İşin sırrı seyirci
Güncelleme Tarihi:
Ulaş SAĞ / İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 01, 2008 00:00
Yeşil-kırmızılı ekipte sergilediği başarılı performansla otoritelerden tam not alan 32 yaşındaki basketbolcu, dolu tribünler önünde oynamanın çok farklı olduğunu söyledi. Asım, Kaf-Kaf'ın bu potansiyeli daha iyi kullanması gerektiğini dile getirdi.
YUGOSLAVYA'da çıkan iç savaş döneminde canını kurtarıp basketbol hayatını sürdürebilmek için ülkemize gelen Boşnak sporculardan biri olan Asım Pars, kariyerinin en verimli dönemini Pınar KSK'de geçiriyor. KK Zagrep'te oynarken Erman Kunter tarafından keşfedilen ve Nedim Dal'la birlikte ülkemize geldikten sonra TC vatandaşlığına geçen Asım, çiçeği burnunda eşi Amra'yla birlikte Hürriyet EGE'nin konuğu oldu:
HER MAÇ AYRI HEYECAN
’’Pınar Karşıyaka'da performansımın artmasının ana nedeni taraftar gücü. 32 yaşında olmanın getirdiği tecrübeyle daha farklı oynuyorum. Dolu tribünler önünde sahaya çıkmak da beni daha fazla motive ediyor. Efes Pilsen, Ülker gibi takımlarla Avrupa'nın dev kulüpleriyle yaptığımız maçları bile 200-300 kişi önünde oynamak zorunda kalıyorduk. Oysa KSK'de her maçımız farklı bir heyecan. Bu da sahaya olumlu yansıyor.
KIZDIRMAYA ÇALIŞIYORLARDI
Geçmişte farklı takımlarda forma giydiğim dönemlerde, Karşıyakalı taraftarların olumsuz tezahüratlarına hedef oluyordum. Beni kızdırmaya çalışmaları normaldi. Çünkü İzmir'in diğer takımı Tuborg'ta oynuyordum. Aynı şehrin iki takımı arasındaki rekabet doğal olarak taraftarlardan bize yansıyordu. Bu nedenle hiç kızmadım. Şimdi Karşıyaka Kaptanı olarak sahaya çıkıyorum ve alkış topluyorum. Bu da son derece normal bir durum.
İZMİR'E MORAL VERİYORUZ
Arkas'la birlikte İzmir'de spora renk getiren iki takımdan biriyiz. Futboldaki başarısızlık nedeniyle sportif açıdan geriye düşen İzmir'in önemli bir açığını kapattığımıza inanıyorum. Henüz şampiyon olmadık, ama aldığımız iyi sonuçlar hem Karşıyaka taraftarlarına, hem de İzmirli basketbolseverlere moral veriyor. Çıkışımızı sürdürüp, yeni başarılar elde etmek istiyoruz. Bu konuda herkesin desteğine ihtiyacımız var.
AVRUPA'DA SES GETİRİRİZ
Pınar KSK'de yaşadıklarım, Türk basketbolundaki en önemli eksiği bana bir kez daha gösterdi. Parası olan takımın taraftarı, taraftarı olan takımın ise parası yok. Karşıyaka'nın basketbola yaptığı yatırım istikrarlı biçimde büyürse, Avrupa'da da ses getirebiliriz. Karşıyaka Arena'dan bırakın Efes Pilsen, Fenerbahçe'yi; Rus, Yunan, İspanyol takımları bile çıkamaz. Bunun için gereken potansiyel var, ama iyi kullanmak lazım.
ARADA DİNLENMEM LAZIM
Ligde şu ana kadar oynadığımız maçlarda tek uzun olarak uzun süreler aldım. Oynamak bir basketbolcu için elbette en önemli şey. Ancak benchten destek alıp, zaman zaman dinlenmem de lazım. Bazı maçlarda rakip iki-üç pivot değiştirirken, ben hep sahada kalıyorum. Bu tip karşılaşmalardan sonra iki günde kendime zor geliyorum. Fiziksel olarak iyi durumdayım, ancak genç uzunların yardım etmesi önce takıma, sonra bana yarayacak.
BAŞARIYA AÇ OYUNCULAR
ABD'li oyuncularımız Neal, Hosley ve Marshall özellikle skorer yanlarıyla ön plana çıktı. Onlar da takımımızın geneli gibi genç ve başarıya aç basketbolcular. Pınar Karşıyaka'da geçirecekleri iyi bir sezonun kendilerine Avrupa çapında iyi teklifler getireceğinin bilincindeler. Şu ana kadar takım olarak her şey uyumlu gidiyor. Sadece Oyak Reno deplasmanında kötü oynadığımızı söyleyebilirim.’’
Türkiye’de yedi takımda oynadı
ÜLKEMİZDE ilk kez G.Saray'da forma giyen Asım, daha sonra sırasıyla Tuborg, Ülker, Tofaş, Fenerbahçe, yeniden Ülker, Efes Pilsen ve Tuborg'ta oynadı. Memleketinin takımı Tuzla ile Hırvatistan temsilcisi KK Zagrep'in dışında geçen yıl Rusya'da L.Rostov'da görev yapan 2.12'lik pivot, Tuborg'ta 2004-2005’te 14.3 sayı, 6.2 ribaunt ortalamalarıyla kariyerinin en yüksek rakamlarına ulaştı. Asım, KSK'de 10.5 sayı, 7.8 ribaunt, 2.8 asistlikle oynuyor.
Amra’yla çok mutlu
PINAR KSK'yle sözleşme yaptıktan sonra ikinci imzayı nikah masasında atan Asım Pars, eşi Amra'yla İzmir'de çok mutlu olduklarını söyledi. Eşi Amra'nın 2,5 aylık hamile olduğunu belirten Asım, ’’Kısmet olursa, doğum Bosna'da gerçekleşecek. İzmir'de olmaktan mutluyuz. İzmir'in benim için çok özel bir yeri var’’ dedi. Kaç yıl daha basketbol oynayacağına henüz karar vermediğini vurgulayan Asım şöyle konuştu: ’’Çok şükür bugüne kadar ciddi sakatlık yaşamadım. Sezon sonunda durumuma bakıp karar vereceğim. Basketbolu bıraktıktan sonra da antrenör olmak istiyorum.’’
HER MAÇ AYRI HEYECAN
’’Pınar Karşıyaka'da performansımın artmasının ana nedeni taraftar gücü. 32 yaşında olmanın getirdiği tecrübeyle daha farklı oynuyorum. Dolu tribünler önünde sahaya çıkmak da beni daha fazla motive ediyor. Efes Pilsen, Ülker gibi takımlarla Avrupa'nın dev kulüpleriyle yaptığımız maçları bile 200-300 kişi önünde oynamak zorunda kalıyorduk. Oysa KSK'de her maçımız farklı bir heyecan. Bu da sahaya olumlu yansıyor.
KIZDIRMAYA ÇALIŞIYORLARDI
Geçmişte farklı takımlarda forma giydiğim dönemlerde, Karşıyakalı taraftarların olumsuz tezahüratlarına hedef oluyordum. Beni kızdırmaya çalışmaları normaldi. Çünkü İzmir'in diğer takımı Tuborg'ta oynuyordum. Aynı şehrin iki takımı arasındaki rekabet doğal olarak taraftarlardan bize yansıyordu. Bu nedenle hiç kızmadım. Şimdi Karşıyaka Kaptanı olarak sahaya çıkıyorum ve alkış topluyorum. Bu da son derece normal bir durum.
İZMİR'E MORAL VERİYORUZ
Arkas'la birlikte İzmir'de spora renk getiren iki takımdan biriyiz. Futboldaki başarısızlık nedeniyle sportif açıdan geriye düşen İzmir'in önemli bir açığını kapattığımıza inanıyorum. Henüz şampiyon olmadık, ama aldığımız iyi sonuçlar hem Karşıyaka taraftarlarına, hem de İzmirli basketbolseverlere moral veriyor. Çıkışımızı sürdürüp, yeni başarılar elde etmek istiyoruz. Bu konuda herkesin desteğine ihtiyacımız var.
AVRUPA'DA SES GETİRİRİZ
Pınar KSK'de yaşadıklarım, Türk basketbolundaki en önemli eksiği bana bir kez daha gösterdi. Parası olan takımın taraftarı, taraftarı olan takımın ise parası yok. Karşıyaka'nın basketbola yaptığı yatırım istikrarlı biçimde büyürse, Avrupa'da da ses getirebiliriz. Karşıyaka Arena'dan bırakın Efes Pilsen, Fenerbahçe'yi; Rus, Yunan, İspanyol takımları bile çıkamaz. Bunun için gereken potansiyel var, ama iyi kullanmak lazım.
ARADA DİNLENMEM LAZIM
Ligde şu ana kadar oynadığımız maçlarda tek uzun olarak uzun süreler aldım. Oynamak bir basketbolcu için elbette en önemli şey. Ancak benchten destek alıp, zaman zaman dinlenmem de lazım. Bazı maçlarda rakip iki-üç pivot değiştirirken, ben hep sahada kalıyorum. Bu tip karşılaşmalardan sonra iki günde kendime zor geliyorum. Fiziksel olarak iyi durumdayım, ancak genç uzunların yardım etmesi önce takıma, sonra bana yarayacak.
BAŞARIYA AÇ OYUNCULAR
ABD'li oyuncularımız Neal, Hosley ve Marshall özellikle skorer yanlarıyla ön plana çıktı. Onlar da takımımızın geneli gibi genç ve başarıya aç basketbolcular. Pınar Karşıyaka'da geçirecekleri iyi bir sezonun kendilerine Avrupa çapında iyi teklifler getireceğinin bilincindeler. Şu ana kadar takım olarak her şey uyumlu gidiyor. Sadece Oyak Reno deplasmanında kötü oynadığımızı söyleyebilirim.’’
Türkiye’de yedi takımda oynadı
ÜLKEMİZDE ilk kez G.Saray'da forma giyen Asım, daha sonra sırasıyla Tuborg, Ülker, Tofaş, Fenerbahçe, yeniden Ülker, Efes Pilsen ve Tuborg'ta oynadı. Memleketinin takımı Tuzla ile Hırvatistan temsilcisi KK Zagrep'in dışında geçen yıl Rusya'da L.Rostov'da görev yapan 2.12'lik pivot, Tuborg'ta 2004-2005’te 14.3 sayı, 6.2 ribaunt ortalamalarıyla kariyerinin en yüksek rakamlarına ulaştı. Asım, KSK'de 10.5 sayı, 7.8 ribaunt, 2.8 asistlikle oynuyor.
Amra’yla çok mutlu
PINAR KSK'yle sözleşme yaptıktan sonra ikinci imzayı nikah masasında atan Asım Pars, eşi Amra'yla İzmir'de çok mutlu olduklarını söyledi. Eşi Amra'nın 2,5 aylık hamile olduğunu belirten Asım, ’’Kısmet olursa, doğum Bosna'da gerçekleşecek. İzmir'de olmaktan mutluyuz. İzmir'in benim için çok özel bir yeri var’’ dedi. Kaç yıl daha basketbol oynayacağına henüz karar vermediğini vurgulayan Asım şöyle konuştu: ’’Çok şükür bugüne kadar ciddi sakatlık yaşamadım. Sezon sonunda durumuma bakıp karar vereceğim. Basketbolu bıraktıktan sonra da antrenör olmak istiyorum.’’